PKK terör örgütünün fesih kongresinde Türkiye’nin tapusu Lozan reddedildi

image

Gerçekleştirdiği 12. kongresinde fesih kararı aldığını açıklayan PKK terör örgütü, Türkiye Cumhuriyeti’nin tapusu olan Lozan Anlaşmasını tanımadığını açıkladı.

PKK lideri Abdullah Öcalan’ın ”Tüm gruplar silah bırakmalı ve PKK kendini feshetmelidir” çağrısının ardından önce ateşkes ilan eden, sonra 5-7 Mayıs’ta kongresini topladığını duyuran PKK, bu kongrede alınan kararları açıkladı. PKK sonuç bildirgesinde, kongrenin, saldırıların sürdüğü bir ortamda yapıldığı vurgulanarak, güvenlik nedeniyle aynı anda iki noktada toplanıldığı aktarıldı ve 232 delegenin katılımıyla ”tarihi” kararlar alındığı belirtildi.

Kongre sonrasında yapılan açıklamada, “PKK’nin Olağanüstü 12. Kongresi, tarihi misyonunu tamamladığını değerlendirdi. Bu temelde PKK 12. Kongresi, pratikleşme süreci Önder Apo tarafından yönetilmek ve yürütülmek üzere PKK’nin örgütsel yapısının feshedilmesi ve silahlı mücadele yöntemini sonlandırması kararlarını alarak PKK adıyla yürütülen çalışmaları sonlandırdı” ifadeleri kullanıldı. 

Açıklanan fesih ve silah bırakma kararları, Öcalan’ın koşullarına bağlandı. Açıklamada, Kongre’nin aldığı “PKK’nin fesih ve silahlı mücadele yöntemini sonlandırma” kararları için “Söz konusu kararların uygulanması Önder Apo’nun süreci yürütüp yönlendirmesini, demokratik siyaset hakkının tanınmasını ve sağlam bütünlüklü bir hukuki güvenceyi gerektirir. Bu aşamada Türkiye Büyük Millet Meclisinin tarihi sorumlulukla rolünü oynaması önemli olmaktadır” denildi.

Kongre kararlarının koşullara bağlandığı metinde, “Kongre, PKK adıyla yürütülen çalışmaları sonlandırdı” ifadesi yer aldı.

Cumhuriyetin verdiği eşit yurttaşlık hiçe sayıldı

PKK’nin kuruluş sürecine değinerek başlayan bildirgede Kürt sorununun temelinde Cumhuriyet’in yattığı ima edilerek, ”Partimiz PKK; kaynağını Lozan Antlaşması ve 1924 Anayasasından alan Kürt inkâr ve imha siyasetine karşı, halkımızın özgürlük hareketi olarak tarih sahnesine çıktı” denildi.

Terör örgütü PKK’nın bildirgesinde ”Çözüm sürecine” ilişkin ilk adımın 90’lı yıllarda atıldığını ancak sürecin ”sabote” edildiği ifade edildi. Bildirgede, ”Diriliş devrimimizin halkımız açısından büyük gelişmelere yol açtığı 1990’lı yılların koşullarında Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın Kürt sorununu siyaset yoluyla çözme arayışı gelişti. Önder Apo bu arayışa 17 Mart 1993 ateşkesiyle cevap vererek yeni bir süreç başlattı. Ancak reel sosyalizmin ağır etkileri, savaş çizgimize dayatılan çeteci anlayışlar ve derin devletin Turgut Özal ve ekibini ortadan kaldırması, Kürt inkâr ve imha siyasetinde ısrar ederek savaşı tırmandırması neticesinde bu yeni süreç sabote oldu. Böylece her iki taraf açısından savaş temel seçenek haline getirildi. Savaşın karşılıklı olarak tırmandırılmasının yarattığı tekrar aşılamadı. Böylelikle Önder Apo’nun Kürt sorununu demokratik ve barışçıl yollardan çözme çabaları sonuçsuz kaldı” denildi.

Teröristbaşı Abdullah Öcalan’ın İmralı’da ”yeni bir paradigma” geliştirdiğini belirtildi.

