İnsanlık, barış içinde yaşamayı hala öğrenemedi. Yıl olmuş 2022, ikisi de Slav ırkından olan komşular, emperyalist devletlerin dolduruşuna kanıp birbirlerini öldürüyor. Hem de sivil-asker-kadın-çocuk- hastane ayrımı yapmadan!
Rusya ve Ukrayna’nın emperyal devletler eliyle birbirine düşürülmesinin bir başka formatını biz yirmi yıldır yaşıyoruz!
Hem de, ülkemizin ekmeğini yiyip, suyunu içen hayırsız evlatlarımız sayesinde!
Tıpkı kendisini doğuran anasından para alamayınca, onun rahmini bıçakla parçalayan uyuşturucu kullanıcısı keşler gibi, sırtımızdan bıçaklanıyoruz!
Cumhuriyet ve Atatürk sayesinde, İslam aleminde tek örnek olarak aydınlanma yaşayan ve laik-demokratik bir düzen kuran ülkemiz, su an bu hayırsızlar sayesinde tarihimizde eşi benzeri olmayan “Ahlaki-Ekonomik-Siyasi-Toplumsal” bir çöküntü yaşamaktadır.
Peki, Cumhuriyeti kuranlar- Anayasamız- Yasalarımız- Devlet Kurumlarımız böylesi bir saldırı için “Savunma Sistemi” oluşturmadılar mı?
Tabii ki oluşturdular. Fakat, devlette her kurum insanla işler. O kurumların başındakiler görevlerini yapmaz, daha kötüsü “yıkım ekipleriyle” beraber olurlarsa sonuç felaket olur. Bu ihanetin çaresi yok mudur? Vardır!
Türk Milletinin gerçek aydınları, toplumu tehlikeye karşı uyaracaklar ve milletin kendi kaderine el koymasını sağlayacaklar. İşte Kuvayı Milliye budur ve DOĞRU Partinin yaptığı da budur. Başka çare de, yol da yoktur.
Fakat aydınlarımızın şu gerçeğin ayırdında olmaları gerekir;
Millet varsa devlet vardır. Kendimize güvenmeli ve millet olarak kaderimizi bizler yazmalıyız. Bunu yaparken tabii ki, Cumhuriyet-Vatan-Laiklik-Çoğulcu Demokrasi-Kadın Erkek Eşitliği gibi batı kaynaklı değerleri “Çağdaşlık” adına savunacağız.
Ama, bu çağdaş değerleri savunup sahip çıkarken, Batı Emperyalizminin tuzağına düşüp, uşaklık edilmeyecek, yöneticiler de “Eşbaşkanlık, Cesaret Madalyası, Tek Adamlık” gibi mamalara kapılmayacak!
Aziz Türk Milleti;
AKP iktidarında, Anayasamızın yasakladığı tarikat-cemaatler, devlet yönetiminde çok etkili hale geldiler. Güçleri, Bakan atama, devlet ihalelerine müdahale, eğitim sistemimizi ele geçirecek seviyeye kadar yükseldi.
Adeta kendilerini “Devlet” gibi görmeye başladılar.
Bu yüzsüzlüğü, AKP Genel Başkanı ve tarafsız CB Erdoğan’ın Başdanışmanlarında görüyoruz.
Biri meşhur emekli general Adnan Tanrıverdi;
SADAT ve ASSAM Başkanı olan bu “Siyasal Ümmetçi” tam 4 yıldır, Başkenti İstanbul, Resmi dili Arapça, Anayasası şeriat kurallarına uygun olacak bir İslam Devleti kurmak için toplantılar yapıyor. Bu toplantılara AKP Milletvekilleri, Belediye Başkanları katılıyor ve devlet kurumları sponsor oluyor.
Bu tavır açıkça Laik Cumhuriyete karşı bir isyandır.
İkincisi ise, iki dönem AKP Milletvekilliği yapmış, Arap Milliyetçisi ve hem AKP Genel Başkanının hem CB’nın Başdanışmanı olan Yasin Aktay’dır.
Bu “Siyasal Ümmetçi”, özellikle doğu ve güneydoğu bölgelerinde bulunan YASADIŞI Medreselerin, AKP İktidarında devlet tarafından tanındığını söyledi!
İki Başdanışmanın faaliyetlerini ve söylemlerini “Bu onların fikri, bizi bağlamaz” sahtekarlığı ile örtmek mümkün değildir. Bu tavır, açıkça Anayasal düzene başkaldırıdır, suçtur.
İyi de, bu sapık danışmanları seçenin hiç mi kabahati yok? Yine kandırıldı mı?
Yargı, Anayasamızın kendisine yüklediği “Cumhuriyeti ve değerlerini korumak” görevini maalesef yerine getirmemekte ısrar etmektedir.
Elbette ki, DOĞRU Partinin siyasi sorumluluk aldığı yönetimde görevini yapmayan, milletin makamlarını AKP’ye ikram eden kamu görevlileri hakkında soruşturma açılacak ve yargılanacaklardır.
Fakat DOĞRU Parti sorunu kökünden çözecek önlemleri alacaktır.
Bunları da programına yazarak, kamuoyuna söz vermiştir.
DOĞRU Parti sorumluluğunda;
Anayasamızca yasaklanmış cemaat ve tarikatlar kapatılacak ve tüm mal varlıkları hazineye devredilecektir.
Tarikat ve cemaatlere ait öğrenci yurtlarının hepsi bedelleri karşılığı devletleştirilecektir.
Kaçak kurslar derhal kapatılacak ve Milli Eğitim Bakanlığı yetkili kılınacaktır.
Yasa dışı medreseler ve apartman dairesi kiliseler kapatılacaktır.
Tercih ve takdir Yüce Türk Milletinindir…
Not; Eğer, Mahkeme Üyeleri bugün makamlarına gelirse, Sedef Kabaş’ın duruşması yapılacak! Gelebilirler mi acaba?
Sağlık ve başarı dileklerimle
Rifat Serdaroğlu / 11 Mart 2022
