1. Haberler
  2. AK PARTİ
  3. TEMEL SORUN AHLAK

TEMEL SORUN AHLAK

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala
Örnek Resim

Her konuşmamda, iki nedenden AKP’nin affedilmemesi gerektiğini ısrarla vurguluyorum.
Birincisi, AKP ülkemizde zaten henüz olgunlaşmamış olan “Siyasi Ahlakı” tamamen bozması, ikincisi AKP en büyük kötülüğü Türklüğe ve İslam’a yapmasıdır.

Bugün, “Ahlak” konusundaki AKP yıkımını irdeleyeceğiz.
AKP, bir hizmet, dürüstlük ve mertlik sanatı olması gereken “Siyaseti” zengin olunacak, yol bulunacak, yandaşlara ihale pazarlanacak, mülakat yoluyla “Liyakat” şartını yok edecek bir hale dönüştürmüştür.

Cumhuriyet tarihimizin en büyük yolsuzlukları, soygunları, hırsızlıkları bu dönemde yapıldı. Devleti ele geçiren AKP, Türk Milletinin kendisine emanet ettiği “Devlet Gücünü” vatandaşlarını soymak için kullandı. Bu yapılan işlerde ahlakın gramı yoktur, ahlaksızlık tonla vardır!
Paraya tapmak, AKP sayesinde toplumun tüm kesimlerine dalga dalga yayılmıştır!

AKP, sadece milleti soymakla kalmamış, geleceğimizi de hazine garantili hırsızlıklarla ipotek altına almıştır. Daha da fecisi, ülkemize 10 milyondan fazla sığınmacı kabul ederek ve “Geri göndermeyeceğim” diyerek, Türk Milletinin demografik yapısını bozmaya kalkışmıştır.

AKP’nin ahlaki kurallara aykırı olarak yaptığı son iş, yeni seçim yasasıdır!
Bu yasada ne siyasi ahlak vardır ne de İslami ahlak!

Bu yasaya göre tüm parti başkanları, bakanlar, bürokratlar seçim yasaklarına uyacaklar. Devletin olanaklarını, araçlarını, adamlarını kullanamayacaklar.
Kim hariç? Cumhurbaşkanı hariç! Neden? Kendileri öyle istedi de ondan!
Cumhurbaşkanı 13 uçaklık filosunu kullanacak, yüzlerce devlet aracıyla gezecek, devlet olanaklarıyla mitingler yapacak!

CB, aynı zamanda AKP Genel Başkanı değil mi?
AKP Genel Başkanı başka bir AKP’li olsaydı, bunları yapabilecek miydi? Yapamayacaktı!

“Eşitlik” şartı ihlal edilerek yapılacak bir seçim yasal olamaz…

Peki, böyle bir yasa yapılabilir mi?
Her yasanın bilimsel ve ahlaki kuralları olmalıdır.
Hiçbir kişiye özel yasa yapılamaz. Herhangi bir grubun yararına uygun yasa yapılamaz!
Yasama gücünü, çeşitli seçim hileleriyle elinize geçirip istediğiniz kanunu çıkarırsanız, devletiniz hukuk devleti değil, kanun devleti olur. Kanun devletinde demokrasi olmaz, özgürlük olmaz, insan hakları ve eşitlik olmaz.
Böyle bir seçim kanunu da yapılamaz!

Esas dert, “Seçim Güvenliği” olmayışıdır.
Yapılacak seçimin güvenliği, adı mafya babalarıyla, mala çökmekle, uyuşturucu kaçakçılarıyla anılan bir İçişleri Bakanına emanet edilmiştir. Jandarma güçlerinin de aynı kişiye bağlanması, on binlerce bekçinin seçilerek (!) devlete alınması, seçim güvenliğini sıfıra yakın seviyeye düşürmüştür.

Bugün için, kaç sığınmacının vatandaş yapıldığı, kaçının seçmen olduğu bilinmemektedir.
Ayrıca, her rakamı YALAN olan TÜİK’in, ADNKS’den (Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi) sorumlu tutulması, seçim güvenliğinin olmadığının kanıtıdır.

Tüm bunlara rağmen bu sarmaldan, bu eşkıya tuzağından çıkılır mı? Evet çıkılır.
İzniniz olursa onu da yakında aktarmaya gayret edelim…

Sağlık ve başarı dileklerimle
Rifat Serdaroğlu / 18 Mart 2022

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
TEMEL SORUN AHLAK
Yorum Yap

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

Yorumlar kapalı.

Bizi Takip Edin