”Önder Apo Kürt-Türk ilişkilerinin sorunsallaştığı Lozan Antlaşmasının ve 1924 Anayasasının öncesini referans alarak, Ortak Vatan ve Kürt-Türk halklarının kurucu öğe olduğu Demokratik Türkiye Cumhuriyeti perspektifini ve Demokratik Ulus anlayışını Kürt sorununun çözüm çerçevesi olarak benimsedi. Cumhuriyet tarihi boyunca gerçekleşen Kürt isyanları, 1000 yıllık tarihi Kürt-Türk ilişki diyalektiği ve 52 yıllık Önderlik mücadelesi Kürt sorununun ancak Ortak Vatan ve Eşit Yurttaşlık temelinde çözülmesinin kazandıracağını göstermiştir. 3. Dünya Savaşı kapsamında Ortadoğu’da yaşanan güncel gelişmeler de Kürt-Türk ilişkilerini yeniden düzenlemeyi kaçınılmaz kılmaktadır.”

PKK’nin kendini fesih kararıyla birlikte ”demokratik siyasetin” gelişeceğini kaydeden bildirgede, sürecin yürütücüsünün Abdullah Öcalan olacağının altı çizildi ve Meclis’ten çıkacak kararlara işaret edildi:

”Söz konusu kararların uygulanması Önder Apo’nun süreci yürütüp yönlendirmesini, demokratik siyaset hakkının tanınmasını ve sağlam bütünlüklü bir hukuki güvenceyi gerektirir. Bu aşamada Türkiye Büyük Millet Meclisinin tarihi sorumlulukla rolünü oynaması önemli olmaktadır.”

Açıklama, Türkiye’deki sosyalist güçler ve devrimci yapılara da, “barış ve demokratik toplum süreci”ni sahiplenmelerinin, “tam bağımsız Türkiye” amacını başarmak demek olacağını iddia etti: “Türkiye’nin sol-sosyalist güçleri, devrimci yapı, örgüt ve şahsiyetlerinin Barış ve Demokratik Toplum sürecini sahiplenmeleri ile halkların, kadınların ve ezilenlerin mücadelesi yeni bir düzey kazanacaktır. Bu, son sözleri ‘Yaşasın Türk ve Kürt Halklarının Kardeşliği ve Tam Bağımsız Türkiye!’ olan büyük devrimcilerin amaçlarını başarmak anlamına gelecektir.”

Kongre metninin sonunda slogan olarak “Ulus Devletçi Sosyalizm Yenilgiye; Demokratik Toplum Sosyalizmi Zafere Götürür! İnsanlıkta Israr Sosyalizmde Isrardır!” ifadelerinin seçilmesi dikkat çekti.

SÜREÇ

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 1 Ekim’de Meclis açılışında DEM Partililerle tokalaşmasının ardından 22 Ekim 2024’te Abdullah Öcalan’a, örgütü lağvetmesi koşuluyla, “Umut hakkı için başvurması ve TBMM’de DEM Parti Grup toplantısında konuşması” çağrısında bulundu.

23 Ekim 2024’te DEM Parti Milletvekili Ömer Öcalan’a amcası Abdullah Öcalan’la görüşme izni verildi. Böylece Öcalan’a 43 ay sonra ilk kez ziyaret edildi. Aynı gün TUSAŞ Ankara Kahramankazan tesisine PKK tarafından saldırı düzenlendi ve 5 kişi hayatını kaybetti. Öcalan gönderdiği ilk mesajda “Tecrit devam ediyor. Koşullar oluşursa bu süreci çatışma ve şiddet zemininden hukuki ve siyasi zemine çekecek teorik ve pratik güce sahibim” dedi.

28 Aralık 2024’te DEM Parti Milletvekilleri Pervin Buldan ve Sırrı Süreyya Önder, 22 Ocak’ta Buldan, Önder ve yerine kayyım atanan Mardin Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Ahmet Türk, İmralı Adası’nda Abdullah Öcalan ile görüştü ve Öcalan’ın mesajlarını kamuoyuna iletti.

Öcalan, 27 Şubat’ta kendisini ziyaret eden aralarında 7 kişilik heyet aracılığıyla kamuoyuyla paylaşılan “Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı” başlıkla mesajında tüm gruplara silah bırakma ve PKK’ye kendini feshetme çağrısında bulundu.-PKK, çağrının ardından 1 Mart’tan itibaren ateşkes ilan ettiğini duyurdu. İmralı heyeti siyasi partileri ziyaret etti, 10 Nisan’da Saray’da AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüştü. DEM Parti İmralı heyetinde yer alan Pervin Buldan ile Asrın Hukuk Bürosu avukatı Faik Özgür Erol, 22 Nisan’da Abdullah Öcalan ile yeni bir görüşme gerçekleştirdi.

