Afganistan’da iki kız kardeş, Taliban yönetiminin kadınlar üzerinde uyguladığı baskılara karşı çıkmak adına yaşamlarını tehlikeye atarak burkaları ile şarkı söylüyor. Taliban’a meydan okuyan iki genç kızın söylediği 7 şarkının bir kısmı ünlü Afgan şiirlerinden bestelendi.
Afganistan’da 2021 yılında Taliban’ın yönetimi ele geçirmesinin ardından kadınların başta eğitim ve çalışma olmak üzere önemli temel hakları ellerinden alındı.
Taliban’ın koyduğu kurallar gereği müzisyenler tutuklanma tehlikesi yaşarken, iki kız kardeş, yeni yönetime meydan okuyup, hayatları pahasına yüzlerini ve vücutlarını tamamen kapatan mavi renkteki burka giysilerinin içinde şarkı söylemeye başladı.
BBC’nin haberine göre yine güvenlik nedeniyle ‘Mashal’ takma adını kullanan kız kardeşlerden büyüğü ise burkayı “hareketli bir kafese” benzeterek, bu giysi için “Binlerce kadın ve kız çocuğunun hayallerini gömen bir mezarlık” ifadesini kullanıyor.
İki kız kardeş, Taliban’ın 1996 yılında iktidarı ele geçirdiği dönemde gerçekleşen gösterilerde kaleme alınan ve ülke genelinde büyük ölçüde tanınan Nadia Anjuman’ın bir şiirini besteleyip şarkı olarak söyleyerek eylemlerini başlattı.
İki kız kardeş tarafından şarkı haline getirilen bu şiirdeki dizeler:
“Ağzım zehirle doluyken nasıl baldan bahsedebilirim? Yazık ki ağzım zalim bir yumrukla parçalandı… Bir gün bu kafesi kıracağız. Bu tecritten kurtulun ve neşeyle hep birlikte şarkı söyleyin.”
Taliban’a meydan okuyan iki genç kızın söylediği 7 şarkının bir kısmı ünlü Afgan şiirlerinden bestelendi.
Ancak genç kızlar, artık kendi kaleme aldıkları şiirlerin bestesini de yaparak bunları sosyal medya üzerinden diğer Afgan kadınlarla paylaşıyor.
Şarkıların ana temasını ülkedeki kadınların günlük yaşamlarına getirilen boğucu sınırlamalar, aktivistlerin hapsedilmesi ve insan hakları ihlalleri oluşturuyor.
BBC iki kız kardeşin geçen yıl güvenlik gerekçesiyle ülkeyi terk ettiğini ancak en kısa zamanda yeniden Afganistan’a dönmek istediklerini duyurdu.
