Avrupa Konseyi Çarşamba günü yaptığı açıklamada, İstanbul Belediye Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın başlıca siyasi rakibi Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınmasını halkın iradesine aykırı bir hareket olarak “şiddetle kınadığını” söyledi.

Avrupa Konseyi’ndeki yerel ve bölgesel otoriteler kongresi yaptığı açıklamada, bu hareketin “bir siyasi figüre yönelik baskının tüm belirtilerini taşıdığını” söyledi ve kongrenin konuyu gelecek hafta yapacağı toplantıda gündeme getireceğini ekledi.

Avrupa Konseyi Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi Başkanı Leendert Verbeek, İstanbul Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na 14 Aralık’ta Türk mahkemesi tarafından verilen hapis cezası ve siyasi yasakla ilgili şu açıklamayı yaptı:

“İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı’nı siyasi görevden almayı amaçlayan bu karardan son derece endişeliyim. Bu karar sadece Ekrem İmamoğlu‘nun haklarını ihlal etmekle kalmıyor, aynı zamanda İstanbul seçmenlerinin ifade ettiği oy hakkını bir kez daha hiçe sayıyor. Yerel demokrasiye doğrudan bir saldırıdır.

“Herhangi bir demokraside temel bir hak olan ifade özgürlüğü, seçim dönemlerinden daha önemli olamaz. Bu nedenle bu karar, Türkiye’deki demokrasinin durumu açısından çok endişe vericidir.”

İstanbul Üniversitesi, 18 Mart Salı günü İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun diplomasını iptal etti. 19 Mart Çarşamba sabahı erken saatlerde ise İmamoğlu gözaltına alındı.

İmamoğlu, üniversitenin bu hamlesini ‘hukuksuz’ olarak niteledi ve böyle bir karar alma yetkisinin olmadığını söyledi.

İstanbul Üniversitesi, Yükseköğretim Kurulu (YÖK) mevzuatında usulsüzlük olduğu ve 2028 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aday olma şansının tehlikeye girdiği gerekçesiyle Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun diplomasını iptal etti.

Üniversiteden Salı günü yapılan açıklamada, 1990 yılında İstanbul Belediye Başkanı da dahil olmak üzere 38 kişinin İşletme Fakültesi’nin İngilizce programına usulsüz geçiş yaptığı bildirildi.

Dünya Basını, Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanma gerekçesini, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın en güçlü rakibini diskalifiye etmesi olarak gördü.

Yüksek riskli bir hamleyle İstanbul Üniversitesi, Erdoğan’ın en büyük rakibinin diplomasını iptal etti

İstanbul (AFP) – Türkiye’deki bir üniversite, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın en büyük siyasi rakibi olan İstanbul’un güçlü Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun üniversite diplomasını, sahte olduğu gerekçesiyle iptal etti.

Yayımlanma tarihi:18/03/2025 – 17:29Değiştirildi:18/03/2025 – 18:362 dk

Karar, İmamoğlu’nun 2028 seçimlerinde Erdoğan’a rakip olma planlarına zarar verebilir; zira İmamoğlu’nun ana muhalefet partisi CHP’nin adaylığını resmen açıklamasından sadece birkaç gün önce geldi.

Türkiye Anayasası’na göre cumhurbaşkanı adayı olabilmek için yüksek öğrenim görmüş olmak gerekiyor.

Kararı “hukuka aykırı” olarak nitelendiren İmamoğlu, karara mahkemede itiraz edeceklerini söyledi.

Eleştirmenlerin siyasi amaçlı hukuki soruşturmalar olduğunu söylediği giderek artan sayıda kişinin hedefi haline gelen 53 yaşındaki isim, “Bu gayrimeşru karara karşı mahkemede mücadele edeceğiz” dedi.

Geçtiğimiz yıl Türkiye’nin en büyük şehrinin belediye başkanlığına yeniden seçilen İmamoğlu, “Bu ülkenin hafızasından adaletsizliği silecek bir sistem kuracağız” diye yemin etti.

