Değerli okurlar, milleti mutlu olan, dertlerine çare üreten, göz yaşlarına ortak olan, ülkesine ve milletine ihanet etmeyen, tüm canlıları seven ve koruyan, emeğe saygı duyan ve karşılığını veren, paylaşımda ve hukuk da adil olan, ayrımcılık yapmayan, insanları hor görmeyen ve hakaret etmeyen bir iktidar yönetimi o ülke için elbette sorun olmaz. Bu saydıklarımın olmadığı ülkede ciddi bir sorun var demektir ki işte ülkemizin sorunu da bunlara sahip olmayan AKP iktidarın varlığıdır. Çünkü;
AKP yönetimi, 23 yıllık iktidarlarında geçmişten gelen sorunları çözemediği gibi yarattığı yeni ve çözümü zor siyasi, sosyal ve ekonomik sorunları kronik hale getirdi. Peki iktidar neden bu sorunlara çözüm bulmak yerine sorunları çoğaltıyor? Bunun cevabı, Elbette ciddi bir rant ve o rantın etrafına kümelenmiş grupların, lobilerin direnci ve onların merkezî ve yerel yönetimlerle ilişki ve çıkar ağlarının önemli bir etken olmasıdır. Ayrıca, İktidarın, sorun çözmenin gerektirdiği bilime dayalı bir akla ve ahlaki altyapıya sahip olmaması da bir diğer etkendir.
Yaşadığımız sorunların çözümündeki bir yanlışı, bir eksikliği veya olmaması gereken bir durumu ifade ettiğinizde iktidar genellikle, başka ülkelerde de benzer sorunların olduğunu söyler. Şüphesiz, Türkiye; sorunları olan tek ülke değil. Ama AKP iktidarının bu sorunları çözmesi, milletimizi daha iyi, huzurlu, müreffeh bir toplumsal hayata kavuşturması için diğer ülkelerin tüm sorunlarını çözmelerini mi bekleyelim? Bu ülkelerin kendi sorunlarını çözememiş olması bizi neden ilgilendiriyor? (Ki bizim çözemediğimiz sorunları çözen çok sayıda ülke var.)
AKP iktidarı eleştirildiğinde başka ülkeleri örnek göstermesi anlayışın da sorunları çözme ihtimali var mı? Benzer şekilde, bugün var olan bir yanlışı söylediğinizde onun karşısına geçmişin yanlışlarını koyarak “Böyle gelmiş böyle gider” demeye getiren (ki, bize göre “böyle gelmiş, böyle gitmez”) bir iktidar o yanlışı düzeltebilir mi? nerede!
Mesela, Asgari ücretin ne kadar olması gerektiği konusunda çeşitli kesimlerin önerileri havada uçuşurken Cumhurbaşkanı yardımcısı Cevdet Yılmaz “işverenin elini tutan mı var?” ifadesi ile beni oldukça güldürdü. Ben de sayın Yılmaz’a “sizin elinizi tutan mı var?” diye sormak isterim. AKP iktidarı bu işte, milletin refahını düşünmesi ve ona göre gereğini yapması gerekirken (ki, bunlardan biridir asgari ücretin açlık sınırının üzerinde olması) her zaman olduğu gibi sorumluluğu yine bir başkasına atıyor.
Oysa; sorunlara çözüm bulamayan AKP iktidarı sorunların kaynağıdır. Tüm yaptıkları saray ve eşrafının sorunlarını çözmek olan iktidarın hala desteklenmesi! durumu göstermektedir ki, sorun; bunları iktidara layık görenler de. Günümüzde toplumun bir kesiminin Suriye’deki gelişmeleri sevinçle karşılaması ülkemiz üzerinde oynanan oyunun perde önüdür. Perdenin arkasını, enerji zemininde BOP projesinin son aşamasına geçildiğini bir sonraki yazımda sizlerle paylaştığımda AKP yönetiminin neden sorun olduğu görülecektir.
Nedir bu AKP düşmanlığı diyen okurlarıma cevaben, bizler DOĞRU PARTİ temsilcileri olarak hiçbir partiye düşman değiliz. Ancak, başta AKP ve koşulsuz destekçileri olmak üzere bizler, bu partilerin Emperyal güçlerin oyunlarına yerli iş birlikçi olarak katkı sunan anlayışlarının düşmanıyız. Sorarım sizlere; Sizler ülkenin bölünmesine yol açacak böyle bir sürece destek veren bir anlayışa dost gözüyle bakar mısınız? Takdir sizlerin…
DOĞRU PARTİ temsilcileri olarak bizler, sorumluluk üstlendiğimizde; toplumun her bireyinin her anlamda özgürce yaşayabildiği, kimsenin kendi doğrusunu bir diğerine dayatmadığı, savaş değil barışın hakim olduğu, sevgi ve saygının esas alındığı, aykırılıkların zenginlik kabul edildiği bir toplum oluşturmanın gayreti içerisinde olacağız. 10.Aralık.2024
Selam ve saygılarımla
Cezmi Orkun
Doğru Parti Genel Başkan Yardımcısı
(Enerji, Tabii Kaynaklar ve Madencilik Politikaları Başkanı)