İstanbul’un Eyüpsultan ilçesinde bir özel okulda müdür olarak görev yapan İbrahim Oktugan’ın bir öğrencisi tarafından silahla vurularak öldürülmesinin ardından eğitim sendikaları dün ülke genelinde iş bıraktı. Meslektaşlarının öldürülmesini protesto eden öğretmenler şiddet olaylarına karşı önlem alınması talebiyle 81 ilde protestolar düzenledi.
Ankara’da Milli Eğitim Bakanlığı önünde bir araya gelen eğitimciler, Meclis binasına, İstanbul da dahil diğer illerde ise il milli eğitim müdürlüklerine yürüdüler.
Eylemlere Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim-Sen), Eğitimciler Birliği Sendikası (Eğitim-Bir-Sen), Eğitim ve Bilim İşgörenleri Sendikası (Eğitim-İş), Hürriyetçi Eğitim ve Bilim Çalışanları Sendikası (Hürriyetçi Eğitim-Sen), Anadolu Eğitim, Öğretim ve Bilim Hizmetleri Sendikası (Anadolu Eğitim-Sen) ile Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası katıldı.
Çok sayıda velinin öğrencilerini okullara göndermediği, bu nedenle de okulların boş kaldığı bildirildi.
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin ise Perşembe günü dört eğitim sendikasıyla bir araya geldi. Görüşmenin ardından Eğitim-Bir-Sen ve Türk Eğitim-Sen genel başkanlarıyla basın toplantısında konuşan Tekin, öğretmenlere şiddetle ilgili yasal düzenlemenin önümüzdeki günlerde TBMM’ye sunulacağını söyledi.
İstanbul Alibeyköy’de Özel Eyüpsultan Final Akademi Anadolu Lisesi Müdürü İbrahim Oktugan’ın okuldan 5 ay önce uzaklaştırılan bir öğrencinin silahlı saldırısıyla yaşamını yitirmesinin ardından eğitim sendikaları dün yurt genelinde iş bıraktı.
Eylemlerde Bakan Yusuf Tekin’e istifa çağrıları öne çıktı. Tarikatlarla işbirliğine devam edeceklerini açıkça Meclis kürsüsünden dile getiren Bakan Tekin’e eğitim emekçileri “Bakan Tekin istifa”, “Tarikatçı bakan istemiyoruz” diyerek seslendi. Öğretmenler “Tarikatlara değil öğretmene sahip çık”, “Güvenli iş, güvenli gelecek istiyoruz”, “Susma haykır şiddete hayır” sloganları attı. Öğretmenler gerici müfredat taslağına, yetersiz öğretmen atamalarına ve mülakat şartına da tepkilerini dile getirdi.
Binlerce öğretmen Meclis’e yürüdü, Tekin’i istifaya çağırdı: ‘Tarikatlara değil öğretmene sahip çık’
Okul müdürü İbrahim Oktugan’ın okulda uğradığı silahlı saldırıda katledilmesini protesto eden eğitim emekçileri iş bıraktı, Ankara’da Meclis’e yürüdü. “Tarikatçı bakan istemiyoruz” sloganları öne çıktı.
Ankara’da Milli Eğitim Bakanlığı önünde toplanan binlerce eğitim emekçisi Meclis’e yürüdü ve Meclis önünde basın açıklaması yaptı.
Ankara’da Eğitim-İş, Eğitim-Sen dahil 7 sendika üyesi öğretmenler MEB önünden TBMM’ye yürüyüş düzenledi
İstanbul’da da iş bırakan öğretmenlerin toplanma adresiyse İl Milli Eğitim Müdürlüğü önüydü. İstanbul’da binlerce öğretmen iş bırakıp il milli eğitim müdürlüğü önünde toplandı.
Birçok ilde kent meydanlarında ve il milli eğitim müdürlükleri önlerinde toplanan eğitim emekçileri yere kırmızı boyalı önlükler bıraktı, öğretmenlere yönelik artan şiddeti ve bu ortama zemin hazırlayan politikaları protesto etti.