24 Nisan’da DEM Parti heyeti Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ile görüştü. İmralı heyetinde yer alan Sırrı Süreyya Önder, 3 Mayıs’ta yaşamını yitirdi. AKP Sözcüsü Ömer Çelik, 5 Mayıs’ta yaptığı açıklamada, PKK’nin silah bırakması ve kendini feshetmesi sürecinin somutlaşmasını “günler içinde” beklediklerini söyledi. Ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, 8 Mayıs’ta PKK’nin silah bırakması hakkında, “Bütün engelleri aştık. Bugün yarın PKK silahları bırakacak, örgütü feshedecek” dedi.

PKK, 9 Mayıs’ta yaptığı açıklamada kongrenin 5-7 Mayıs tarihleri arasında gerçekleştirildiğini ve tarihi kararlar alındığını bildirdi.

PKK’nın kendini feshetme ve silahlı mücadeleyi sona erdirme kararı dünya basınında da yankı buldu. Reuters, AFP, New York Times gibi medya kuruluşları kararı son dakika olarak duyurdu. Öte yandan Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) Başkanı Neçirvan Barzani, PKK’nın silah bırakma ve örgütü feshetme kararını duyurmasının ardından bir mesaj yayımladı. Kararı, “Bölge için yeni bir sayfa açacak tarihî bir adım” ifadesiyle tanımladı.

PKK 12. Kongresi’nin kararlarından sonra yapılan açıklamada PKK’nın feshedildiğini ve tüm çalışmalarını sonlandırdığını duyurdu. Sabah saatlerinde gelen açıklamanın ardından Türkiye gündemi bir hayli yoğun. PKK’nın kararının ardından AKP’den ilk açıklamalar Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik ve AKP Genel Başkan Vekili Efkan Ala’dan geldi. 

Öte yandan PKK’nın fesih kararı uluslararası basında ve siyaset arenasında da kendine yer buldu. Reuters, The New York Times, ABC News, Le Monde, The Wahington Post, Al Jazeera gibi yayınlar, kararı son dakika şeklinde okuyucularına sundu. Ayrıca Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) Başkanı Neçirvan Barzani, PKK’nın silah bırakma ve örgütü feshetme kararını duyurmasının ardından bir mesaj yayımladı. Kararı, “Bölge için yeni bir sayfa açacak tarihî bir adım” ifadesiyle tanımladı. Barzani’nin açıklamasında şu cümlelere yer verdi:

Barzani: “Bölge için yeni bir sayfa açacak tarihî bir adım”

“PKK’nin silahlı mücadeleyi bırakma ve Sayın Öcalan’ın çağrısına uyma kararını memnuniyetle karşılıyor, bunu bölge için yeni bir sayfa açacak tarihi bir adım olarak değerlendiriyoruz. Bu adım, siyasi olgunluğun bir göstergesi olup, Türkiye’de ve tüm bölgede birlikte yaşamı ve istikrarı güçlendirecek gerçek bir diyalogun yolunu açmaktadır. Artık herkesin bu önemli adımı, başka bir gerekli ve doğal adım olarak görmesinin zamanı gelmiştir ve tüm ilgili taraflarca olumlu bir şekilde karşılanmalıdır. Bu gelişme, kalıcı ve kapsayıcı bir barışın temeli olabilir ve on yıllardır süren şiddet, acı ve yıkımı sona erdirerek bölgeyi yeni bir ilerleme ufkuna taşıyabilir.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın süreci destekleme yönündeki tutumu ve çabaları takdirle karşılanmakta olup, Kürdistan Bölgesi olarak her zaman olduğu gibi sorunların barışçıl yollarla çözülmesi yönündeki her türlü çabayı desteklemeye devam edeceğimizi bir kez daha vurguluyoruz. Umuyoruz ki bu girişim, ortak bir çözüm sürecine dönüşerek başarıya ulaşır. Ayrıca, bu tarihi fırsatın başarıya ulaşması için her türlü yardımı ve iş birliğini sunmaya hazır olduğumuzu da ifade ediyoruz.”

ABD’de yayın yapan New York Times “Kürt isyancı grup Türk devleti ile çatışmayı sonlandıracağını söyledi” başlığına yer verdi. New York Times’taki haberde, PKK’nın kararı “bölge genelinde sarsıcı sonuçlar doğurabilecek bir gelişme” olarak nitelendi. Bu adımın ’’Suriye’deki Kürt milis güçlerini de etkileyebileceği ve Türkiye sınırlarının ötesinde bölgesel dengelerde değişim yaratabileceği’’ yazılan haberde, kararın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan için siyasi bir zafer anlamına gelebileceğinin belirtildi.

