Türkiye’de 6 muhalif siyasi parti bugün yaptıkları toplantı neticesinde, yönetim sistemiyle ilgili mutabakata vardıklar.CHP, İYİ Parti, Saadet Partisi, Gelecek Partisi, Demokrat Parti ve DEVA Partisi genel başkanları daha önce de bir araya gelmiş ve bugün için yeniden toplantı kararı alınmıştı.
TBMM’nin iç işleyişine ilişkin yapılacak değişikliklerde katılımcılık esas alınıyor. Buna göre yeni bir İçtüzük hazırlanması planlanıyor. Ayrıca, yasama organının yürütme organını etkili şekilde denetleyebilmesi için Meclis’in denetim yetkileri genişletilip işlevselleştiriliyor.
Bu kapsamda, TBMM’ye Başbakan ve Bakanlar Kurulu hakkında gensoru verme yetkisi tanınıyor.
Meclis soruşturması açılması için gereken yeter sayılar bu denetimi mümkün kılacak şekilde düşürülüyor. Bütçe hakkı etkili hale getiriliyor ve bütçe hakkının devredilmezliği tesis ediliyor.
Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’de, Cumhurbaşkanının görev süresi 7 yıl olacak, tarafsızlığı sağlanacak ve varsa partisiyle ilişiği kesilecek.
Yürütmeye dair icrai yetkiler, Meclis’e karşı siyasi sorumluluğu olan Başbakan ve Bakanlardan oluşan Bakanlar Kurulu tarafından kullanılacak.
Hükûmetin öngörülen sürede kurulamaması halinde hükûmeti kurma görevi, milletvekili sayısıyla doğru orantılı olarak diğer siyasi partilere sırasıyla verilecek.
Hükûmete istikrar kazandırmak amacıyla yeni hükûmetin kurulması güvence altına alınmadan mevcut hükûmet düşürülemeyecek.
Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’de ayrıca OHAL KHK’larına yer verilmeyecek.
*Altı parti, Anayasa Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi içtihatları ile uyumlu kararlar alınması ve bu mahkemeler tarafından verilen kararların uygulanmasını sağlayacak düzenlemeler yapılması konusunda da uzlaştı.
Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’de yargının bağımsızlığını ve tarafsızlığını sağlamak ve yargıda verimliliği artırmak amacıyla uzlaşılan noktalardan bazıları şöyle:
*Hakimlik teminatını güçlendirerek, hakimlere coğrafi teminat güvencesi sağlanacak.
*Hakimler ve Savcılar Kurulu kaldırılacak, yerine Hakimler Kurulu ve Savcılar Kurulu şeklinde iki farklı kurul oluşturulacak.
*Savunma anayasal güvenceye kavuşturulacak, çoklu baro uygulamasına son verilecek.
*Anayasa Mahkemesi’nin görev ve yetkileri genişletilecek, etkili denetim için Mahkeme yeniden yapılandırılacak.
*Yüksek Seçim Kurulu bir yüksek mahkeme olarak açıkça düzenlenecek; Kurul idari ve yargısal görevler bakımından ayrı iki daire şeklinde çalışacak.
*Mutabakat metninde ayrıca temel hak ve özgürlüklerin; dil, din, mezhep, ırk, cinsiyet, siyasi ve sosyal aidiyet farkı gözetmeksizin tüm insanlar için güvenceye kavuşturulacağı hususu yer aldı.
*Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’de, ifade, toplantı ve gösteri yürüyüşü ile örgütlenme özgürlükleri üzerindeki baskılara son verilecek.
*Kadın-erkek eşitliğini sağlamak ve korumak devlet politikası haline getirilecek.
*Kız çocuklarının eğitim hakkı güvence altına alınacak.
*Gazetecilere karşı ceza soruşturmasına gerekçe yapılan mevzuat, Anayasa Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi içtihatları çerçevesinde yeniden düzenlenecek.
*Sosyal haklar ve devlet yardımları güçlendirilecek.
*Çevre konusunda uzmanlaşmış yargıçların görev yapacağı ‘Çevre Mahkemeleri’ kurulacak.
*Mülakat sistemi ve kayyum uygulamalarına son verilecek, YÖK kaldırılacak
Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’de kamu görevine alımlarda objektifliği sağlamak amacıyla kapsamlı bir değişikliğe gidilecek.
*Mülakat uygulamalarına son verilerek her kademede liyakat esas alınacak. Kamuya alımlarda, yazılı sınav sonuçları esas alınacak.
*Yerel yönetimlerin yetki ve sorumluluklarının arttırılacağı sistemde demokrasi ile bağdaşmayan kayyum uygulamalarına son verilecek.
*Yükseköğretim Kurulu (YÖK) kaldırılacak. YÖK’ün yerine üniversiteler arası bir kurul oluşturulacak.
