MEYDANLARDAKİ TEPKİ HİÇBİR SİYASİ PARTİYE MAL EDİLMEDEN, YASAL HAKLAR DAHİLİNDE VE ORTAK BİR SİYASİ İFADE İLE SÜRDÜRÜLMELİDİR.!
AKP İktidarının 23 yıldır sürdürmüş olduğu yanlış politikalar toplumun her kesimini etkilemiş ve dayanılmaz hale gelen yaşam koşulları nedeniyle biriken öfke, usulüne uygun olarak yapılmayan gözaltı ve tutuklamalar karşısında vücut bulmuştur.
Çoğunluğu apolitik gençlerden oluşan, aralarında çeşitli siyasi görüşlere sahip grupların, sivil toplum örgütlerinin ve partilerin de bulunduğu yürüyüş, gösteri ve mitingler iktidara yapılmış olan tarihi bir uyarıdır.
Bu, siyasetten bağımsız masum bir halk hareketidir..
Burada ana muhalefete düşen tarihi mesuliyet; işi siyasal ikbale tahvil etmeden tarafsız bir şekilde deruhte etmek ve olanlarla olması gerekenler arasında köprü görevi yapmaktır..
Maalesef ki bu konuda çok geç kalınmış ve nihayet geç de olsa yanlıştan dönülmüştür..
Sayın Özgür Özel; bundan tam bir yıl önce toplumun her kesiminin tepki oyu ile elde edilen yerel seçim başarısının hemen ardından iktidarın yanlış icraatları karşısında sert tavır almak ve bunları ülkenin gündemine taşıyarak derhal erken seçim talep etmek yerine anlamsız ve küçük düşürücü bir şekilde kurduğu diyalog ve yumuşama/normalleşme politikaları yüzünden altın değerindeki bir yılın heba olmasına neden olmuştur.
Heba edilen bu süre, maalesef ki AKP’nin hezimetten çıkarak yeniden toparlanmasını sağlamış, bu ise ülkeye ve millete çok pahalıya mal olmuştur. Tutuklamalar sürecine gelinmesinin nedeni de budur.
Harekete geçmek için illaki iktidarın zülfiyare dokunmasını mı beklemek gerekirdi?
Gecikmeli de olsa yapılan doğrudur lakin toplumsal tepkinin politize ve istismar edilmeden yönetilmesi, yasal gösteri çerçevesinde ve provakatif eylemlere karşı önlem alınarak sürdürülmesi, dış ülke telkin ve desteklerinden uzak durulması, milli iradenin esas alınması, yapılacak mitinglere tüm siyasi partilerin ve sivil toplum kuruluşlarının davet edilerek temsilcilerine söz hakkı verilmesi daha demokratik, hakkaniyetli ve etik olacaktır..
Ana muhalefet, zorunlu olduğu bu görevi ifa ederken yapacağı tüm söylemleri yukarıda ifade ettiğim taraflarla birlikte istişare halinde ve apolitik şekilde hazırlamalıdır.
Maalesef ki bizlere bu minvalde herhangi bir çağrı yapılmadığı gibi aramalarımıza da herhangi bir yanıt verilmemiştir.
Değerli dostlarım, Adalet Partisi olarak elbette ki bizler de meydanlardayız lakin tüm ısrarlarımıza rağmen kendileriyle diyalog kurmamıza ve kürsü almamıza izin verilmediği ve yok kabul edildiğimiz için görünme sıkıntısı yaşıyoruz..
Bu yazımın tarafıma yapılan, ‘hocam onca olay meydana geliyor neden sesiniz çıkmıyor’ eleştirilerine cevap olacağını sanıyorum.
CHP’nin bu süreçte yapması gereken en önemli şey, Atatürk milliyetçiliği çizgisinde faaliyet gösteren tüm siyasi parti ve sivil toplum kuruluşları ile bir araya gelerek milli bir kurtuluş ittifakı kurması ve bundan böyle tüm faaliyetleri yeniden bir müdafaa-i hukuk anlayışı içinde hep birlikte sürdürmesidir..
Birlikte yapılacak faaliyetlerdeki önceliğimiz, başta gencecik masum evlatlarımız olmak üzere tüm haksız tutuklamaların ortadan kaldırılması olmalıdır..
Huzurunuzda bir kez daha sesleniyorum; “Ey Özgür Özel bizi duy ve cevap ver.!!”
Dr. Vecdet Öz