Manisa’da iş bırakan öğretmenler basın açıklamasında kırmızı boyalı önlükleri yere bırakarak şiddeti protesto etti. Eylemlere katılan bazı öğretmenler okullarda can güvenliklerinin olmamasını çelik yelek giyerek protesto etti.
Eylemlerde Bakan Yusuf Tekin’e istifa çağrıları öne çıktı. Tarikatlarla işbirliğine devam edeceklerini açıkça Meclis kürsüsünden dile getiren Bakan Tekin’e eğitim emekçileri “Bakan Tekin istifa”, “Tarikatçı bakan istemiyoruz” diyerek seslendi. Öğretmenler “Tarikatlara değil öğretmene sahip çık”, “Güvenli iş, güvenli gelecek istiyoruz”, “Susma haykır şiddete hayır” sloganları attı. Öğretmenler gerici müfredat taslağına, yetersiz öğretmen atamalarına ve mülakat şartına da tepkilerini dile getirdi.
Muğla’da da öğretmenler iş bıraktı, alanlara çıktı. 74 yaşındaki İbrahim Oktugan’ın emekli olmasına karşın bir özel okulda çalışmak zorunda kalması da öğretmenlerin gündemindeydi. İş bırakma eylemine devlet okullarında çalışan yüz binlerce öğretmen katılırken, özel okullarda patron baskısı öğretmenlerin iş bırakmasına engel oldu.
Malatya’daki eyleme bir öğretmen ‘kurşun geçiriyor’ yazılı önlükle katıldı
soL’un edindiği bilgiye göre Oktugan’ın katledildiği özel okul şubesi bugün kapalıydı, öğrenciler ve öğretmenler okula gitmedi. Ancak aynı özel okulun başka şubelerinde iş bırakma eylemi, eğitim emekçilerinin eyleme destek vermeleri çağrısına okul yönetiminin “öğrenciler gelecek, öğretmenler de okula gelsin” diye yanıt vermesi nedeniyle gerçekleştirilemedi.
74 yaşındaki okul müdürü İbrahim Oktugan odasında katledilmişti.
Ankara’da Eğitim-İş, Eğitim-Sen, Hürriyetçi Eğitim-Sen, Anadolu Eğitim-Sen, Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası tarafından çağrısı yapılan yürüyüşe TEÇ-SEN ve Genç Eğitim-Sen de katıldı.
Birlik Sendikası üyesi öğretmenler de İstanbul, Ankara ve ülke genelinde yapılan basın açıklamalarına katılarak destek verdi. İstanbul’da İl Milli Eğitim Müdürlüğü önündeki alana eyleme katılan binlerce öğretmen sığmayınca Eğitim-İş ve Eğitim-Sen sendikaları ayrı ayrı basın açıklamaları yaptı. Eğitim Sen üyeleri alana Beyazıt’tan kortej halinde yürüyerek geldi.
AKP yanlısı olarak bilinen Eğitim Bir Sen ve MHP yanlısı olarak bilinen Türk Eğitim Sen de iş bıraktı ancak diğer sendikalar ile birlikte basın açıklamalarına katılmadı. İstanbul’da Eğitim Bir Sen üyeleri İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünde toplanıp Oktugan için dua okudu.
Ankara’da Eğitim-İş ve Eğitim-Sen’in aralarında bulunduğu 7 eğitim sendikasına üye binlerce emekçi Milli Eğitim Bakanlığı önünde buluşup buradan Atatürk Bulvarı üzerinden TBMM’ye yürüdü.
Meclis bahçesinde “Yeter artık. Can korkusuyla eğitim olmaz, yaşamak istiyoruz” pankartı arkasında toplanan her sendikadan birer temsilci konuşma yaptı.
Ankara’da binlerce öğretmen Meclis önüne yürüdü.