*Merkez Bankası başta olmak üzere düzenleyici ve denetleyici kurumların bağımsızlığını zedeleyen düzenleme ve uygulamalara son verilecek.
*Altı siyasi parti, son olarak siyasi makamların millete hizmetten başka bir amacının olmaması için Siyasi Etik Kanunu hazırlanmasında da uzlaştı.
*Siyasi makamların millete hizmetten başka bir amacının olmaması için Siyasi Etik Kanunu çıkarılacak, TBMM bünyesinde Siyasi Etik Komisyonu kuruldu.
“Savaşa hayır” diyerek sözlerine başlayan Erkek, şunları söyledi:
* Toplumu en geniş yelpazede temsil eden 6 siyasi parti olarak bizler tarihi bir çalışma için bir araya geldik.
*Yarının Türkiye’sini inşa etmek için hazırladığımız Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Mutabakat Metni’nde istişareyi ve uzlaşmayı esas alarak yoğun bir çalışma gerçekleştirdik.
*Bilindiği üzere Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne 16 Nisan 2017 referandumu ile geçilmiştir.
*Türkiye siyasi tarihinin en kritik anayasa değişikliklerinden biri olmasına rağmen referandum süreci 15 Temmuz darbe girişimi ardından ilan edilen olağanüstü hal şartlarında ilan edilmiştir.
*Bu dönemde demokrasinin asli gereği olan çoğulculuk ve uzlaşma ilkeleri yok sayılmış. Anayasa değişikliği geniş toplum kesimleriyle, siyasi partilerle, STK’larla, barolarla müzakere edilmemiştir.
*İki partinin genel başkanının belirlediği dar bir komisyon tarafından hazırlanan bu anayasa değişikliği, komisyonda 41 gün gibi kısa bir sürede kabul edilmiştir.
*Devletin bütün imkanları “evet” kampanyası için seferber edilmiş, STK’ların toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakları bile kısıtlanmıştır.
* Bu sistemde anayasadaki tarafsızlık yeminine rağmen parti genel başkanlığı ile devlet ve hükümet başkanlığı tek kişinin şahsında birleşmiş, partili cumhurbaşkanı ülkenin sorunlarını daha da derinleştirmiştir.
*HSK, cumhurbaşkanına tanınan doğrudan ve dolaylı atama yetkileriyle yürütmenin vesayetine girmiş, partili cumhurbaşkanı bağımsız ve tarafsız yargıyı yok etmiştir. Bizler geçmişin dar kalıplarını da reddediyoruz.
*Geçmişin tecrübelerinden istifade ederek, geçmiş uygulamaların ortaya çıkardığı vesayetçi uygulamalara bir daha imkan vermeyecek yeni bir sistemi inşa etme kararlılığındayız.
*Ülkemiz Cumhuriyet tarihinin en derin siyasi ve ekonomik krizlerinden birini yaşamaktadır. Bu krizin en önemli sebebi Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi adı altındaki keyfi ve kural tanımaz sistemsizlik ve basiretsiz yönetimdir.
Yasama bölümünü sunmak üzere kürsüye gelen DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Yeneroğlu ise şu ifadeleri kullandı:
*Masum insanların bombalanmasına hayır diyerek sözlerime başlamak istiyorum. Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem ile katılımcı, özgürlükçü ve çoğulcu demokrasinin gereklerine uygun, kuvvetler ayrılığı ilkesi ile etkin denge ve denetleme mekanizmalarına dayanan bir hükümet sistemi amaçlıyoruz.
*Hükümet sistemimizde temsilde adalet ile yönetimde istikrar ilkelerini eşit şekilde esas almaktayız.
*Meclisi güçlendirirken hükümeti zayıflatmama, hükümeti güçlendirirken meclisi zayıflatmama kararlılığı içindeyiz.
*Bu amaçla öncelikle etkili ve katılımcı bir yasama öngörüyoruz. Bu kapsamda Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’in kalbi olan Meclis’in temsil yeteneği arttırılacak, kanun yapma ve yürütmeyi denetleme işlevleri etkili kılınacaktır.
*Böylece yasama organının daha demokratik ve daha etkili olması sağlanacaktır. Ayrıca Meclis iç tüzüğünde katılımcılık ön plana çıkarılacak, siyasi partiler kanununda yapılacak değişiklikle parti içi demokrasi ilkeleri tesis edilecektir.
*Temsil gücünü arttırmak, temsilde adaleti ve çoğulcu demokrasiyi sağlamak amacıyla seçim barajını yüzde 3’e düşüreceğiz.
*Yurt dışındaki 6 milyondan fazla vatandaşımızın Meclis’te temsilinin sağlanması için yurt dışı seçim çevresi oluşturacağız.