Daha önce yaptığı açıklamada, “Bu kararı verenlerin tarih ve adalet önünde hesap vereceği günlerin yakın olduğunu” söylemişti.

Erdoğan, kendisinin üniversite mezunu olmadığı ve anayasal olarak cumhurbaşkanlığı makamını elinde tutamayacağı yönündeki iddiaları defalarca reddetti.

‘İmamoğlu bizim adayımız’

İstanbul Üniversitesi, X hakkında yaptığı açıklamada, İmamoğlu da dahil olmak üzere 28 kişinin diplomalarının “açık bir hata” gerekçesiyle geri çekileceğini ve iptal edileceğini söyledi. Daha fazla ayrıntı vermedi.

Muhalefet lideri ve CHP lideri Özgür Özel, kararı hukuk dünyası ve akademi için “kara bir leke” olarak niteledi ancak bunun partinin İmamoğlu’nu cumhurbaşkanı adayı olarak göstermesini engellemeyeceğini söyledi. Pazar günü yapılacak parti ön seçiminde resmen açıklanacak.

“Yapılan işlem hukuki değil, siyasidir… Cumhurbaşkanı adayımız olan Ekrem İmamoğlu’nun arkasındayız” diyen Özel, mahkemelerin kararı “en kısa sürede” bozmasını umduğunu dile getirdi.

CHP Milletvekili Murat Emir, bu kararı “demokrasimize vurulmuş ağır bir darbe” olarak niteledi.

Belediye Başkanlığı, daha önce İmamoğlu’nun 1995 yılında İstanbul Üniversitesi’nden aldığı işletme diplomasının bir örneğini, bir gazetecinin İmamoğlu’nun diplomasının olmadığını iddia etmesi üzerine yayımlamıştı.

İmamoğlu son yıllarda çok sayıda hukuki soruşturmaya konu oldu, sadece bu yıl içinde üç yeni dava açıldı.

2022 yılında İstanbul’da seçim görevlilerine “hakaret” ettiği gerekçesiyle 2 yıl 7 ay hapis ve siyasetten men cezasına çarptırıldı; verdiği karara itiraz etti, itirazın sonucu henüz belli değil.

Cumhurbaşkanlığına giden yolda İstanbul Belediye Başkanlığı da yapan Erdoğan’a karşı sert bir muhalefet yürüten İmamoğlu, davaları yargısal “taciz” olarak niteledi.

İstanbul Üniversitesi, konuyla ilgili evrakları İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yanı sıra Yükseköğretim Kurulu’na da gönderdiğini bildirdi.

© 2025 AFP / France24

Türkiye: Erdoğan’ın siyasi muhaliflere yönelik baskılarına son verilmeli

Avrupa Parlamentosu’ndaki Renew Europe Grubu, İstanbul Belediye Başkanı ve Erdoğan’ın başlıca siyasi rakibi Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasını kınadı ve Türk hükümetini muhalif politikacıları hedef alan güç suistimallerini durdurmaya çağırdı. Yetkililer, tutuklamanın ardından insanların sokağa çıkmasını önlemek için dört gün boyunca her türlü gösteriyi yasakladığı için vatandaşların protesto hakkına saygı gösterilmelidir.

Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) İmamoğlu’nu Erdoğan’a rakip olarak göstermesi bekleniyordu ve gözaltına alınması, İstanbul Üniversitesi’nin İmamoğlu’nun diplomasını iptal etmesinden bir gün sonra gerçekleşti. Karar iptal edilmezse, cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aday olması engellenecek.

Renew Europe Avrupa Parlamentosu Üyesi ve Türkiye gölge raportörü Malik Azmani (VVD, Hollanda) , şunları söyledi:

“İmamoğlu’nun Türk polisi tarafından tutuklanması, muhalefetin kilit bir figürünü baltalamak için siyasi olarak yönlendirilen bir hareketin açık bir örneğidir. Dün, İmamoğlu’nun üniversite diploması, yaklaşan seçimlerde cumhurbaşkanı adayı olarak yarışmanın ön koşulu olan aniden iptal edildi. Bu anti-demokratik eylemler, özellikle AB adayı bir ülke için kesinlikle kabul edilemez.

