Pentagon’dan yapılan açıklamada, Ukrayna’ya 175 milyon dolarlık savunma yardımının, “ilave hava savunma teçhizatı, topçu mühimmatı, seyreltilmiş uranyum mermileri dahil olmak üzere tanksavar silahları ve Ukrayna’nın, Rusya’nın devam eden saldırganlığına karşı koymasına yardımcı olacak diğer teçhizatı” içerdiği belirtildi.
Seyreltilmiş uranyum mermilerinin, ABD’nin Ukrayna’ya tedarik edeceği 31 M1 Abrams tankı için olduğu kaydedildi.
ABD merkezli düşünce kuruluşu RAND’da görevli nükleer uzmanı ve politika araştırmacısı Edward Geist, bu mermilerin bazı radyoaktif özelliklerini koruduğu ancak nükleer bir silah gibi nükleer reaksiyon göstermediği değerlendirmesini yaptı.
Mermilerin oldukça yoğun ve büyük momentuma sahip olduğunu belirten Geist, zırhları deldiğini ve ileri derecede ısıtarak alev almalarına yol açtığını söyledi.
Bu tür mermilerin, Soğuk Savaş sırasında ABD tarafından Sovyet tanklarını imha etmek için geliştirildiği belirtiliyor.
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Ukrayna’ya sürpriz ziyaretinde Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy, Başbakan Denis Şmıgal ve Dışişleri Bakanı Dmitro Kuleba ile bir araya gelmişti.
Ziyaretinde Blinken, Ukrayna’ya 175 milyon dolarlık savunma yardımını da kapsayan 1 milyar dolarlık yeni yardım paketini açıklamış ve Ukrayna’nın Rusya’ya karşı saldırısında son haftalarda ilerleme olduğunu söylemişti.
Ukrayna’nın Hmelnitski şehrinde mayıs ayında askeri bir depoda patlama meydana gelmiş, depoda İngiltere’den sevk edilen seyreltilmiş uranyumlu mühimmatın bulunduğu belirtilmişti.
Patlamadan sonra şehirde radyasyon oranının arttığı öne sürülmüş, yerel yetkililer bu iddiaları yalanlamıştı.
Ardından Rusya Savunma Bakanlığı da Hmelnitski’de Ukrayna ordusuna ait cephaneliğin vurulduğu bilgisini paylaşmıştı.
İngiltere Savunma Bakanı Annabel Goldie, mart ayında parlamentonun üst kanadı Lordlar Kamarası üyesi Lord Hylton’ın, Ukrayna’ya tedarik edilen mühimmatın seyreltilmiş uranyum içerip içermediğine ilişkin sorusuna verdiği yazılı cevapta, “Ukrayna’ya bir filo Challenger 2 ana muharebe tankı hibe etmemizin yanı sıra zayıflatılmış uranyum içeren zırh delici mermiler dahil mühimmat sağlayacağız. Bu tür mermiler, modern tankların ve zırhlı araçların imha edilmesinde son derece etkili” ifadelerini kullanmıştı.
Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, ABD’nin Ukrayna’ya zayıflatılmış uranyumlu mühimmat gönderme kararına tepki göstererek “Zayıflatılmış uranyumlu mermilerin kullanılmasının sonuçlarının sorumluluğu tamamen ABD’nin olacaktır.” dedi.
Peskov, gündemdeki konulara ilişkin gazetecilerin sorularını cevaplandırdı. ABD’nin Ukrayna’ya göndereceği Abrams tankları için zayıflatılmış uranyumlu mühimmatlar hakkında açıklama yapan Peskov, bunun “çok kötü” olduğunu belirtti.
Bu mühimmatların geçmişte Yugoslavya’da aktif bir şekilde kullanıldığına işaret eden Peskov, bu mermilerin kullanımının uluslararası kuruluşlar tarafından bile kaydedilen çok üzücü sonuçlara yol açtığını vurguladı. Peskov, “Zayıflatılmış uranyumlu mermilerin kullanılmasının sonuçlarının sorumluluğu tamamen ABD’nin olacaktır. Herkes bunun bilincinde olmalıdır” dedi.
Ayrıca Peskov, bu mühimmatların kullanımının daha önce onkoloji ve diğer hastalıklardan muzdarip insan sayısını artırdığına dikkati çekerek bu sorunların mühimmatların kullanıldığı bölgelerde bulunanların sonraki nesilleri üzerinde de hissedildiğini dile getirdi.
“Ermenistan-ABD tatbikatı bölgede istikrara katkıda bulunmaz”
Ermenistan’ın ABD ile tatbikat yapacak olmasına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Peskov, “Bu durumda, elbette bu tür tatbikatların yapılması, her halukarda durumun istikrara kavuşturulmasına, bölgedeki karşılıklı güven ortamının güçlendirilmesine katkıda bulunmaz.” dedi.
Rusya’nın bölgede güvenliğin garantisi işlevini yerine getirmeye devam ettiğini belirten Peskov, Moskova’nın hem Erivan hem de Bakü ile yapıcı, tutarlı, titiz bir şekilde çalışmalarını sürdürdüğünü aktardı.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in 9-10 Eylül’de Hindistan’da yapılacak G20 toplantısında video konuşması göndermeyeceği bilgisini de paylaşan Peskov, bütün konuşmaları ve görüşmeleri Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov‘un yapacağını hatırlattı.
Dimitri Peskov, “ABD’nin el koyduğu Rus oligarklara ait varlıkları Ukrayna’ya gönderecekleri” konusuna ilişkin değerlendirmesinde, “Rusya’nın yurt dışındaki devlet, özel, karma mülkleriyle ilgili fonların bloke edilmesi, el konulması veya başka şekilde tutulmasıyla ilgili tüm meseleleri yasa dışı eylemler olarak değerlendiriyoruz” ifadelerini kullandı.
Putin’den uranyumlu mühimmata tepki göstermişti
İngiltere’nin Ukrayna’ya zayıflatılmış uranyumlu mühimmat sevk edeceği yönündeki açıklamasını da değerlendiren Putin, “Bu gerçekleşirse, Rusya gerekli şekilde cevap vermek zorunda kalacak” ifadesini kullanmıştı.
Rusya ve Çin arasındaki ilişki güçlendi
Putin, Rusya ile Çin’in bağımsız dış siyaset izlediğini dile getirerek “Birleşmiş Milletler’in ve BM Güvenlik Konseyi’nin merkezi rolüne, uluslararası hukuka ve BM’nin tüzüğüne dayalı olması gereken adil ve demokratik çok kutuplu dünya düzeninin oluşturulması için dayanışma içinde çalışıyoruz” derken Çin Devlet Başkanı Şi de “Çin-Rusya bağları ikili ilişkilerin çok ötesine geçerek modern dünya düzeni ve insanlığın kaderi için hayati önem taşıyor. Bu konuda Putin ile hemfikiriz” açıklamasında bulunmuştu.
İlişkilerin her alanda geliştiğini aktaran Şi son 10 yılda iki ülke arasındaki ticaret hacminin yüzde 116 arttığını söyledi.
Çin ile Rusya’nın, BMGK’nin daimi üyesi olduğuna dikkati çeken Şi, “Ülkelerimizi, ileride de uluslararası toplumla birlikte BM’nin tüzüğündeki amaç ve ilkelere dayanan uluslararası ilişkilerin temel normlarını kararlılıkla desteklemeye devam edecek” diye konuştu. Şi, Rusya ile Şanghay İşbirliği Örgütü (ŞİÖ), BRICS, G20 gibi uluslararası platformlarda iş birliğini güçlendireceklerini bildirdi.
