Jandarma Yüzbaşı C.H 12 Kasım günü emrindeki askerlere, Osmanlı dönemine ilişkin tarihsel bir konuşma yapar. Atatürk’ün “NUTUK” adlı eserine vurgu yaparak son Osmanlı Padişahı Vahdettin’in “Hain” olduğunu söyler!
Vahdettin, “Can güvenliğim yok” gerekçesiyle İngilizlerde sığınmıştı.
İngiliz zırhlı gemisine binerek ülkeden kaçtı. İngilizler, Vahdettin’in yanındaki değerli mücevherleri alıp, onu Malta’da bıraktılar. Vahdettin oradan İtalya San Remo’ya gitti ve orada öldü.
Ülkesinden kaçan Vahdettin’e “Hain” diyen Yüzbaşıya, orada bulunan ve Menzil tarikatı mensubu olarak tanınan Jandarma Astsubay Kıdemli Başçavuş, Komutanına “Padişah’a hain diyen haindir” dedi!
Vahdettin’e Nutuk’ta “Hain” diyen Atatürk olduğuna göre, Menzilci Astsubay Atatürk’e “Hain” demiş oldu. Hem de askerlik mesleğinde en önemli kuralı olan üste itaati çiğneyerek, üst rütbeli komutanının üzerine yürüyerek!
Olay, disipline taşındı. Taraflardan biri önce “On Maaş, Aylıktan Kesme Cezası” sonra da geçici görevle “süresiz olarak” başka bir ile gönderildi! Ötekinin sırtı sıvazlanarak görevine gönderildi!
Kim mi cezalandırıldı? Kim olacak? Elbette ki Türkiye Cumhuriyeti Devletini kuran Atatürk’e sahip çıkan Yüzbaşı!
Bu çirkin olay, tarafımızdan takip edilecek ve Jandarmanın bağlı olduğu Süleyman Soylu’nun defterine “ Jandarmayı Menzil tarikatına peşkeş çeken” kişi olarak yazılacaktır. Bilin istedik!
Şimdi size bir soru;
Atatürk’e hakaret eden, Komutanını dövmeye kalkışan bir tarikatçı, yarın özgürlük için, Anayasal haklarınızı kullanabilmek için yürüdüğünüzde sizlerin üzerine ateş açmakta tereddüt eder mi? Üstelik bu sözde eğitimlisi!
Bir de, kaçak kurslarda Taliban militanı gibi yetiştirilen cahil biri elindeki pala ile ne yapar? Yıllardır bu günlerin gelmemesi için uğraşıyoruz. Atatürk’ün kurduğu partinin Genel Başkanı ise, bu canilerin yetişmesinde büyük günahı olan AKP Larvaları ve FETÖ’cu salaklarla kol kola giriyor!
GİDERLERSE GİTSİNLER!
AKP Genel Başkanı ve Tarafsız Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk Doktorlarını kastederek “Giderlerse gitsinler, biz de yeni mezun olacak genç doktorlarımızla yola devam ederiz” diyerek, ne ipe ne de sapa gelmeyen, saçma bir açıklama yaptı.
İyi de, kendi kolon ameliyatını Özel Amerikan Hastanesinden çağırılan
Prof. Dr. Dursun Buğra Hocaya yaptırdın! Hem de usulsüz olarak!
Seninki can da, başkasının canı patlıcan mı? Ameliyatını neden yeni mezun olmuş bir doktora yaptırmadın?
Doktorlarımız, Tıp Fakültelerini torpilsiz-mülakatsız-hak ederek kazandılar.
Sizin eski ortağınız FETÖ’nun çaldırdığı sorular için hazırlanan cevap anahtarlarıyla değil! Öğrencilikleri boyunca aldıkları burs ücretlerini faizleriyle birlikte ödediler. Erkekler Askerlik görevlerini vatanın en zor bölgelerinde şerefle yaptılar. Hepsi “Mecburi Hizmet” denen garipliği yerine getirdiler.
Senin çocukların gibi çürük raporuyla veya Vali kontrolünde askerlikten kaçarak değil!
Sen Tıp Doktorunun eğitim süreci nasıldır bilir misin?
Sen Doktor, Uzman Doktor, Genel Cerrah veya, Beyin Cerrahı olabilir misin?
Senin aklın, sabrın ve çevren bunu idrak edebilir mi?
İyisi mi sen doktorlarımızdan özür dile ve bu topa hiç girme!
Git, Hazine garantisi verdiğin müteahhitlerinle konuş.
DOĞRU Parti İktidar sorumluluğunu aldığında bak neler yapacak?
Tıp Çalışanları, mesleki konumlarına göre Milletvekili kadar maaş alacaklar.
Tıp’ta “Mecburi Hizmet” kalkacak. Ücret artırımıyla bu bölgeler, uzman doktorlarımızdan kaliteli hizmet alacak.
Aynı maaş-statü, Yargı mensupları ve Öğretmenlerimize de uygulanacak.
Eğitim ve Sağlık hizmetleri kademeli olarak, ÜCETSİZ olacak.
Sosyal Devlet, ihtiyaç sahibi gencine faizle borç vermez. İhtiyacı olana, karşılıksız burs verir. Ha şunu da unutmayın, gidecek olan Doktorlarımız değil.
Türk Milleti kimleri göndereceğini çok iyi biliyor.
Bu ve benzeri politikaların nasıl uygulanacağını, kaynakların nasıl ve nereden karşılanacağını, dilediğin yerde sana anlatırız. Tabii anlayabilirseniz…
Sağlık ve başarı dileklerimle
Rifat Serdaroğlu / 10 Mart 2022
Yorumlar kapalı.