Evet, tüm kurumlarımızın başına çürümüş, liyakatsızlar getirildi!
Evet, toplum yozlaştırıldı ve millet kutuplaştırılarak parçalara ayrıldı!
Evet, ülke dünyanın en kalabalık sığınmacı kampına döndürüldü!
İnsanlarımızın alım gücü bitti, gençlerimizin hayalleri çalındı!
Evet, sadece dini kullanan liyakatsiz “Lawrance of Arabia” döllerinin elinde ülke boğazına kadar pisliğe batmış durumda!
Dünyada daha önce de, emperyalist devletlerin projelerine destek veren eblehler oldu.
Bazı ülkelere, içerden olmazsa dışardan yığın, yığın ümmet doldurdular, yurttaş yaptılar. Ceplerine para koydular, işyeri, arsa, arazi aldırdılar. O ülkenin kadınları 1-2 çocuk doğururken bunlar 5’er, 6’şar çocuk doğurdular.
Lübnan karma haline getirilmiş bu ülkelerden biri. Bugün batmış durumda!
İsrail-ABD ortaklığı aynı oyunu Mısır’da da denedi. Bu seferki aparatı (kullanışlı malzeme) İhvan Terör Örgütü idi. Fakat başarılı olamadılar.
Çünkü Mısır, Arap değildi. Cemal Abdülnasır, hepsini temizledi.
Hatta Cemal Abdülnasır, Arap ile evlenen Mısırlıyı bile sınır dışı etti.
Türkiye’de, “Malvarlıklarını Aklamak” için Çiller ve Erbakan anlaştı.
Erbakan T.C Devletinin Başbakanı oldu. Erbakan aynı zamanda İhvan-ı Müslim terör örgütünün Genel Sekreteri idi!
Kaddafi bu gerçeği, tüm basının önünde açıkladı ve Erbakan’a hakaret etti.
O dönem bizler yani DYP’deki milletvekilleri bu oyunu gördük ve Refahyol Hükümetini, ülkeye daha fazla zarar vermeden, TBMM’de düşürdük.
İhvan Dünya Genel Sekreteri Erbakan’ın yetiştirmeleri, ABD desteğiyle iktidara geldiler ve 22 yılda ülkeyi, Lübnan’ın bu günkü durumuna çok yaklaştırdılar.
Anadolu’da biz söz vardır; “Hırsız evin içinde ise kapı kilit tutmaz!”
Bu kez evin içinde hem hırsız var, hem de hain!
Ne yapmalıyız?
Türk Milleti olarak “BAŞIMIZI KALDIRMALI ve YAPAMAZSINIZ” diye haykırmalıyız.
İhvancı ve liyakatsiz iktidarın bu sesi dinleyeceği yok. Fakat Türk Milletinin sesini MUTLAKA dinlemek zorunda olan dinamik kurumlarımız var.
Her ne kadar bu kurumlarımızın başına TÜRK olmayan, Milli olmayan unsurlar getirildi ise de, kurumlarımızın bünyelerinde hala bu cennet vatanın tertemiz evlatları var. Atatürk deyince gözü yaşaran, içi titreyen kadın-erkek milyonlarca yiğitlerimiz var.
Bir araya gelmeliyiz ve Laik Cumhuriyeti-Sosyal Hukuk Devletini- Çağdaşlığı-Atatürk İlke ve Devrimlerini vermeyeceğimizi dünyaya göstermeliyiz.
Araplaşmayacağız, birliğimize bütünlüğümüze sahip çıkacağız, ama içimize planlanarak sokulan demografik bombaların tamamını geldikleri yere göndereceğiz.
Mutlaka göndereceğiz, gerekirse zorla göndereceğiz.
Büyük Atatürk’ü, hepsi biraraya geldi yine yenemediler.
Bizler, Yani Türk Milletlerin evlatları, Atatürk’ün emanetine sahip çıkıp, onun emanetini, yokluğunda bu Lawrance of Arabia döllerine yendirmeyeceğiz.
Hala, durumumuzun ciddiyetini anlamamış olan ve basit sen-ben kavgasına tutuşan muhalefet partilerine de kocaman bir “Yuuuhhh” olsun…
Az kaldı, yakında nasıl muhalefet yapılırmış herkes görecek…
Sağlık ve başarı dileklerimle
06 Ağustos 2023
Rifat Serdaroğlu
DOĞRU Parti Genel Başkanı