Renew Europe, Türk hükümetini bu uygulamaları durdurmaya ve İmamoğlu’nu derhal serbest bırakmaya çağırıyor. Türk hükümetinin muhalif politikacıları sistematik olarak hedef alması, AB ile daha güçlü bir ortaklığa dayanmıyor. Bunun yerine, güveni aşındırıyor ve daha güçlü bir AB-Türkiye ilişkisi için engeller yaratıyor.”

Lucian Goleanu / Renew Europe

“Darbe”: NATO Müttefiki Türkiye, Erdoğan’ın Başlıca Rakibini Tutukladı

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın en büyük rakibi olan İstanbul Belediye Başkanı’nın tutuklanması, siyasi amaçlı bir operasyon olarak kınandı.

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan (solda) ve İstanbul Ekrem İmamoğlu

Fotoğraf: Yasuyoshi CHIBA ve YASİN AKGÜL / AFP

Türk muhalefet partileri tarafından kınanan bir hamleyle, İstanbul Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu yolsuzluk ve bir terör örgütüyle bağlantı suçlamalarıyla tutuklandı. Tutuklanması, Türkiye’nin 2028 cumhurbaşkanlığı seçimleri için ana muhalefet adayı olarak aday gösterilmesinin beklenmesinden sadece birkaç gün önce gerçekleşti.

Türk hükümeti İmamoğlu’nu rüşvet vermekle ve Türkiye ve müttefikleri tarafından terör örgütü olarak sınıflandırılan Kürdistan İşçi Partisi’ni (PKK) desteklemekle suçladı. İmamoğlu suçlamaları reddederek sosyal medyada şunları söyledi: 

“Halkın iradesi susturulamaz.”

İmamoğlu’nun yanı sıra gazeteciler ve iş insanları da dahil olmak üzere 100 kişi daha tutuklandı. İstanbul yetkilileri protestoları 4 gün boyunca yasakladı ve X, YouTube ve Instagram gibi sosyal medya platformlarına erişimi kısıtladı. Birçok şehir caddesi ve metro hattı kapatıldı.

İmamoğlu’nun üyesi olduğu muhalefetteki Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), tutuklanmasının Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan hükümetinin siyasi muhalefeti bastırma girişimi olduğunu iddia ediyor. Partinin başkanı Özgür Özel, İmamoğlu’nu aday göstermeye devam edeceklerini ve tutuklamayı “gelecekteki Cumhurbaşkanına karşı bir darbe girişimi” olarak nitelendirdi.

Bu hareket Avrupa liderleri için garip. Türkiye bir NATO üyesi ve Avrupa, Ukrayna’da demokrasiyi savunmak için ülkenin büyük ordusuna güveniyor; tüm bunlar olurken, görünüşe göre içeride demokrasiyi boğuyor. Almanya ve Fransa tutuklama konusunda endişelerini dile getirdiler, ancak önemli bir müttefike karşı yapabilecekleri pek bir şey yok.

Haber finans piyasalarında olumsuz tepki yarattı: Türk lirası dolar karşısında tarihinin en düşük seviyesine gerilerken, İstanbul Borsası’nda ise yüzde 5’in üzerinde düşüş yaşandı. 

Cumhurbaşkanı Erdoğan 22 yıldır iktidarda. Ülkenin anayasasına göre, 2028 seçimlerinde başka bir dönem için aday olmasına izin verilmiyor; erken oylama çağrısı yapmadığı veya yasayı değiştirmediği sürece. Birçok kişi İmamoğlu’nun tutuklanmasının Erdoğan’ın iktidarının devamını güvence altına almak için daha geniş bir stratejinin parçası olduğunu düşünüyor.

