DOĞRU Parti örgütlenme çalışmalarından dönüyorum. Ankara-Esenboğa Havalimanındayım. Bir Hanımefendi geldi. Türbanlı ama daracık bir pantolon giymiş, makyaj yüzde full, ellerde ve ayaklarda rengarenk ojeler!
Acaba kendisine şunları sorsam, uygun olur mu diye düşünürken, Koruması olan kadın Polise, öyle bir seslenip emrederek kahve isteyişi oldu ki, korktum! Ya kendisi ya da yakını garanti Büyükbaş’tır diye sustum. AKP Kadın Kolları Başkanı imiş! Hem de korumalısından! Breh, breh, breh!
En iyisi sizlerle dertleşeyim, kararı sizler verin…
Allah aşkına inan be sıkmabaşlı bacım! Bu sıcakta seni Cem Yılmaz’ın Gora filmindeki çakma astronotlar benzeri alüminyum folyo ’ya sarıp sarmalanmış gibi görünce, bir de türbanın içine röntgen filminden yapılmış hunileri kafana takılı olarak düşününce beni afakanlar basıyor, pişik her tarafımı sarıyor!
Biliyorum ki, inancınızdan dolayı örtünüyorsunuz! Eyvallah…
Tamamda, Müslüman insan İslam Dininin işine gelen kısmını alıp, işine gelmeyeni “bu emir bana ters” deyip almamazlık edebilir mi? Tabii ki edemez! Edenler dinden çıkmış olur, değil mi bacı?
Müslüman bir kadın, “Çarşaf bana yakışmıyor beni bozar, ben sadece başımı rahibeler gibi örter, tüm vücut hatlarımı belli edecek daracık pantolonu giyerim. Makyajımı yapar, Şark Çıbanı büyüklüğünde yüzükler, kolyeler takarım. Benim Müslümanlık inancım budur” der mi? Bunu yapan dinden çıkmış olur değil mi?
Müslüman bir kadın; “Bir erkeğin, yabancı (namahrem) bir kadınla tokalaşması haramdır, caiz değildir” hadisine rağmen namahrem erkeklerle hele hele Hıristiyan erkeklerle tokalaşırsa ne diyeceğiz?
Bunu yapan dinden çıkmış olmaz mı bacı?
Müslüman bir kadın, “Hayırsever” sandığı bir kişiden yardım alsa, o kişinin sonradan dolandırıcı olduğu anlaşılırsa ve o kadın aldığı parayı iade etmezse ne yapacağız?
Bunu yapan dinden çıkmış olmaz mı bacı?
Değerli Okurlar;
Şimdi bu “Bacı” kim diyeceksiniz! Nereden çıkardın bu bacıyı diye soracaksınız!
Milli ve Yerli kocaman cipe binen başörtülü bacılarımızdan herhangi biri…
Bak be sıkmabaşlı bacım!
Bu koruma polisini sana hangi cibilliyetsiz verdi? Senin böyle bir hakkın yok ki!
Sen hakkın olmayan “Devlet Koruması” için, maaşını Türk Milletinin vergilerinden oluşan bütçeden, yani bizlerin parasından alan bir devlet memurunu nasıl ve hangi hakla kullanırsın? Bu tam anlamıyla “KUL HAKKI” yemektir.
Allah aşkına sizler gerçekten Müslüman mısınız? Yoksa İslam dinini bozmak için parayla tutulmuş İsrail ajanları ile mi anlaştınız?
Londra’nın en lüks randevuevinin sahibi bir kadın, yıllardır her Pazar gittiği kiliseye gitmiş ve yine günah çıkarmak istemiş!
Papaza sormuş; Kutsal Peder, ben yıllarca hem kendim çalıştım hem de randevuevimi yönettim. Çok günah işledim, biliyorum. Ama kilisenize de çok yardım ettim. Alın size 50 bin poundluk bir çek daha demiş ve çeki papaza uzatıp sormuş. Benim günah durumum nedir? Ben cennete gidebilecek miyim?
Papaz 50 bin poundluk çeki hemen kapmış ve düşünmeye başlamış! Uzunca bir süre sonra demiş ki; “Hayırsever kızım, senin yaptığın yardımlar işlediğin günahları sildi. Üstelik bunca yıldır öpüldüğün de (!) yanına kâr kaldı…”
Eyy Türk Milleti;
Siz yıllarca Müslüman bunlar diye AKP’ye çuvalla oy verdiniz. Hatta “Çalıyorlar ama çalışıyorlar” dediniz. Sizin işiniz yukarıdaki randevuevi patronundan çok daha zor!
Türk Milletinin Bademlere oy vermeyen kısmı sizi affetse bile, Allah affeder mi bilemem. Hele o sizin her kalıba giren sahtekar işadamlarınız yok mu, onlar yakalarını bizlerde kurtarabilirlerse, bilin ki kesin cehennemlikler…
Sağlık ve başarı dileklerimle
22 Ağustos 2024
Rifat Serdaroğlu
DOĞRU Parti Kurucu Genel Başkanı
