Öyle sorular vardır ki, yanıtı herkes tarafından bilinir!
Yanıtı bilinen soruların bir daha sorulmaması için, o soruları yaratan problemlerin çözülmesi gerekir ki, hem problem hem de sorular ortadan kalksın. Siz çözüm üretmezseniz, o sorular sürekli olarak sizi takip eder.
Türkiye yaklaşık 84 milyon öz nüfusa, 10 milyon civarında da zoraki nüfusa sahip, bir türlü çözülmeyen dev gibi sorunları olan bir ülke. Çok partili yaşama geçtiğimiz 1950 yılından bu yana geçen 72 yılın %27,7’ini AKP tek başına kullandı! En yaşamsal konularda AKP’nin Türkiye’yi getirdiği nokta;
SAĞLIK; Tam bir rezalet. Vatandaşlarımız, özellikle çocuklarımız ve sağlık mensupları, pandemi karşısında yalnız bırakıldılar. Ege Üniversitesinde 4.500 dolayında sağlık çalışanı var. Son bir ayda Covid olan 993 çalışan var.
Çocuk Servisinde doktor kalmadı!
ADALET; Cumhurbaşkanından başka kimse yarınından emin değil. CB’na her şey serbest. Camide, mitingde, şehit cenazesinde bile herkese hakaret etme serbestisi var. İstediği kişiyi hapse koyma gücü var. Türk Ordusunun şerefli Komutanları, iftira-sahte delil ve FETÖ Yargıçları sayesinde zindanda!
Son örnek Sedef Kabaş! Türkiye’nin, hür dünya ile tüm ilişkileri koparılıyor. Mafya devletin ta içine girmiş, hak aramak mümkün değil!
EKONOMİ; Hayat pahalılığı tavan yapmış. İnsanlar açlığa mahkum edilmiş.
Ülke, dünyanın ekonomik olarak en riskli ülkesi hailine gelmiş. Enerji yokluğundan fabrikalar kapalı. AKP’nin durumu düzeltme ihtimali ne? Sıfır…
Şimdi halk diliyle soralım;
AKP’nin bir gün daha iktidarda kalmasının Türk Milletine bir faydası var mı?
Aklı başında bir kişi var mı ki, AKP’nin 2023 Haziran ayına kadar iktidarda kalmasının ve seçime kendi istediği şartlarda gitmesinin Türk Demokrasisinin ve Türk Milletinin iyiliğine olacaktır, diyebilen?
Olmadığına göre, AKP’nin artık T.C. Devleti için bir Milli Güvenlik meselesi haline geldiği ve demokratik yolla derhal iktidardan uzaklaştırılması gerektiği aklın ve vatan sevgisi gereğidir.
Türkiye’nin götürüldüğü yeri göremeyen bazı kişiler, bizi sık-sık muhalefeti eleştirmekle suçluyor.
Peki, Millet İttifakı şu an ne yapıyor?
AKP’yi yıkmak için bir planları var mı? Bizim gördüğümüz şudur;
Millet İttifakının yaptığı “İpe un sermektir.” Daha sonraları yapılması mümkün olan “Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem” hazırlıkları ile oyalanmaktalar!
Millet İttifakının Siyaset Strateji Hocası Davutoğlu, Ekonomik Hocası Babacan!
İBB destekli televizyonlar bu ikiliye, HDP’lilere, TİP’lilere, Tarikatçılara sonuna kadar açık, fakat DOĞRU Partililere yani “Milli Muhalefet” yapan Atatürkçü Vatanseverlere kapalı. Kimlerin emriyle, tabii ki Kılıçdaroğlu ve Akşener’in!
Kılıçdaroğlu ve Akşener’e sorularımız var;
1) %75’e varan oy oranına sahip “Merkez-Merkez Sağ-Merkez Sol” seçmeni dışlayarak, Atatürk-Cumhuriyet-Laiklik karşıtı, Tarikat ve Cemaat destekçisi bu ikiliye neden sarıldınız? Bunların Türk Milletinde bir karşılıkları var mı?
Bu ikili, AKP’nin FETÖ ile ortaklığından-Çözüm Sürecindeki ihanetlerden ve ölümlerden-Irak ve Suriye’deki Müslüman katliamından- 7 Haziran ile 1 Kasım 2015 arasındaki katliamlardan ve Anayasa ihlallerinden sorumlu değiller mi?
Tarikatlara bir defa bulaşanlar, para alanlar, onları devlete sokanlar, istedikleri zaman “Ben çıktım” deyip tarikatların takibinden kurtulabilirler mi?
Cumhuriyetin tüm eserlerinin peşkeş çekilmesinde imzası olan bu ikili değil mi?
Yoksa siz de, Erdoğan gibi kendinize göre bir MİLAT mı belirlediniz?
2) Diyelim ki, 6 partili Millet İttifakı olarak başarılı oldunuz ve adayınız Cumhurbaşkanı seçildi.
Doğru Parti olarak bizler Türk Milletine “Devr-i Sabık” yaratarak hesap soracağımız sözünü verdik. Elimizdeki belgelerle Adalete başvurduğumuzda, CHP ve İyi Parti olarak, koalisyon ortaklarınız Davutoğlu’nu ve Babacan’ı korumaya mı alacaksınız?
Sayın Kılıçdaroğlu ve Akşener;
Bir büyüğünüz olarak, Türk Tarihi önünde uyarı görevimizi bir daha yapıyoruz.
Lütfen yanlışı bırakın. Yüzünüzü Bölücülerden, tarikatlardan-cemaatlerden çevirin. Henüz fırsat varken, yüzünüzü Türk Milletine doğru çevirin.
Yoksa Türk Milleti sizden yüzünü çevirmek üzere…
Sağlık ve başarı dileklerimle
Rifat Serdaroğlu / 03 Şubat 2022