Muhalif güçlerin yaklaşmasıyla binlerce kişi Suriye’nin Humus kentinden kaçıyor. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi’ne göre, Heyet Tahrir el-Şam liderliğindeki savaşçılar Humus’un dış mahallelerine yakın bir yerde bulunuyor.
Savaş gözlemcilerine göre, hükümet karşıtı güçlerin güneye doğru Şam’a doğru başlattığı ani saldırılar nedeniyle binlerce kişi Suriye’nin Humus kentinden kaçtı.
Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR), Cuma günü yaptığı açıklamada, binlerce Humus sakininin gece boyunca Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad‘ın hala kontrolü altında bulunan batı kıyılarına doğru kaçmaya başladığını bildirdi.
İngiltere merkezli gözlem grubunun başkanı Rami Abdurrahman, Heyet Tahrir El-Şam (HTŞ) silahlı grubunun liderliğindeki savaşçıların, Humus vilayetindeki Rastan ve Talbiseh adlı iki kasabayı ele geçirmesinin ardından “Humus şehrinin dış mahallelerine beş kilometre (üç mil) uzaklıkta” olduklarını söyledi.
Şam’ı Esad’ın kıyı bölgelerine bağlayan önemli bir kavşak kenti olan Humus, HTS ve müttefik savaşçıların ülkenin ikinci büyük kenti Halep’i hükümet güçlerinden ele geçirmesinden birkaç gün sonra Perşembe günü ele geçirdiği Hama’nın 46 kilometre (29 mil) güneyinde yer alıyor.
Suriye ordusundan bir subay Reuters haber ajansına yaptığı açıklamada, Rusların gece boyunca yaptığı bombardımanın Hama’yı Humus’a bağlayan M5 otoyolu üzerindeki Rastan köprüsünü tahrip ettiğini söyledi. Rastan ve Talbiseh, köprünün Humus tarafında yer alıyor.
Suriye muhaliflerinin hızlı saldırısı: Dera’da hükümet kontrol noktalarına saldırı
Oklahoma Üniversitesi profesörlerinden Joshua Landis, muhalif güçlerin Humus’un kontrolünü ele geçirmesi halinde “Şam’dan Tartus’a ve Esad’ın Alevi toplumundan destek aldığı kıyı kentlerine giden ana otoyolun kesileceğini” söyledi.
Suriye Devlet Başkanı, ülkenin kıyı şeridindeki Lazkiye ilindeki bir Alevi kasabasından geliyor.
Landis, El Cezire’ye yaptığı açıklamada, Humus’un ele geçirilmesinin “Suriye ordusunun güçlerini birleştirip bir duruş sergilemesi ihtimalinin sonunun geldiğini düşünüyorum” dedi.
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in sözcüsü Stephane Dujarric ise, 27 Kasım’dan bu yana yeniden başlayan çatışmaların, savaştan zarar gören ülkede en az 370 bin kişiyi yerinden ettiğini söyledi.
Dujarric Cuma günü yaptığı açıklamada, “Düşmanlıkların tırmanmasından bu yana en az 370.000 erkek, kadın ve çocuk, erkek ve kız çocuğu yerinden edildi, bunların arasında evlerini birden fazla kez terk eden 100.000 kişi de var. Yerinden edilenlerin çoğu kadın ve çocuk” dedi.
BM Dünya Gıda Programı’nın Acil Koordinasyon Başkanı Samer AbdelJaber, daha önce yaptığı açıklamada yerinden edilenlerin sayısının 1,5 milyona çıkabileceği uyarısında bulunmuştu.
‘Temelden farklı Suriye’
İsrail ayrıca Suriye ile Lübnan arasındaki iki sınır kapısına hava saldırısı düzenledi ve saldırılarda Arida ve Jousiyeh sınır kapılarının Suriye tarafını vurdu.
Lübnan Ulaştırma Bakanı Ali Hamiyeh, Reuters’a yaptığı açıklamada, bu yolların Humus vilayetine önemli erişim yolları olduğunu söyledi.
Sınırdaki saldırılar Suriye devlet haber ajansı SANA ve İsrail ordusu tarafından doğrulandı.
Ordu, Esad’a destek sözü veren ve Humus’a “denetleyici güçler” gönderdiğini iddia eden Lübnanlı silahlı grup Hizbullah’ın kullandığı silah transfer merkezlerini ve altyapıyı vurduğunu iddia etti.
