1. Haberler
  2. ÖNE ÇIKAN
  3. Gazetecilere Ekrem İmamoğlu soruşturması!

Gazetecilere Ekrem İmamoğlu soruşturması!

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala
Örnek Resim

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, gazeteciler Ruşen Çakır, Yavuz Oğhan, Aslı Aydıntaşbaş, Soner Yalçın, Batuhan Çolak ve Şaban Sevinç’in savunmalarının alınması talimatı verdi.

İstanbul Büyükşehir Belediyesine (İBB) yönelik yolsuzluk soruşturması kapsamında, gazeteciler Soner Yalçın, Yavuz Oğhan, Şaban Sevinç, Batuhan Çolak, Ruşen Çakır ve Aslı Aydıntaşbaş savcılığın talimatı üzerine mevcutlu olarak emniyete götürülerek ifade verdi. Gazeteciler ifade verdikten sonra serbest bırakıldı.

Başsavcılıktan yapılan açıklamada gazetecilerin “İmamoğlu Çıkar Amaçlı suç örgütüne yönelik yürütülmekte olan soruşturma” kapsamında “yalan bilgiyi alenen yayma, suç örgütüne yardım etme” suçlamasıyla ifade verecekleri belirtildi.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığından yapılan açıklamada, “İmamoğlu çıkar amaçlı suç örgütüne” yönelik yürütülmekte olan soruşturma kapsamında gazeteciler Soner Yalçın, Yavuz Oğhan, Şaban Sevinç, Batuhan Çolak, Ruşen Çakır ve Aslı Aydıntaşbaş‘ın üzerlerine atılı “yalan bilgiyi alenen yayma”“suç örgütüne yardım etme” suçlarından savunmalarının alınması için İstanbul Emniyet Müdürlüğüne talimat verildiği ifade edildi.

Gazetecilerin hangi yazı ya da haberlerinin suçlamaya konu olduğu açıklanmadı. Gazetecilerin bazıları sabah polis eşliğinde evlerinden alınarak emniyet müdürlüğüne götürüldü.

Avukat Hüseyin Ersöz, gazetecilerin gizli tanık ifadesiyle gözaltına alındığını aktardı.

CHP’nin Cumhurbaşkanlığı Aday Ofisi’nde görevli Yavuz Oğhan, ifadesinin ardından telefonuna el konularak serbest bırakıldı.

Oğhan, “Keyfiyetin öne çıktığı bir hadise” diye açıklama yaptı.

Yine telefonuna el konularak serbest bırakılan Şaban Sevinç de çıkışta gazetecilere yaptığı açıklamada, kendisine bazı X paylaşımlarıyla, bir tv programındaki yorumlarının sorulduğunu söyledi.

Şaban Sevinç, bir gizli tanığın, sekiz – on gazeteci hakkında, “Emrah Bağdatlı’dan düzenli para alıyorlar” suçlaması yaptığını öğrendiğini de aktardı.

Sevinç, para alışverişi iddiasını kesinlikle reddettiğini de söyledi. Batuhan Çolak, Soner Yalçın ve Ruşen Çakır’ın da ifadelerinin ardından serbest bırakıldığı bildirildi. Gazetecilere yurtdışına çıkış yasağı getirildi. Ruşen Çakır, Aslı Aydıntaşbaş’ın ABD’de olduğunu yazmıştı.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel iktidarın “korkuyu örgütlemeyi, tehdidi büyütmeyi kendilerine yol seçtiğini” söyledi ve “Böyle kalabileceklerini düşünüyorlar iktidarda” ifadesini kullandı.

Özel: “Karanlık yerine aydınlık kazanır, korkağa karşı cesur olanlar kazanır.”

CHP Genel Başkan Yardımcısı Burhanettin Bulut, gazetecilerin emniyete götürülmesini “fiili gözaltı” ve “bütün bir muhalefeti, özgür basını sindirmeye, susturmaya yönelik açık bir gözdağı” olarak değerlendirdi. Bulut, “Türkiye’de basın üzerindeki bu sistematik baskı, artık bir cadı avına dönüşmüştür” dedi.

Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) da kararı “itibarsızlaştırma politikası” olarak nitelendirdi.

“Gazeteciler işlerini yapar, halkı bilgilendirir. Uydurma gözaltı kararları itibarsızlaştırma politikasıdır. Kabul etmiyoruz! #GazetecilikSuçDeğildir” paylaşımını yaptı.

