CHP’nin 39. Olağan Kurultayı ikinci gününde konuşan Özgür ÖZEL, hem önceki genel başkan Kemal KILIÇDAROĞLU’nun “Arının” eleştirisine cevap verdi, hem de iktidar olacaklarında gerçekleştirecekleri program hedeflerini açıkladı.
CHP’nin kendilerini sokaklardan, meydanlardan koparmak isteyenlerden arınacağını söyleyen Özel, “CHP arınacaksa bizi eskiye döndürmek isteyenlerden arınacak. Artık kimse bizi yenilgiye alıştıramayacak” şeklinde konuştu.
Kurultayın tek adayı olan Genel Başkan Özgür Özel, genel değerlendirmelerde bulunduğu konuşmasında, 39. Olağan Kurultay’ın partisinin muhalefetteki son kurultayı olduğunu söyledi. Özel, “Bu kurultay partimizin muhalefetteki son kurultayıdır. 40’ıncı kurultay, iktidardaki ilk kurultayımız olacak. Artık iktidar zamanıdır, şimdi iktidar zamanıdır” diye konuştu. CHP’nin kendilerini sokaklardan, meydanlardan koparmak isteyenlerden arınacağını söyleyen Özel, “CHP arınacaksa bizi eskiye döndürmek isteyenlerden arınacak. Artık kimse bizi yenilgiye alıştıramayacak” dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), 39. Olağan Kurultayı ikinci gün çalışmalarına başladı
Ankara Spor Salonu’nda düzenlenen CHP 39. Olağan Kurultayı gündem maddelerini uygulamak üzere Divan Başkanı Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce‘nin konuşmasıyla saat 10.00’da tekrar toplandı.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Kurultay salonuna eşi Didem Özel ile gelerek partilileri selamladı.
Salona, CHP Gençlik Kollarınca hazırlanan “Kurtuluş Yok Tek Başına, Ya Hep Beraber Ya Hiçbirimiz” yazılı ve tutuklu belediye başkanlarının çizimlerinin yer aldığı dev afiş asıldı.
CHP 39. Olağan Kurultayı’nın ikinci gününde devam ediyor. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, yaptığı konuşmada, eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Arının” sözüne yanıt verdi. CHP lideri Özel, “Bu parti artık, seçim gecesi ışıklarını erkenden söndüren, üyelerinin gözyaşı döktüğü bir parti olmayacak. CHP arınacaksa, bizi eskiye döndürmek isteyenlerden arınacak. Artık kimse bizi yenilgiye alıştıramayacak. Ya müesses nizamın paslı zincirleri bu milleti saracak ya da bu millet bizimle birlikte zincirlerinden kurtulacak” dedi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Ankara Spor Salonu’nda düzenlenen CHP 39. Olağan Kurultayı’nın ikinci gününde yaptığı konuşmada, CHP’nin, Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyetlerinden doğduğunu söyledi.
Partililerin bu kurultayda verecekleri kararla CHP’yi iktidara taşıyacak kadroları belirleyeceğini vurgulayan Özel, “Bu kurultaydan, geçen kurultayda olduğu gibi bir söz vererek ayrılmayı ve bu sözü tutmayı kendim için hayatımın onur meselesi sayıyorum. Bu kurultay partimizin muhalefetteki son kurultayıdır. 40’ıncı kurultay, iktidardaki ilk kurultayımız olacak. Artık iktidar zamanıdır, şimdi iktidar zamanıdır” ifadelerini kullandı.
CHP’ye yönelik operasyonlara ilişkin değerlendirmelerde bulunan Özel, iktidarı yargıyı kendilerine karşı kullanmakla suçladı.
Özgür Özel: “Tayyip Bey bizimle siyasi rekabet edemeyeceğini anlamıştı, kendisine de partisine de artık güvenmiyordu. Hiçbir partide olmayan 4’üncü bir kolu kurdu ve AK Parti yargı kollarının başına bir siyasi kişiliği İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı sıfatıyla atadı çünkü onun artık bizimle siyasi rekabet edecek takati yoktur. Tayyip Bey’in tek güvendiği AK Parti’nin yargı kollarıdır.”
CHP’nin Cumhurbaşkanı adayının Ekrem İmamoğlu olduğunu yineleyen Özel, “Bir kez daha söylüyorum Ekrem İmamoğlu adayımızdır. A planımız da B planımız da Z planımız da budur. Onunla meşru şekilde yarışmanın yolu sandıktır. İmamoğlu milletin adayı. Sarayın adayı kimse, kendisine güveniyorsa meydana çıkmalıdır. İmamoğlu’nu alt edeceksen kendine güveneceksin karşısına çıkacaksın. Yargı kollarına değil, teşkilatına güveneceksin” şeklinde konuştu.