Eğitim-İş Sendikası Genel Başkanı Kadem Özbay, İbrahim Oktugan cinayetinin azmettiricilerinin öğretmenleri itibarsızlaştıranlar olduğunu söyledi.
Eğitim sendikalarıyla birlikte hazırlanacak bir Eğitimde Şiddet Yasası’nın bir an önce çıkarılması gerektiğini belirten Özbay, özel ya da devlet fark etmeksizin tüm okulların derhal güvenliğinin sağlanmasını talep etti.
22 yıllık AKP iktidarında eğitim sisteminde yapılan değişiklere ve uygulanan politikalara işaret eden Özbay “Sorun müfredatta, öğretmende, öğrencide değildi siz gelene kadar. Sorun sizde ve sizin zihniyetinizde. Artık yeter can korkusuyla yaşamak istemiyoruz” dedi.
Eğitim-Sen Genel Başkanı Kemal Irmak eğitimde şiddete, ayrımcılığa, adaletsizliğe, itibarsızlaştırmaya karşı ses çıkarmak için 7 sendikanın hızlı bir şekilde bir araya gelmesinin önemli olduğunu söyledi.
Emekçilerin birliğinin ve eğitimcilerin mücadelesinin Kızılay Meydanı’nın açılmasını sağladığını söyleyen Irmak “Hepimiz iki gün önce öldürülen eğitimci arkadaşımız için çok üzgünüz. Ama aynı zamanda öfkeliyiz. İbrahim Oktugan öğretmenimizin öldürülmesi ilk değildir. İktidar ve bakan duyarsız kaldığı sürece de son olmayacaktır. Bu ülkede kadınlar, çocuklar ve öğretmenler şiddet görüyor ve öldürülüyorsa o ülkenin geleceği de öldürülüyor demektir” diye konuştu.
‘Öğretmen ölürse gelecek ölür’
Hürriyetçi Eğitim-Sen Başkanı Levent Kuruoğlu, “Hep beraber bağırdık. Şiddet artıyor, önlem alın dedik. Sustular. Kanun çıkarın dedik, dinlemediler” dedi. “Ne yapalım çelik yelek mi giyelim?” diyerek yanında getirdiği çelik yeleği giyen Kuruoğlu, istifa çağrısında bulunduğu Bakan Yusuf Tekin’e “Yanına yandaş sendikaları alıp açıklama yaparak gerçeklerin üstünü kapatamazsın” diye seslendi.
TEÇ-SEN Başkanı Ümit Demirel de MEB’e eğitim kurumlarına en az 64 bin güvenlik görevlisi alması çağrısı yaptı.
Anadolu Eğitim-Sen Başkanı Musa Alper Öğretici ise “Bu duruma gelmemize eğitime, öğretmene değer vermeyen politikaların yol açtığını biliyoruz. Yılın bir günü göstermelik Öğretmenler Günü kutlamaları istemiyoruz, gerçekten öğretmene değer veren politikalar istiyoruz. Öğretmen ölürse gelecek ölür, umutlar ölür. Bizler yaşamak istiyoruz, yaşatmak istiyoruz” diye konuştu.
Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası Yönetim Kurulu Üyesi Umut Erkurt son bir yıl içinde öğretmenlere yönelik saldırı ve şiddet örnekleri sıraladı ve “Bu şiddet, bu cinayetler bir eğitim politikasının ürünüdür. Bu eğitim politikası çürümüş, rantçı, sermayeye eğitimi peşkeş çeken bir politikadır” dedi.
Öğretmenlerin itibarının sermayeye satıldığı ifade eden Erkurt, İbrahim Oktugan’ın 74 yaşında olmasına karşın özel bir okulda çalışmaya devam etmesinin nedeninin sorgulanmadığına dikkat çekti.