Gazeteciler Cemiyeti, “Son yıllarda giderek yaygınlaşan ‘fiili gözaltı’ uygulamasının, gazetecilere gözdağı vermek ve gazetecilik mesleğini yıpratmak dışında bir amacı olamaz” ifadesini kullandı.

Başsavcılıktan İstanbul Emniyet Müdürlüğü Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü’ne (MASAK) gönderilen yazıda, adı geçen “şüpheliler hakkında sosyal medya ve açık kaynak araştırması yapılarak” İmamoğlu hakkında ve “kurduğu suç örgütü lehine yapılan paylaşımların tespit edildiği” belirtildi.

İmamoğlu soruşturması kapsamında tutuklu bulunan İmamoğlu’nun basın danışmanı Murat Ongun ve Emrah Bağdatlı ile “birliktelikleri”, “MASAK raporlarındaki para hareketleri ve alınan ifadelerde yer alan haklarındaki iddialar kapsamında” ifadelerinin alınması talimatı verildi.

Yavuz Oğhan ifadesinde, Ongun’dan para aldığına dair gizli tanık ifadesine dayandırılan iddiaları reddetti. İktidara yakın bazı gazeteler ve internet sitelerinde Murat Ongun’un bazı gazetecileri finanse ettiğine dair haberler çıkmıştı.

Gazeteciler iddiaları yalanlamış ve Akşam gazetesi hakkında suç duyurusunda bulunmuştu. İfadesi alınmak üzere talimat verilen gazetecilerin görevleri şöyle:

Ruşen Çakır, Medyascope Genel Yayın Yönetmeni; Yavuz Oğhan, CHP’nin Cumhurbaşkanlığı Aday Ofisi’nde görevli; Şaban Sevinç, Bizim Tv Genel Yayın Yönetmeni; Batuhan Çolak, Aykırı Genel Yayın Yönetmeni; Aslı Aydıntaşbaş, Brookings Enstitüsü ve eski Milliyet yazarı; Soner Yalçın, Oda tv kurucusu.

Sakarya’nın Sapanca ilçesindeki evinde olduğu belirtilen Ruşen Çakır’ın evine öğle saatlerinde polis ekipleri gitti.

Gazeteci Ruşen Çakır da ifadeye götürülen gazeteciler arasında yer aldı.

Savcılık tarafından emniyete yazılan müzekkerede, ismi geçen gazetecilerin tutuklu Ekrem İmamoğlu lehine paylaşımlar yaptıkları ifade edildi. Gazeteci Ceylan Sever sosyal medya hesabından savcılığın emniyete yazdığı müzekkereye dair şu ifadeleri kullandı:

“Savcılığın emniyete yazdığı müzekkerede; MASAK raporu, bazı ifadelerdeki iddialar, açık kaynak araştırması ve sosyal medya dayanak gösterilmiş. İfadesinin alınması için talimat verilen gazetecilerin İmamoğlu lehine paylaşımlar yaptıkları, Murat Ongun’un talimatıyla hareket eden Emrah Bağdatlı ile ilişki halinde oldukları müzekkerede iddia ediliyor.”

Emniyete götürülen 6 gazeteci ifade verdikten sonra serbest bırakıldı.

Gazeteci Yavuz Oğhan süreçle ilgili, “Sabah kapımız çalındı. Gözaltına alınmadık. Mevcutlu olarak getirildik saat 06.30’da. İfade verdik. Sonra da ‘Serbestsiniz’ dediler. Bir kağıt imzalattılar. Çıkıyorduk. ‘Vazgeçtik’ dediler. Avukatları çıkardılar. Sonra bana geldiler, dediler ki, ‘Telefonunuz kalacak, siz gideceksiniz. İyi günler’ dediler. ‘Peki gidelim. Telefonumu aldınız. Cebimde param yok. Bir tane kimliğim var. Avukatları adliyeye gönderdiniz. Nereye gidecek bu adam yani’ dedim. ‘Haklısınız’ dediler ve şimdi buradayız. Çok üzücü bu. Keyfiyetin öne çıktığı bir hadise. Böyle bir Türkiye’de şu anda böyle yaşıyoruz. Geçmiş olsun diyelim herkese. Sorular zaten hepinizin bildiği şey. Akşam gazetesinde manşet yapmışlardı onu. Bir meczup demiş ki ‘İşte Yavuz Oğhan’a, Ruşen Çakır’a para verirdi’ diye Murat Ongun için. Bir de Emrah Bağdatlı’yla HTS’n şurada çakıştı, burada çakıştı diye bir soru var. Şimdi iddia da yanlış. HTS kayıtları da tümüyle yanlış çünkü adamı hiç tanımıyorum. Ben Beşiktaş’ta oturuyorum. Dikilitaş’ta ofisim var ve bütün HTS kayıtları da Beşiktaş’ta, Dikilitaş’ta. ‘Bunlar bir araya gelmişler’ diyor. Yani aslı yok, astarı yok. Bununla ilgili suç duyurusu da yapılmıştı zamanında. Sorular bununla ilgili, başka bir şey yoktu. MASAK’la ilgili bir şey sorulmadı” ifadelerini kullandı.