(Nick Hallett, europeanconservative.com için yardımcı haber editörü)

Erdoğan’ın rakibi cumhurbaşkanı adayı olmasına günler kala tutuklandı

Türk yetkililer, cumhurbaşkanı adayı olarak seçilmesine birkaç gün kala İstanbul Belediye Başkanı’nı gözaltına aldı.

Laik Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) adayı Ekrem İmamoğlu, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın en güçlü siyasi rakiplerinden biri olarak görülüyor.

Savcılar, onu yolsuzluk yapmakla ve terör örgütüne yardım etmekle suçlayarak, “suç örgütü lideri şüphelisi” olarak niteledi.

Soruşturma kapsamında aralarında siyasetçilerin, gazetecilerin ve iş adamlarının da bulunduğu 100 kişi gözaltına alınırken, İstanbul Valiliği kentte 4 gün sokağa çıkma kısıtlaması getirdi.

İmamoğlu, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Halkın iradesi susturulamaz” dedi. Polislerin evinin dışında olduğunu söylediği bir sosyal medya videosunda, Türkiye halkı ve “dünya çapında demokrasi ve adaleti savunan herkes için kararlılıkla duracağını” söyledi. Tutuklanmasının ardından X hesabına el yazısıyla yazdığı notta ise Türkiye halkının kendisine yönelik “yalanlara, komplolara ve tuzaklara” cevap vereceğini söyledi.

Türkiye’nin sokaklarında, üniversite kampüslerinde ve metro istasyonlarında protestolar patlak verdi, kalabalıklar hükümet karşıtı sloganlar attı. Bu, yıllardır görülmemiş bir halk öfkesi gösterisi.

Türkiye’nin en büyük şehrinde protestocularla polis arasında çatışmalar yaşandığı bildirildi. Reuters haber ajansının görüntüleri, polisin İstanbul Üniversitesi dışında kalabalığı dağıtmak için biber gazı kullandığını gösteriyor.

Hükümet, dört günlük kısıtlamaların bir parçası olarak İstanbul’da halka açık toplantıları yasakladı. Ancak İmamoğlu’nun eşi de dahil olmak üzere muhalefet liderlerinin insanları “seslerini yükseltmeye” çağırmasıyla ülke çapında daha fazla protesto bekleniyor.

İstanbul’da da birçok cadde trafiğe kapatılırken, bazı metro hatları da seferlerini iptal etti.

İngiltere merkezli internet denetim kuruluşu Netblocks, Türkiye’de X, YouTube, Instagram ve TikTok gibi sosyal medya sitelerine erişimin ciddi şekilde kısıtlandığını bildirdi. 

‘Gelecekteki başkanımıza karşı bir darbe’

Tutuklama, son aylarda ülke çapında muhalif politikacıları, belediyeleri, gazetecileri ve eğlence sektöründeki isimleri hedef alan büyük çaplı bir baskının parçası olarak geldi.

İstanbul Belediye Başkanı’nın tutuklanmasının ardından Türkiye’nin otokrasiye doğru kaydığı yönündeki endişeler sosyal medyada dile getirilirken, bazıları muhalefetin yaklaşan cumhurbaşkanlığı seçimlerini boykot etmesi çağrısında bulundu; adil ve demokratik bir seçimin artık mümkün olmadığını savundu.

İmamoğlu’nun partisi CHP ise tutuklamaları “gelecek cumhurbaşkanımıza karşı bir darbe” olarak kınadı; bu duygu, muhalefet yanlısı sesler tarafından da geniş yankı buldu.

Ancak Türkiye Adalet Bakanı, Erdoğan’ı tutuklamalarla ilişkilendirenleri eleştirdi.

Yılmaz Tunç, bunun siyasi bir hamle olduğunu ileri sürmenin “son derece tehlikeli ve yanlış” olduğunu belirterek, Türkiye’de hiç kimsenin kanunun üstünde olmadığını söyledi.

Erdoğan ve partisi de iddiaları reddederek Türkiye’nin yargısının bağımsız olduğunu ileri sürdü. 22 yıldır iktidarda.

