“Sanma ki haramla sefa süren var/Mazlumun ahında hesap soran var,
Kara karıncayı gece gören var/Haram Saltanatı yıkılır elbet,
Yalan Saltanatı yıkılır elbet/Talan Saltanatı yıkılır elbet…” (Fatih Kısaparmak)
“Geçtim dünya üzerinden, ömür bir nefes derinden,
Bak feleğin çemberinden, yolun sonu görünüyor.
Azrail’in gelir kendi, ne reis dinler, ne efendi,
Sayılı günler tükendi, yolun sonu görünüyor…” (Musa Eroğlu)
Saddam;
“Ben darbe yaptım ama sonra hep demokratik seçimle geldim. Bana kimse bir şey yapamaz, güçlüyüm” dedi! Bizim stratejik ortağımız ABD, Saddam’a demokrasiyi bi yerleştirdi, adam pert oldu.
Saddam’ın Irak dışındaki tüm serveti ABD’nin oldu. (Servet, teröre bulaşmasın diye el kondu, yoksa herhangi bir kötü niyet yoktu!)
Merkez Bankası, öyle bir soyuldu ki, kapısı hala açık.
Irak’ın 5 Bin yıllık tohumları ve binlerce yıllık el yazması eserleri, paha biçilmez tarihi tabloları, antik heykelleri, eserleri alındı, götürüldü. Iraklılar perişan oldular.
Demokrasiyi Irak’a getirmenin bedeli olarak, Irak’ın petrol ve doğalgazı, ABD tarafından iktidara getirilen yeni Irak Yönetimi tarafından ABD’li petrol zenginlerine 50 yıllığına verildi.
24 YIL görevde kalan Başkomutan-Mareşal-Cumhurbaşkanı Saddam, ABD Mandasına gönül vermiş Iraklılar tarafından asılarak öldürüldü…
Beşar Esad;
29 yıllık iktidarının sonunda Baba Esad vefat edince, oğul Beşar Esad başa geçti.
Bir nevi babasının malının üstüne oturdu. Ölüm hak, miras helal diyerek!
Önce Erdoğan ve Esad kardeş oldular. Kardeşim Esad, Biraderim Erdoğan hesabı!
Ortak Bakanlar Kurulu toplantısı, ortak yatırım planları yaptılar.
Ailece, haremlik-selamlık olarak denize girdiler.
Stratejik ortağımız ABD, Suriye’ye de demokrasiyi yerleştirmeye karar verip bunu açıklayınca, ilk sarsıntıyı Erdoğan geçirdi. Esad, Esed oldu, iki kardeş Habil ile Kabil gibi oldu.
Erdoğan kükredi; “Bir hafta sonra Şam Emevi Camisinde namaz kılacağız” dedi!
Biz Şam’a giremedik ama, 13-15 milyon kaçak sığınmacı, bize girdi.
Benzer soygunlar, el koymalar Suriye’de de yaşandı.
ABD, Fırat’ın doğusunda YPG/PKK’ya Kürt Devletinin 2’nci parçasını kurdurdu.
Beşar Esad, 23 yıldır Suriye’nin başında ama, topraklarının tamamına sahip değil.
Yakında Esad’ı da, Saddam’ınki gibi bir son bekliyor mu? Süre dolmak üzere…
Pek tabii ki, bu iki ülkenin başına gelenlerin “İsrail’in Güvenliği”, “Vadedilmiş Topraklar” ve dört ülkeden toprak kopartılarak kurulacak ve bölgede ikinci İsrail olarak görev yapacak “Kürt Devleti” ile, emperyalist ülkelerle doğrudan ilişkisi vardır. Şimdi sırada biz varız. ABD ve İsrail bizi yutabilecekler mi, göreceğiz!
Irak’ta “KESNİZANİ” Tarikatı, Irak Ordusunu perişan etti. ABD Askerleri hiçbir direniş görmeden Irak’ı ele geçirdi!
Suriye’de “ŞAZELİYYE” Tarikatı, Suriye Ordusunu parçaladı. İsyancı Teröristlerle işbirliği yaptı!
Türkiye’de FETÖ, 11 yıl AKP ile birlikte, Türk Ordusuna KUMPAS kurarak, Genelkurmay Heyetini eline geçirdi. Türk Ordusu iğdiş edildi. Atatürkçü ve Milliyetçi Komutanlar zindanda!
Saddam’ın aile fertleri çok zengin oldu. Özellikle çocukları!
Oğlu Uday, Milli maçta yenilen futbolcuları çakılda süründürdü, sonra foseptik tankına attırdı. Betondan yapılmış futbol topu ile şut çektirdi.
Esad’ın tüm yakınları devlet yönetiminde idi. Çok zengin oldular.
Erdoğan’ın ailesi, sülalesi çok zenginleşti. Ülkedeki tüm piyango ikramiyeleri sanki hep bunlara çıkmış gibi! Evdeki 24 saatlik SIFIRLAMANIN ardından, elde hala 30 Milyon Avro kalmıştı.
Erdoğan’ın Bilal Oğlanı ve 1000 Ali’nin gebeş oğlu, devletin Valilerini-Albaylarını karşılarında esas duruşta beklettiler. Çok zengin oldular. Tek seferde 100 Milyon Dolar bağış aldılar. ABD’de çeşit çeşit gayrimenkulleri var.
Yazının başında, iftihar kaynağımız iki sanatçımızın eserlerinden birer dörtlük koyduk. Halkına zulmeden, halkını soyan, halkına ihanet edenlerin sonlarını öyle güzel anlatmışlar ki!
Ne yazık ki, yaşarken ne Saddam’a, ne de yaşayan Esad’a dinletmek mümkün olmadı.
Bağlama ustası ve yeni MİT Başkanı İbrahim Kalın, bildiğiniz gibi Erbil’de düzenlenen “Sıra Gecesinde” Barzani’ye saz çalıp, türkü çığırmıştı!
Bir kere de Patronuna saz çalıp, ömür denilen şeyin derinden alınan bir nefes kadar kısa olduğunu, harama el sürülmemesi gerektiğini, Haram Saltanatlarının mutlaka yıkıldığını, saz ile söz ile anlatabilir mi?
Yap bi güzellik be İbrahim kardeş! Bizim hatırımız yoksa A.Tivnikli’nin de mi yok?
Sağlık ve başarı dileklerimle
21 Ağustos 2023
Rifat Serdaroğlu
DOĞRU Parti Genel Başkanı
Yorumlar kapalı.