Anka’nın aktardığına göre CHP İletişim Koordinatörü, gazeteci Yavuz Oğhan da bu kapsamda sabah erken saatlerinde emniyete götürüldü ve İBB soruşturması kapsamında ifade verdi. Oğhan’ın ifadesinde, “Yaklaşık 35 yıllık gazeteciyim. Faaliyetlerimi hep gazetecilik çerçevesinde yürüttüm. Etik kurallarına uydum. Kimse ile gazetecilik dışı bir ilişki oluşturmadım. Herhangi bir suç da işlemedim” dediği öğrenildi.

Oğhan’a Ekrem İmamoğlu’un danışmanı Murat Ongun ile görüşmelerinin sorulduğu da belirtildi. Oğhan’ın bu sorulara, “Murat Ongun Türkiye’nin en büyük şehrinin belediyesinin başkanının basın danışmanıdır. Türkiye de gazetecilik yapan kimin HTS kayıtlarına baksanız, bu işi hakkıyla yapıyorsa benzer sayılarda görüşmeyi bir basın danışmanıyla yapar. Benim telefon kayıtlarında diğer partilerin basın danışmanlarıyla yapılan görüşmeleri kontrol ettiğinizde de aynı sayıları göreceksinizdir. Bu bir gazeteci açısından gayet normal bir durumdur. 2023 ve 2025 arasında Türkiye en ciddi sarsıntılı dönemi geçirmiş muhalefet açısından bu dönemin en kritik isimlerinden biri de İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu olduğu için danışmanı ile bir gazetecinin 2 yılda bu kadar görüşmesi az bile sayılır.” dediği kaydedildi.

Oğhan’a Murat Ongun’un yanı sıra İBB Medya A.Ş yöneticilerinden Emrah Bağdatlı ile baz kesişmeleri de soruldu. Oğhan’ı o soruya ise şu yanıtı verdiği öğrenildi:

“4 yıl içerisinde 126 kez Emrah Bağdatlı ile buluştuğum iddiası akla, mantığa aykırıdır. Ben Murat Ongun’u tanıdığımı söylediğim halde onunla bile bu kadar buluşma iddiası söz konusu değildir. Baz kesişmelerinden bahsediliyor 126 kesişmenin yüzde 95’i Beşiktaş Yıldız, Dikilitaş Eren Sokak ve Esentepe olarak gösteriliyor. Ben Dikilitaş Mahallesi’nde yaşmaktayım, evim oradadır. Gazete Pencere’nin ofisi oradadır. Emrah Bağdatlı’nın nerde yaşadığını, günlük hayatının nerede geçirdiğini bilmiyorum belki de o bölgede evi ya da işi olabilir.”

Gazeteci Şaban Sevinç, serbest bırakıldıktan sonra basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.

Sevinç şu ifadeleri kullandı:

“Sabah 4 polis arkadaş evime geldi, kapıyı çaldılar. Saat 6.30 civarı eşim uyandırdı beni. Kapıyı ben açtım, baktım polis arkadaşlar. Dediler ki ‘Gözaltı değil ama mevcutlu olarak emniyete götürmeye geldik sizi’ dediler. ‘Tamam’ dedim. Hazırlandım, giyindim. Ve onlarla birlikte çıktık. Hastaneye muayeneye gittik. Sonra buraya geldik. Burada 1-2 saat bekledik. Ondan sonra ifade aldılar. İfade alırken polis memuru arkadaş, ‘İfadeden sonra serbest bırakacağız savcının talimatıyla, telefonu da vereceğiz’ dedi. ‘Tamam’ dedim ama imzaladıktan sonra ‘talimat değişti’ dedi. Memur bey telefonla görüşüyordu bir yerlerle. ‘Adliyeye gideceğiz. Savcı Bey de ifadenizi alacak’ dedi. O sırada avukatlarım ayrıldılar. Onlar adliyeye gittiler biz de polislerle gidecektik ama 1-1,5 saat kadar oturduk. Sonra dediler ki, ‘yeni bir talimat geldi’. Serbest bırakma tutanağını imzalattılar ve ‘gidebilirsiniz’ dediler.”