*Siyasi partiler ve seçim mevzuatını Anayasamızda yer alan siyasi partilerin faaliyetleri parti içi düzenlemeleri ve çalışmaları ‘demokrasi ilkelerine uygun olur’ kuralı doğrultusunda özellikle parti içi demokrasinin güçlendirilmesi amacıyla yeniden düzenleyeceğiz.
*Siyasi partilere ve adaylara yapılan belirli miktarın üzerindeki bağışların ve seçim dönemlerinde yapılan tüm harcamaların kamuoyuna açıklanmasını zorunlu tutacağız.
*Adil rekabet koşullarının sağlanması ve demokratik siyasi hayatın güçlendirilmesi amacıyla en son yapılan milletvekili genel seçimlerinde en az yüzde 1 oy alan siyasi partiler Hazine yardımından faydalanmaya hak kazanacaktır.
*Bakanlar Kurulu’nun KHK çıkarma yetkisinin yetki kanununa dayanması, Meclis tarafından konusu, sınırları ve süresi açıkça belirtilmesi şekliyle kabul ediyoruz.
*Ancak temel hak ve özgürlüklerin ise kararnamelerle düzenlenmesine ise kesinlikle izin vermeyeceğiz.
Demokrat Parti Genel Başkan Yardımcısı Bülent Şahinalp, ‘Yürütme Organı’nı anlatmak için kürsüye çıktı.
Bülent Şahinalp’in okuduğu bölüm şöyle:
*”Savaşa hayır diyerek sözlerime başlamak istiyorum. Yarının Türkiye’si için hazırladığımız Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’de kuvvetler ayrılığı ilkesine ve etkin denge ve denetleme mekanizmasına dayanan bir hükümet sistemi amaçlıyoruz.
*İstikrarlı ve hesap verebilir bir Yürütme Organı oluşturacağız. Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’de Yürütme Organı devletin ve milletin birliğini temsil eden tarafsız, siyasi sorumluluğu olmayan cumhurbaşkanı ile yürütmenin asıl yetkili ve sorumlu kanadı olan Yasama Organı’nın içinden çıkan ve Meclis’e karşı siyasi sorumluluğu olan Bakanlar Kurulu’ndan müteşekkil olacaktır. Bu sayede cumhurbaşkanı kendisinden beklenen uzlaştırıcı hakem rolünü üstlenebilecek.
*Cumhurbaşkanı, devletin ve milletin birliğini temsil etmesi amacıyla tarafsız ve partiler üstü bir yapıya kavuşacaktır.
*Cumhurbaşkanının yalnızca bir dönem için seçilmesi kuralını getireceğiz. Cumhurbaşkanlığını tarafsız bir makam olarak düzenleyeceğiz.
*Yürütmeye dair icra yetkiler TBMM’ye karşı siyasi sorumluluğu olan başbakan ve bakanlardan oluşan Bakanlar Kurulu tarafından kullanılacaktır.
*Cumhurbaşkanının istisnai nitelikte tek başına yapabileceği işlemler ise Anayasa’da ayrıntılı olarak düzenlenecektir.
*Cumhurbaşkanının hukuki ve cezai sorumluluğuna ilişkin esaslar Anayasa’da düzenlenerek yargılama makamı ve usulü açıkça belirtilecektir.
*Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’de hükümete istikrar kazandırmak amacıyla gensoru ile yapıcı güvensizlik oyu birleştirilecektir.
* Hükümetin düşürülmesi, yeni hükümetin TBMM’de üye tam sayısının salt çoğunluğuyla seçilmesi şartına bağlı olacaktır.
*Yürütme başlığı altında ele aldığımız bir diğer konu ise olağanüstü hal yönetimidir. Buna göre Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’de Cumhurbaşkanının ya da Bakanlar Kurulu’nun tek başına OHAL ilan etme yetkisi olmayacaktır.
*OHAL ilan etme yetkisi cumhurbaşkanı başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu’na ait olacaktır.
*Bu yetki TBMM’nin onayına da tabi tutulacaktır. OHAL’in keyfi yönetime dönüşmesine engel olmak amacıyla OHAL KHK’larına hukuk sistemimizde yer verilmeyecektir.
Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Ayhan Sefer Üstün, Yargı sistemini anlatmak üzere kürsüye geldi.
Sefer Üstün’ün okuduğu bölüm şöyle:
*Savaşa karşı mazlumların yanında olduğumuzu belirterek sözlerime başlamak istiyorum. Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’in en önemli başlıklarından birisi bağımsız ve tarafsız yargıdır.
*Yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığını sağlayacağız. Bu kurumlara ve organlara yürütmenin müdahalesini engelleyecek tedbirleri alacağız.