İmamoğlu , geçen yıl CHP’nin İstanbul ve Ankara’daki yerel seçimleri kazanmasıyla ikinci kez İstanbul Belediye Başkanlığı’na seçilmişti. 

Erdoğan iktidara geldiğinden bu yana partisinin ülke çapında sandıkta yenildiği ilk kez yaşandı.

Seçimler, İstanbul’da doğup büyüyen ve iktidara geldikten sonra İstanbul Belediye Başkanı olan Cumhurbaşkanı için kişisel bir darbe de oldu.

İmamoğlu’nun İstanbul’daki evine sabah saatlerinde düzenlenen baskında çok sayıda polis görev aldı.

İmamoğlu’nun tek aday olarak yarıştığı CHP’nin cumhurbaşkanı adayı belirleme sınavı pazar günü yapılacak.

İmamoğlu’nun tutuklanması, İstanbul Üniversitesi’nin usulsüzlük iddiasıyla diplomasını iptal etmesinden bir gün sonra gerçekleşti. Karar onanırsa İmamoğlu’nun cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aday olması engellenecek.

Türkiye Anayasası’na göre cumhurbaşkanlarının göreve gelebilmeleri için yüksek öğrenim görmüş olmaları gerekiyor.

İmamoğlu, bu hamleyi “hukuki açıdan temelsiz” olarak nitelendirerek, üniversitelerin “bağımsız, siyasi müdahalelerden uzak ve bilgiye adanmış kalması gerektiğini” söyledi.

Cumhurbaşkanlığı seçimleri şu anda 2028 yılında yapılması planlanıyor. Erdoğan şu anda ikinci döneminde olduğu ve daha önce başbakanlık yaptığı için yeniden aday olamıyor.

Erdoğan’ın yeniden seçime girebilmesinin tek yolu, anayasayı değiştirmek veya görev süresi dolmadan erken seçime gitmek.

İmamoğlu’nun gasp ve dolandırıcılık suçlamalarının yanı sıra PKK’ya yardım ettiği de iddia ediliyor.

PKK – ya da Kürdistan İşçi Partisi – 1984’ten bu yana bir mücadele sürdürüyor ve Türkiye, AB, İngiltere ve ABD’de terör örgütü olarak yasaklanmış durumda. Grup, bu ayın başlarında, Türk yetkililerle görüşen tutuklu liderinin çağrısı üzerine silah bırakma kararı aldığını duyurmuştu.

Tutuklamaya uluslararası tepkiler olumsuz olurken, AB, Fransız ve Alman yetkililer tutuklamaları kınadı.

Avrupa Konseyi’nden yapılan açıklamada, İmamoğlu’nun gözaltına alınmasının, “yaklaşan cumhurbaşkanlığı seçimlerinin başlıca adaylarından biri olarak görülen bir siyasi figüre yönelik baskının tüm belirtilerini taşıdığı” belirtildi.

Öte yandan, piyasaların siyasi belirsizliğe kötü tepki vermesiyle Türk lirası, ABD doları karşısında kısa süreliğine tüm zamanların en düşük seviyesine geriledi.

İmamoğlu’nun tutuklanması haberi birçok kişiyi şoke etse de, popüler muhalefet liderine yönelik hukuki baskı yeni bir şey değil.

2019 yılında Türkiye seçim kuruluna hakaret ettiği iddiasıyla hakkında çok sayıda soruşturma açılmış ve Aralık 2022’de siyasi yasaklama cezası almıştı. Karara itiraz etmişti, nihai karar hala bekleniyor. 

Ayrıca İstanbul Beylikdüzü Belediye Başkanlığı döneminde iddia edilen ihale usulsüzlükleri ile ilgili davalara konu olmuştur.

Son olarak 20 Ocak’ta bir savcıyı eleştirdiği için hakkında yeni bir dava açıldı.

(BBC/Selin Girit ve Toby Luckhurst ve Hafsa Khalil)