26 Ağustos 1922’de Dumlupınar’da başlayan ve 15 bin 55 şehit verilerek yazılan bir kahramanlık destanının adıdır 30 Ağustos..
Yüce Allah’ın büyük Türk Milleti’ne bahşettiği..
Gözünü cephede açmış..
Gençliğini yaşamamış..
Ömrü boyunca vatanı için savaşmış..
57 yıllık kısacık ömrünü milletine adamış..
2100 sene sonra Mete’yi..
1500 sene sonra Atilla’yı..
1150 sene sonra Bilge Kağan’ı..
1000 sene sonra Alparslan’ı asla unutmamış..
Bastırdığı kağıt parayı Bozkurt’la resmetmiş..
Yakın arkadaşlarına; Bozok, Bozkurt gibi soy isimler koymuş..
Manevi kızına Ülkü adını vermiş..
Önce Türk Tarih Kurumu’nu ardından da Türk Dil Kurumu’nu kurmuş..
Kurduğu devlete asırlar sonra yeniden Türk adını vermiş..
İbrahim Çallı’ya “Ergenekondan Çıkış” tablosunu yaptırmış..
Türk Tarih Tezi’ni hazırlatmış..
Anadolu da kazı çalışmaları yaptırıp Türklüğün izlerini buldurmuş..
Petrol Ofisine Göktürk simgesi olan Bozkurt logosunu koydurmuş..
Her konuşmasında mutlaka Türklük vurgusu yapmış..
Her daim Anadolu 7 bin yıldır Türk beşiğidir demiş..
Türklüğün ebedî olduğunu haykırmış..
Türk devrimlerini Osmanlı’nın son döneminde unutulmuş olan Türklüğün özüne dönerek yapmış..
Türk’ü, Türk yönetmelidir sözünü şiar edinmiş..
Türk kültürünü yaşamın her alanında hakim kılmak için çalışmalar yapmış..
Anadolu’da unutulmuş, sinmiş, hor görülmüş Türklüğü yeniden şahlandırmış gerçek Başkomutan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün böylesi bir vatan ve millet sevdasının tezahürüdür 30 Ağustos..
Haddini bilmez, kanı bozuk, ne idiği belirsiz güruhun her sene maskesinin düştüğü, ecdadın gerçek evlatlarının ise iftihar ve gururla yad ettiği coşkunun adıdır 30 Ağustos..
”Zafer, zafer benimdir diyebilenindir..”(Atatürk)
Kutlu zaferin 101’nci yılına erişmiş bir nesil olmanın mutluluğu içinde başta büyük önder Gazi Mustafa Kemal Paşa olmak üzere tüm kahraman silah arkadaşlarını saygı, minnet ve rahmetle anıyorum..
“Ne mutlu Türk’üm diyene..”
Dr. Vecdet Öz
