Köklü eğitim reformu yapılmadan, demokrasiye, ekonomik kalkınmaya, milletçe zenginleşmeye ve huzura ulaşamayacağımız artık anlaşılmalıdır.
Fakirlik ve mesleksizlik, cehaletle birleşince binlerce yıllık geleneklerimiz göreneklerimiz, toplumsal ahlak ve vicdanımız çürümektedir.
Bu çürümüşlükten arınmadıkça, tekrar özümüze dönüp, ikisi de seçilmiş kişiler olan iki MUSTAFA ile barışık, inançlı ve bilgili gençler yetiştirmedikçe bu çürüme son Türk Devletini tarihteki “Yıkılmış Devletler” arasına düşmekten kurtaramayacağız…
İlk MUSTAFA, çağının en önemli filozofu ve insanlık tarihinin en büyük devrimcisi, son Peygamber Hz. Muhammed MUSTAFA’dır.
İkinci MUSTAFA da, çağının en önemli dehalarından biri ve en büyük devrimcisi MUSTAFA Kemal Atatürk’tür.
İkisi de, Mustafa’nın kelime anlamı gibi “Seçilmiş” idiler.
Birini HAK seçmişti, diğerini ise halk ve kader!
İkisi de, dönemlerinin yerleşik inanç anlayışını reddetti.
Biri Kabe’deki putları reddetti, diğeri Muaviye anlayışını ve emperyalizme
köle olan padişahı!
Biri şirke karşı “Allah’tan başka ilah yoktur” diye haykırdı, diğeri “ Özgürlük benim karakterimdir!”
Bu konuyu ilerde daha geniş olarak işlemek üzere sözü Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e bırakalım;
“Hz. Muhammed, Allah’ın birinci ve en büyük kuludur. Onun izinden bugün milyonlarca insan yürüyor. Senin, benim, hepimizin adlarımız silinir.
Fakat o sonsuza kadar ölümsüzdür…
DOĞRU Eğitim’e gelince; (Özet olarak)
-Eğitime ayrılan pay, Milli Gelirin %3’ü, Özel Sektör %1,2 olmak üzere toplam %4,2’dir. Bu pay en az iki kat arttırılacaktır.
-Eğitim, kademeli olarak ücretsiz hale getirilecektir.
-Eğitim sistemi, hurafe ve dogmalardan uzak, eleştirel, yaratıcı, bilimsel, analitik düşünme kapasitesi gelişmiş nesiller yetiştirecek tarzda düzenlenecektir.
-Yeni kuşak Köy Enstitüleri açılacak, Yeni Meslek Liseleri ve Teknoloji Kolejleri hayata geçirilecektir.
-Özellikle ilköğretim çağında bütün öğrencilerin sağlıklı beslenmeleri devletin sorumluluğundadır.
-Öğretmen maaşları, kendi içindeki kıdemler gözetilerek, milletvekili maaşına yaklaştırılacaktır.
-Her yıl, her ilden en az 1000 lise son sınıf öğrencisi, AB Ülkelerine, Japonya, Çin, Rusya ve Türk Cumhuriyetlerine gönderilecektir. İlk yıl lisan öğrenecekler, ikinci yıl liseyi bitirecekler!
-Her ilden en az 200 lise mezunu AB Ülkeleri, ABD, Japonya, Çin, Rusya ve Türk Cumhuriyetlerine, tam burslu olarak üniversiteye gönderilecektir.
-Taşımalı eğitime son verilecek. Kapatılan 20 bin köy okulu tekrar açılacak.
Her köyde en az iki öğretmen, bir veteriner, bir Ziraat Mühendisi bulunacaktır.
-Üniversiteler, Öğretim Üyeleri ve öğrenci temsilcilerinin katılımıyla, kendi rektörünü ve yönetim senatosunu seçecektir.
-Siyasi çıkar için her ilde açılmış, akademik kadrodan yoksun, eğitim vermekten uzak tabela üniversiteleri, akademik yeterliliği olan en yakın üniversiteye bağlı Yüksekokul haline dönüştürülecektir.
-Akademik yeterliliği olmayan, tarikat ve cemaatler tarafından açılmış özel Vakıf Üniversiteleri kapatılacaktır.
-Sosyal Devlet, öğrencisine kredi- faizli borç VERMEZ. İhtiyaç sahibi öğrencisine karşılıksız burs verir.
-Yeterli kapasitede modern yurtlar inşa edilecek ve öğrencilere sabah kahvaltısı ve akşam yemeği devlet tarafından verilecektir.
-Üniversiteyi bitiren gence, iş bulamaması durumunda, ihtiyaç sahiplerine
26 yaşına kadar maddi destek sağlanacaktır.
-Cemaat- Tarikat ve Vakıf Üniversitelerinin öğrenci yurtları devletleştirilecektir.
-Bazı üniversitelerde, intihal yoluyla edinilen tüm akademik unvanlar iç ve dış kamuoyuna duyurulup, iptal edilecektir.
Ne Mutlu Türküm Diyene ve Sözünden Dönmeyene!
Sağlık ve başarı dileklerimle
Rifat Serdaroğlu / 19 Ocak 2022
Yorumlar kapalı.