Suriye muhalif güçleri güneye doğru ilerlerken, muhalif askeri komutan Hasan Abdülgani Telegram’da “yüzlerce” savaşçının Humus’a doğru yolda olduğunu söyledi.
Suriye Savunma Bakanlığı ise ordunun Hama vilayetinde “terörist araç ve toplantılarını” “Suriye-Rusya ortak savaş uçaklarının” desteğiyle hedef aldığını duyurdu.
SOHR’dan Rahman, Cuma günü Suriye birliklerinin doğudaki Deyrizor kenti ve çevresinden “aniden” çekildiğini ve “asker birliklerinin” Suriye’nin merkezinde, Humus’un doğusunda ve Şam’ın kuzeydoğusunda bulunan Palmira‘ya doğru ilerlediğini bildirdi.
Irak sınırındaki petrol zengini Deyrizor vilayeti, Fırat’ın doğusunda ABD destekli Kürt güçleri ile batısında İran destekli Suriye hükümet güçleri ve Irak milisleri arasında bölünmüş durumda. Bölgede IŞİD’in uyuyan hücrelerinin bulunduğu biliniyor.
Reuters’a konuşan Suriye’nin doğusundaki iki güvenlik kaynağı, Suriye Demokratik Güçleri olarak bilinen Suriyeli Kürt savaşçıların liderliğindeki ABD destekli ittifakın Cuma öğleden sonra Deyrizor kentinin kontrolünü tamamen ele geçirdiğini söyledi.
Ürdün İçişleri Bakanı Mazen El-Faraya de Cuma günü yaptığı açıklamada, Suriye tarafındaki güvenlik durumu nedeniyle Suriye ile olan Nasib sınır kapısının kapatıldığını söyledi.
Suriye-Türkiye sınırından bildiren El Cezire muhabiri Resul Serdar, “Şu an gördüğümüz Suriye, 10 gün önce gördüğümüz Suriye’den kesinlikle, kökten farklı” dedi.
Serdar, “Hükümetin kontrolü neredeyse tüm ülkede sorgulanıyor” dedi.
Dışişleri bakanları Bağdat’ta buluştu
Suriye‘de 2011 yılının Mart ayında ayaklanmanın başlamasıyla şehirde yaşanan geniş çaplı protestolar nedeniyle bir zamanlar “devrimin başkenti” olarak anılan Humus, yıllar süren kuşatma ve bombardımanın ardından 2014 yılında hükümet kontrolüne geçti.
Şehirde ayrıca Alevi toplumuna yönelik şiddet olayları da yaşandı; saldırıları, El Kaide ile bağlantıları bulunan, HTŞ’nin eski bir versiyonu olan El Nusra Cephesi üstlendi. Bu örgüt, en az 100 kişinin ölümüne yol açan saldırıları üstlendi.
Muhaliflerin Humus’a doğru ilerlemesi, Suriye Dışişleri Bakanı Basam Sabbah‘ın Cuma günü Irak’ın başkenti Bağdat‘ta Irak ve İranlı mevkidaşlarıyla yaptığı görüşmenin ardından gerçekleşti.
Görüşmelerden sonra düzenlenen bir basın toplantısında konuşan Sabbah, Suriye muhalif güçlerinin saldırısının bölgedeki ülkelerin “istikrarı ve güvenliği” için bir tehdit olduğunu söyledi. Ordunun onlara karşı “görevlerini yerine getirmeye devam edeceğini” söyledi.
Irak Dışişleri Bakanı Fuad Hüseyin de Suriye’nin güvenliğinin “bölgenin güvenliğinin temel taşı” olduğunu söyledi.
Hüseyin gazetecilere yaptığı açıklamada, “Irak’ta bu saldırıları kınıyoruz. Irak topraklarının korunması gerektiğini ve Irak’ın herhangi bir savaşın parçası olamayacağını vurguluyoruz” diyerek ülkesinin kendisini “herhangi bir terör saldırısından” koruyacağını vurguladı.
Üst düzey bir İranlı yetkili daha önce Reuters’a yaptığı açıklamada, Tahran’ın Suriye’ye “füzeler ve insansız hava araçları” göndereceğini, daha fazla “askeri danışman” göndereceğini ve Esad’ı desteklemek için “güç konuşlandıracağını” söylemişti. (Kaynak : El Cezire ve haber ajansları)