Reuters ise gelişmeyi “PKK bağlantılı ajans, Kürt PKK’nın dağıldığını ve Türkiye’deki isyana son verdiğini açıkladı” başlığıyla duyurdu. BBC ise “Kürt örgütü PKK, silah bıraktığını ve kendini feshettiğini açıkladı” başlıklı haberinde ayrıca “Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, 2028’de yapılması planlanan bir sonraki cumhurbaşkanlığı seçiminde yeniden aday olabilmesi için Kürt yanlısı siyasi partilerin desteğine ihtiyacı var” ifadeleri kullanıldı, örgütün kendini feshetme kararının “terörden arındırılmış bir Türkiye” yolunda önemli bir adım olduğunu ve sürecin devlet kurumları tarafından izleneceğini vurgusu yapıldı.

Fransa merkezli AFP ise ’’PKK’ya bağlı haber ajansı, (örgütün) Türkiye ile silahlı mücadelesini sona erdirerek kendini feshedeceğini duyurdu’’ başlıklı haberinde PKK lideri Abdullah Öcalan’ın şubat ayında yaptığı fesih çağrısının bu sürecin başlangıcını oluşturduğunu belirtti. Haberde şu ifadeler yer aldı: ’Kürdistan İşçi Partisi (PKK) adlı silahlı grup, bugün tarihi bir karar alarak kendini feshetme ve Türkiye devletiyle 40 yıllık silahlı çatışmayı sona erdirme kararı aldı. Gruba yakınlığıyla bilinen Fırat Haber Ajansı bu gelişmeyi duyurdu.”

Fransız günlük gazetesi Le Monde, “Onlarca yıldır Türk hükümetiyle savaşan PKK dağıldığını açıkladı” başlığıyla gördüğü haberde, “Türk hükümetiyle onlarca yıl süren mücadelenin ardından, PKK feshedildiğini açıkladı. PKK, 26 yıldır İstanbul’un açıklarındaki İmralı Cezaevi’nde tutuklu bulunan tarihi lideri Abdullah Öcalan’ın çağrısı üzerine silah bırakma kararı aldı” ifadelerini kullandı.

France 24 ise gelişmeyi “tarihi bir karar” olarak tanımladı: “PKK, örgütsel yapısını feshetme ve silahlı mücadeleyi sona erdirme kararı aldı. Bu karar, örgütün kuzey Irak’ta yaptığı kongre sonrası açıklandı. Örgüt, Abdullah Öcalan’ın çağrısıyla bu adımı attığını ve Öcalan’ın süreci yöneteceğini belirtti. Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan ise cumartesi günü yaptığı konuşmada, ülkeyi ‘terör belasından kurtarmakta kararlı’ olduklarını söyledi.”

Katalonya’nın Lavanguardia gazetesi, kongre kararını “PKK Kürt örgütü 40 yıl sonra kendini feshettiğini ve silah bıraktığını duyurdu” başlıklı haberle okurlarına sunarken İspanya’nın El Mundo gazetesi, haberi son dakika olarak, “PKK, Türkiye ile ateşkes ilan etti ancak silahsızlanmayı Öcalan’ın serbest bırakılmasına bağladı” başlığıyla paylaştı. Russian Today haberinde, “Türkiye tarafından terör örgütü olarak nitelendirilen PKK, kendisini feshettiğini ve 40 yıllık silahlı çatışmasına son verdiğini duyurdu” ifadelerine yer verdi.

Suudi merkezli Al Arabiya kararı “bölgedeki güç dengelerini etkileyebilecek potansiyel bir gelişme” olarak yorumladı. Kanalın İngilizce servisinde yer alan haberinde, özellikle Irak ve Suriye’deki Kürt yapılarının Türkiye, ABD ve İran gibi aktörlerle olan ilişkilerinin bu karardan nasıl etkileneceğinin mercek altına alınacağı belirtildi. Haberde, “PKK’nın bu kararı, ABD güçleriyle ittifak halinde olan Kürt güçlerin bulunduğu komşu Suriye dahil olmak üzere bölge için geniş kapsamlı siyasi ve güvenlik sonuçları doğurabilir. Fırat Haber Ajansı, geçen hafta Irak’ın kuzeyinde gerçekleştirilen PKK kongresinin kapanış bildirisi olduğunu belirttiği bir metni yayımladı. Kongre, şubat ayında cezaevinde bulunan lideri Abdullah Öcalan’ın fesih çağrısına yanıt olarak toplanmıştı” ifadeleri yer aldı.

Haber ajansları

Exit mobile version