Cep telefonuna el konulan Sevinç, telefonunun yetkililerce inceleceğini aktardı.

Basın mensuplarının ifade aşamasında Sevinç’e hangi soruların yöneltildiğini sorması üzerine Sevinç, şunları söyledi:

“Twitter’dan yaptığım 4-5 paylaşım soruldu. Bir de Sözcü TV’deki önceki hafta katıldığım bir programda ifade ettiğim görüşlerim soruldu. ‘Neden böyle söyledin, nedir?’ diye.

“Bir gizli tanık, yanılmıyorsam İlke adıymış. Benim de adım olan 8-10 gazetecinin adını vermiş. ‘Bunlar Emrah Bağdatlı’dan para alıyorlardı düzenli’ demiş. Onu sordular. Arkadaşlar ben içeride söyledim. Emrah Bağdatlı’yı tanımıyorum. Hayatımda tanımadım. Bir araya gelmiş olabilirim tesadüfen ama tanımıyorum, tanışmıyorum. Hiçbir alışverişim yoktur. Emrah Bağdatlı ile de yoktur, Murat Ongun ile de yoktur. Murat Ongun gazeteci olduğu için benim arkadaşım. Murat Ongun ile görüşmelerim elbette vardır. Murat Ongun, Sayın İmamoğlu’nun yakın çalışma arkadaşıdır. Dolayısıyla o süreçte Murat Ongun ile benim yaklaşık 25-26 görüşmem var. Hesaplamışlar son 7 yılda 2018’den bu yana 26 kez Murat Ongun ile görüşmüşüm. Normal yani, hayatın doğal akışına uygun ama bir para alışverişim kesinlikle yok bunu şiddetle reddederim.

Efendim örgüte yardım etmek, kamuoyunu yanıltıcı açıklamalar yapmak sosyal medyada veya televizyonda diye bir suçlama ile bir gözaltı işlemi oldu ki ‘gözaltı değil’ diyorlar ama ‘gözaltı’. Bir defa ortada bir örgüt yok önce onu söyleyelim. Mahkeme karar verirse örgüt olur. Kesinleşirse örgüt olur. Ortada öyle bir örgüt yok. Sayın Ekrem İmamoğlu İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı’dır, Cumhuriyet Halk Partisi’nin de Cumhurbaşkanı adayıdır. Dolayısıyla benim de herhangi bir örgüte yardım etmek falan gibi bir işim yok. Zaten örgüt olsa da etmem.

Ben 38 yıldır gazetecilik yapıyorum. Kimseden emir almadım. Kimsenin emrine girmem. Kimse bana emir veremez, kimse bana para veremez. Kendi irademle gazetecilik yapıyorum. Hiçbir sabıkam yok. Türkiye’nin en önemli gazetelerinde çalıştım, parlamento muhabirliği yaptım 20 yıla yakın Hürriyet gazetesinde Ankara’da. RTÜK üyeliği yaptım, Halk TV’nin genel müdürlüğünü yaptım 7 yıl boyunca. Kendimce tertemiz bir hayatım var, yasalarla bir sorunum olmaz, sabıkam olmaz. Herhalde Savcı Bey de tatmin oldu ki bıraktılar.”

İBB soruşturması kapsamında sabah saatlerinde Başsavcılık talimatıyla İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne götürülen ODA TV İmtiyaz sahibi, NEFES gazetesi yazarı yazarı Soner Yalçın yaklaşık 10 saat sonra serbest bırakıldı. Emniyetten ayrılırken herhangi bir açıklama yapmayan Yalçın’a NEFES gazetesi yazarı Aytunç Erkin de eşlik etti.

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
Gazetecilere Ekrem İmamoğlu soruşturması!
Yorum Yap

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.
Bizi Takip Edin