20 yıl önce yüzde 2 olan özel okul oranının bugün yüzde 30’a yükseldiğini, İstanbul’daysa bu oranın yüzde 50 olduğunu belirten sendika yöneticisi “Biz özel eğitim kurumlarında çalışan öğretmenler bugün sizler gibi iş bırakabilmiş değiliz. Üzgünüz” dedi.
Final okulları başta olmak üzere özel okullara yazı gönderip “Vicdanen öğretmenin yanında olun, bu kanın hesabını siz de birlikte sorun” dediklerini belirten Erkurt, öğretmenlere özel okul yönetimlerinden verilen yanıtınsa “Öğrenciler okula geldiği için siz de gelecekseniz” olduğunu söyledi ve ekledi: “Öğrencilere bakıcı olacaksınız siz demektir bu. Öğretmenleri patronların insafına terk eden Milli Eğitim Bakanlığı bu şiddetin başlıca sorumlusudur.”
Genç Eğitim Sen Genel Başkanı Ali Altıntaş ise okullarda önleyici güvenlik tedbirlerinin alınması ve kadrolu güvenlik personeli sayısının artırılması çağrısında bulundu.
Eğitim-Sen ve Eğitim-İş genel başkanları basın açıklamasına katılmadı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan sosyal medya platformu X’ten yaptığı paylaşımda öğretmenlere ve diğer eğitim çalışanlarına yönelik şiddete ilişkin kapsamlı bir düzenlemenin “süratle hayata geçirileceğini” söyledi. “Ulvi bir mesleği icra eden, yetiştirdikleri nesillerle geleceğimizi inşa ve ihya eden öğretmenlerimiz başımızın tacıdır” diye Cumhurbaşkanı Erdoğan, Meclis’e sunulacak düzenlemenin hedeflerini şu şekilde sıraladı: “Öğretmenlerimize yönelik fiillerde ceza kanunlarında öngörülen cezalar yarı oranında artırılacak. Bu fiilleri işleyenlerin cezasının ertelenmesi engellenecek. Bu fiiller tutuklama sebebi sayılarak tutuksuz yargılamanın önüne geçilecek. Özel kurumlarda çalışan öğretmenlerimiz ve diğer eğitim çalışanlarımız da görevleri sebebiyle kendilerine yönelik işlenen suçlar bakımından kamu görevlisi sayılacak.”
Eğitim Sen Genel Sekreteri Zülküf Güneş sosyal medya hesabında paylaştığı mesajda, öldürülen 74 yaşındaki Oktugan’ın 40 yıl boyunca MEB’de öğretmenlik yaptığını hatırlattı ve “Siz cevap veremeseniz de biz tekrar soruyoruz: 40 yıl MEB’de öğretmenlik yapmış, 74 yaşındaki emekli bir öğretmen bu yaşta neden hala çalışmak zorunda kalıyor?” diye sordu.
Eğitim-Bir-Sen paylaştığı mesajında “Eğitim çalışanlarına yönelik artan şiddet olaylarını önleyecek ve hukuki koruma sağlayacak yasal bir düzenleme yapılsın” ifadelerini kullandı.
7 Mayıs’ta İstanbul’un Eyüpsultan ilçesindeki özel bir okulda, bir öğrenci okuldan atılmasından sorumlu tuttuğu okul müdürü İbrahim Oktugan’a silahla ateş etmişti.
Ağır yalanan Oktugan kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetmişti.
Saldırgan olayın ardından tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Anadolu Ajansı’nın aktardığına göre, saldırgan savcılıkta verdiği ifadede okul müdürünü kısa bir süre önce 10 bin TL’ye satın aldığı bir silahla saldırdığını söyledi.
Saldırgan ifadesinde şunları söyledi: “Masada oturuyordu, beni görünce ayağa kalktı. Amacım ayaklarından vurmaktı ama bir anda kolunu havaya kaldırınca bana vuracağını düşünerek koluna doğru ateş ettim. İki mermim vardı, ikisi de karnına geldi.”
Sol Haber, Haber Kaynakları
Yorumlar kapalı.