*Yargı sistemiyle hakimlik ve savcılık mesleğine yönelik olarak hakimlik teminatını güçlendirecek ve hakimlere coğrafi teminat güvencesini sağlayacağız. Hakim ve savcıların mesleğe kabul ve yükselmelerinde objektif kriterleri esas alacağız
*Sulh ceza hakimliklerinin görev ve işleyişlerini hukuk devletinin gereklerine göre yeniden düzenleyeceğiz. Tutuklamaların istisna olması ilkesinin titizlikle uygulanması için gerekli tedbirleri alacağız
İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Bahadır Erdem, Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’deki temel hak ve özgürlükleri anlatmak için kürsüye çıktı.
Bahadır Erdem’in okuduğu bölüm şöyle:
* Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘Yurtta sulh, cihanda sulh’ sözlerini bütün dünyaya bir kere daha hatırlatarak ve savaşa hayır diyerek sözlerime başlamak istiyorum.
* Yarının Türkiye’si için hazırladığımız Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem ile, devletin temel organlarının yanında demokratik hukuk devletinin güçlendirilmesini de esas alıyoruz.
*Hükümet sistemimizle uluslararası sözleşmeler ve evrensel değerler çerçevesinde başta ifade ve basın özgürlüğü olmak üzere, tüm özgürlüklerin garanti altına alındığı bireylerin ve sivil toplumun güçlendirildiği, çevre haklarının ve sürdürülebilirliğin sağlandığı, kadın-erkek eşitliğinin tesis edildiği özgür ve demokratik bir Türkiye’yi inşa etmeye kararlıyız.
* Bu amaçla temel hak ve özgürlükler dil, din, mezhep, ırk, cinsiyet, siyasi ve sosyal aidiyet gözetmeksizin tüm insanlar için güvenceye kavuşturulacak ve iç hukukumuz uluslararası standartlarla uyumlu halde kılınacaktır. Ötekileştirme hissi duyuran tüm uygulamalar ortadan kaldırılacaktır.
Kamu Yönetimi ve Siyasi Etik konusunu anlatmak üzere kürsüye Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Bülent Kaya geldi.
Kaya’nın okuduğu bölüm şöyle:
“Sözlerime başlarken, çatışmasız ve savaşsız, çocukların sokaklarında özgürce dolaştığı barış içerisinde bir dünya diliyorum.
*Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’de kamu yönetimi ve etik başlıklarını sizlere arz etmek üzere huzurlarınızdayım.
*Öncelikli olarak kamu yönetimini, eşitlik, tarafsızlık, liyakat, hukuka uygunluk ve şeffaflık ilkelerini hakim kılacağız.
*Tüm kamu kurumlarının fonksiyon ve etkinlerini gözden geçirerek ihtiyaçlar doğrultusunda yeniden yapılandıracağız.
*Bu bağlamda paralel bütün kamu kurum ve kurulların faaliyetlerine son vereceğiz. Kamu yönetiminde kadın yöneticilerin sayısını arttıracağız.
*İkinci hedefimiz, kamu görevine alınmada her kademede liyakat ve eşitlik ilkelerini hakim kılmak olacaktır.
*Mülakat uygulamalarına son vererek yazılı sınav sonuçlarını esas alacağız. Sözlü mülakat yapılması zorunlu halinde ise, ancak kanunla düzenlenmek kaydıyla, istisna olarak düzenlenecektir.
*Adaylara yöneltilecek sorular kurayla belirlenecek, sözlü sınavlar mutlaka kayda alınacaktır.
*Üçüncü hedefimiz yolsuzlukla etkin bir şekilde mücadele etmek olacaktır. Kamu İhale Kanunu yenileyerek ihale mevzuatımızı tek bir kanunda düzenleyeceğiz.
*Kamu alımlarında ve ihalelerde rekabeti ortadan kaldıran, ihaleyi istisna, keyfiliği kural haline getiren, yolsuzluğun kapısını açık tutan, istisna ve muafiyet hükümlerini ise kaldıracağız.
*Dördüncü olarak yerel yönetimlerin yetki ve sorumluluklarını arttıracağız. Yerel yönetimlerde seçme ve seçilme hakkını yok sayan kayyum uygulamalarına son vereceğiz.
*Beşinci olarak mutabakat sağladığımız husus ise akademik özgürlük ve üniversitelerle ilgili düzenlemelerdir.
*Öğretim üyelerinin kendi üniversitelerindeki rektörlerini seçmesine imkan sağlayacağız. Dekan adaylarının uzmanlık alanlarının ilgili fakültenin niteliğine uygun olması esasını temin edeceğiz.
Konuşmaların tamamlanmasının ardından 6 partinin genel başkanı sahnede kurulan masaya gelerek 23 madde ve 48 sayfadan oluşan Güçlendirilmiş Parlementer Sistem Metni’ni imzaladılar. 6 lider daha sonra birlikte poz verdiler.
Yorumlar kapalı.