İsrail ile Hamas arasındaki Gazze savaşında uzatılan ateşkesin ikinci ve son gününde Gazze’de rehin tutulan 16 kişi Kızılhaç yetkililerine teslim edildi.
Çatışmalara insani duraklama ile ara verilmesiyle birlikte, rehineler son 6 gün boyunca Uluslararası Kızıl Haç Komitesi’ne (ICRC) teslim edildi ve araçlarla İsrail’e götürüldü.
Katar Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Majed Al-Ansari, yaptığı açıklamada, Katar’ın arabuluculuğunda yapılan anlaşma uyarınca, 16’sı çocuk ve 14’ü kadın olmak üzere 30 Filistinlinin Çarşamba günü serbest bırakılacağını söylemişti.
Ansari, anlaşmanın çerçevesi dışında 2 Rus vatandaşı ve 4 Tayland vatandaşının serbest bırakıldığını söyledi. Serbest bırakılan 10 İsrail vatandaşının 5’inin de çifte vatandaş olduğunu söyledi. Reşit olmayan 1 Hollandalı çifte vatandaş, üç Alman çifte vatandaş ve 1 ABD çifte vatandaş olarak açıklandı.
Serbest bırakılan rehineler, 7 Ekim’de İsrail’in güneyine düzenlenen ve İsrail’in 1.200 kişinin öldürüldüğünü söylediği saldırı sırasında Hamas militanları tarafından ele geçirilen yaklaşık 240 kişi arasındaydı. Filistin bölgesindeki sağlık yetkililerine göre, İsrail’in misilleme olarak Gazze’yi bombalaması 15.000’den fazla Gazzeli’nin ölümüne yol açtı.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun ofisi daha önce çarşamba gecesi serbest bırakılan 2 Rus-İsrailli kadının adının Yelena Trupanov (50) ve Irena Tati (73) olduğunu tespit etmişti. Hamas’ın silahlı kanadından gelen videoda, Gazze Şeridi’ndeki kadınların ICRC’ye teslim edilip oradan çıkarıldığı görülüyordu.
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, 7 Ekim saldırısından bu yana bölgeye yaptığı 3. ziyaret kapsamında Tel Aviv’e geldi. Blinken, geçici ateşkesin uzatılması ve Gazze Şeridi’ne insani yardımın artırılması konularını görüşmek üzere İsrailli liderlerle görüşmeye hazırlanıyor.
İsrailli bir yetkili daha önce, rehineler arasındaki tüm kadın ve çocukların serbest bırakılması taahhüdü olmadan ateşkesi uzatmanın imkansız olacağını söylemişti. Yetkili, İsrail’in militanların ateşkesi iki ila üç gün uzatmaya yetecek kadar kadın ve çocuğu elinde tuttuğuna inandığını söyledi.
Filistinli bir yetkili, müzakerecilerin İsrailli erkeklerin, kadınlara ve çocuklara uygulanan her bir İsrailli rehine karşılığında üç Filistinli tutuklunun değişiminden farklı koşullarla serbest bırakılıp bırakılmayacağı üzerinde çalıştıklarını söyledi.
Dışişleri bakanlığı sözcüsü Ansari yaptığı açıklamada, “Katar, son günlerde kaydedilen ilerlemenin sürdürülebileceği ve insani duraklama anlaşmasının daha da uzatılabileceği konusunda umutlu olmaya devam ediyor” dedi.
Batı Şeria’da çatışmalar
Filistin resmi haber ajansı WAFA’nın haberine göre, Batı Şeria’nın Cenin kentinde İsrail askerleri ile Filistinliler arasında çıkan çatışmada 2 genç erkek ve iki militan öldürüldü.
Raporda, 8 yaşında bir erkek çocuk, 15 yaşında bir erkek ve 2 üst düzey militan komutanın öldüğü belirtildi. İsrail ordusu, insanların İsrail askerlerine patlayıcı attığını, askerlerin ise gerçek ateşle karşılık verdiğini söyledi.
Rehinelerin teslimi, Gazze’deki en büyük militan grup olan Hamas’ın, aralarında en genç rehine bebek Kfir Bibas‘ın da bulunduğu İsrailli rehinelerden oluşan bir ailenin daha önceki İsrail bombardımanı sırasında öldürüldüğü yönündeki doğrulanmamış iddiasının gölgesinde kaldı.
İsrailli yetkililer, 10 aylık Kfir, 4 yaşındaki erkek kardeşi Ariel ve anneleri Shiri‘den oluşan İsrail’de son derece duygusal bir konu olan Bibas ailesiyle ilgili Hamas raporunu kontrol ettiklerini söyledi.
İsrail, tümü kadın ve gençlerden oluşan 180 Filistinli tutukluyu serbest bıraktı.
Başlangıçtaki dört günlük ateşkes Salı gününden itibaren 48 saat uzatıldı. İsrail, Hamas’ın günde 10 rehineyi serbest bıraktığı sürece ateşkesi uzatmaya istekli olacağını söyledi. Ancak daha az sayıda kadın ve çocuğun tutuklu kalması, en azından bazı İsrailli erkeklerin ilk kez serbest bırakılmasına ilişkin şartların kabul edilmesi anlamına gelebilir.
Ateşkes, Gazze’deki bombardımana ilk soluklanmayı getirdi. 2,3 milyonluk kıyı bölgesinin büyük bir kısmı çorak araziye dönüştü.
Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres, Gazze Şeridi’nin “destansı bir insani felaketin” ortasında olduğunu söyledi ve dünyaya gözlerini başka tarafa çevirmeme çağrısında bulundu.
