Uzun uzun yazacak değilim. Kendisini basından sorumlu müdür tayin eden ve ulu orta konuşup, eşinin arkasına gizlenen bir canlıdan söz ediyorum. Diğer canlılara hakaret olmasın diye de özür diliyorum. İnsan bile diyemeyeceğim birisinden söz etmek zorunda kalıyorum.
Tümcelerin arkasına gizlendiği kadar, eşinin de arkasına gizlenen şahıs, isim neden veremiyor, çünkü 20 yılı aşkındır tanıdığım medyacı arkadaşıma ileri-geri konuşma hakkını bulduğu için tebessümle okuduk o sarf ettiği pardon yazdığı tümceleri.
Tamam, biz gazeteciyiz, gazetemizi de kişisel amaçla kullanmadık. CHP’li zırtapozun biri kafayı çekip, bu yazı kalkacak gazeteden diye telefon edip, var gücüyle bağırıyor. Ahmet Abi rahmetli genel yayın müdürü o zamanlar, durumu ona anlattım. Gazetemizin ve benimde hem avukatımız hem de dostumuz olan Tuncer Bey’i aradım. Durumu ona da anlattım. O da CHP ilçe başkanını arayarak duruma müdahale etti ve adam kapımdan ayrıldı. Ertesi gün de telefonla arayarak özür diledi. Bu durumu o zamanlar köşeme dahi taşımadım ama kendisini halen CHP’li zanneden birisinin arkadaşımıza yaptığı hakaretleri de göz ardı edemezdik.
Biz gazeteciyiz, basından sorumlu Belediye başkan yardımcısı, sol değerlerden besleniriz ama her iki tarafı da görmek için ortada dururuz kardeşim. Eşimizin arkasına da, tümcelerimizin arkasına da gizlenmeyiz. Biz açık ve samimi olduğumuz için halen buradayız. Hiçbir belediye ve siyasi parti bizi yanına çekememiştir. Bizler kalemimizi kırarız ama asla satmayız. Bu satırların yazarı da Pendik Belediye başkanı, adayı vs. tüm çıplaklığıyla durumu anlatmış ve en ufacık yanlışlarında kamuoyunu
yani halkın bilgi sahibi olmasında aracı olduğunu ve bu hakkını da seve seve kullanacağını ifade etmiştir. Hiçbir kişiden korkmadım ve tüm çabam halkın bilgisi olmasını sağlamak olmuştur. Vakit paçavrasının bile gücü yetmemiştir, Kartal Belediyesi basın müdürünün gücü hiç yetmeyecektir bu böyle biline. Canlı yayına çıkıp, anlatmışızdır. Öyle çamur at izi kalsın demekle olmuyor.
Bizler Kartal Belediyesi diye susacak değiliz. Hiçbir güç de biz yıldıramaz. Hele hele eşinin arkasına saklanıp ateş eden tiplere de kulak asmayacağımızı ve eşine de, çocuğuna da saygılı bireyler olduğumuzu ve onların zarar görmemesi için tümceleri de özellikle seçtiğimizi bilmesini isteriz. Eşinin ve çocuğunun arkasına gizlenmesine de gerek yok, bizler zaten ateş etmeyiz. Tek gücümüz kalemdir ve onu da gerektiğin de kullanırız.
Sonsöz olarak Hem CHP hem de sol görüşlü olduğunuzu söyleyeceksiniz ama yapılanların sol değerlerle ilgisi olmadığını bir kez daha vurgulamalıyız.
Hiçbir yurttaş emekçinin hakkını yemez ve halktan topladığı para olduğu için yedirmez.
Hiçbir yurttaş en ufacık olayda bile eşinin ve çocuğunun arkasına gizlenmez.
Hiçbir yurttaş namusunu her konunun başında yer alıp, meze yapılmasına izin vermez.
Yurttaş diyorum belediye başkanı seçildikten sonra herkesin belediye başkanı olduğu için her kişi Türkiye Cumhuriyeti yurttaşıdır. Ancak personelinin idaresinden ve yanlışlarından da sorumludur…
Mehmet Göre.
Yorumlar kapalı.