Özel: “Elinde kumandası, üstünde pijamasıyla oturanlara sesleniyorum” diyen Özel, şöyle devam etti: “Ya o pijamayla evinde oturup sıranın sana gelmesini bekleyeceksin ya da meydanlara çıkıp bizimle birlikte bu darbeyi püskürteceksin Kim inandığını özgürce dile getirebiliyor? Çıtını çıkaranı Silivri’ye atıyorlar, kaşını oynatanın malına mülküne çöküyorlar ‘acaba’ diyenin kulağını çek, sonra ortalıkta bir daha görünmüyor. Gazeteciler tutuklanırken, onların arkadaşları susuyor. Sanatçılar, ip gibi sabahın köründe sıraya dizilip haysiyetleriyle oynanırken, diğer meslektaşları konuşmuyor. Siyasetçilere, iş insanlarına, sivil toplum temsilcilerine kelepçe vurulurken, diğerleri ‘Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın’ diyor Elinde kumandası, üstünde pijamasıyla oturanlara sesleniyorum. Gün sokaklara çıkma, meydanlara akma günüdür. Gün dayanışma, direnme günüdür. Gün bu kara düzene itiraz etme günüdür. Ya o pijamayla evinde oturup sıranın sana gelmesini bekleyeceksin ya da meydanlara çıkıp bizimle birlikte bu darbeyi püskürteceksin.”
CHP’nin önce kurtuluşu, sonra kuruluşu örgütleyen, Türkiye’ye eşit yurttaşlığı, temel insan haklarını getiren, Türkiye’yi çok partili demokratik sisteme taşıyan parti olduğunu belirten Özel, yıllarca iktidar olmasa bile milletin gücünden başka bir güç tanımadığını dile getirdi.
Özel, CHP’nin Türkiye’ye yön verdiğini ve ülkenin kurucu iradesini temsil ettiğini vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bizde kurultay varsa ülkenin gündemi o kurultaydır. Her kurultay öncesi ülkeye bir seçim ruhu, seçim havası hakim olur. Kurultaylarımız, hem partiyi hem ülkeyi değiştirme görevi ve sorumluluğu taşır. Sizler, Sivas Kongresi’ndeki 41 delegenin bugünkü temsilcilerisiniz. Birileri ülkede sandığı kaldırmaya çalışırken mahallelerden başlayarak mahallelerimize koyduğumuz sandıklardan ilçeye, ilçe kongrelerinden ile, il kongrelerinden bu salona görevlendirilen ve omuz başlarında 2 milyon üyemizin hem de 86 milyon vatandaşımızın yüklerini, sorumluluğunu taşıyorsunuz. Bu kurultayda vereceğiniz kararla partimizi iktidara taşıyacak kadroları belirlemeye geldiniz. Bunun için bu önemli günde buraya, bu görevi yapmaya büyük bir disiplinle, kararlılıkla gelen tüm delegelerimizin şahsında CHP örgütünün ve tüm üyelerinin karşısında saygıyla eğiliyorum.”
İki yıldır her günlerinin mücadeleyle geçtiğini belirten Özel, CHP’yi 47 yıl sonra Türkiye’nin 1. partisi yaptıklarını, yüzde 25 olan oy oranını, ittifak olmadan yüzde 38’e çıkardıklarını söyledi. Kendilerine istikamet çizenlere teslim olmadıklarını ve Ankara merkezli siyaset yapmadıklarını vurgulayan Özel, şöyle konuştu:
“Biz, millet merkezli siyaset yaptık, milleti de bu siyasete kattık, ortak ettik. Baba ocağına katılımları arttıracağımızın sözünü vermiştik. İki sene önce 1,2 milyon olan üye sayımızı tam 2 milyona ulaştırdık. Yeni döneme uygun bir tüzük ihtiyacını dile getirmiştik. Aylar süren çalışmalar sonucunda 81 il başkanımızın sahiplenmesiyle ve büyük emekleriyle, büyük bir mutabakatla yeni tüzüğümüzü yaptık. Neredeyse oy birliğiyle kabul ederek yürürlüğe koyduk. Gençlerin ve kadınların önünü daha da açtık. Örgütümüzün ve üyelerimizin adaylıklardaki söz hakkını güçlendirdik. Küçük kurultayımızı yeniden şekillendireceğimizi söylemiştik, Örgüt Temsilcileri Meclisimizi oluşturduk, katılımcılığı arttırdık.”
Verdikleri değişim sözünün altını attıkları adımlarla doldurduklarına işaret eden Özel, “Kadroları, tüzüğü, parti programı yenilenmiş, kendine güvenen bir parti olarak hep birlikte geleceğe yürüyoruz. Biz, ilk seçimlerini kazanan, yenilgiyle tanışmayan bir kadroyuz. Şimdi bu kurultayda tarih önünde söz veriyorum. Bu kurultay, partimizin muhalefetteki son kurultayıdır. 40’ıncı kurultay, iktidardaki ilk kurultayımız olacak. Artık iktidar zamanıdır, şimdi iktidar zamanıdır” diye konuştu.
CHP lideri Özel, bugün karşılarında “milletin iradesine direnenlerin” olduğunu savunarak şunları söyledi:
“Yerel seçimlerden sonra bir yandan partimizde politika üretirken diğer yandan belediyelerimizde hizmetler ürettik. Kısa sürede belediyelerimizden memnuniyet oranları, yerel seçimde alınan oyların da çok daha üzerine çıktı. Partimiz de yapılan tüm anketlerde birinci parti olmaya devam etti. Birinci parti olmanın sorumluluğuyla siyasetin yönünü milletin sorunlarına çevirmek için çabaladık. Biz ‘Normali bu’ dedik, adı ‘normalleşme’ kaldı. Daha önce bayramda seyranda bizi aramayanları seçmenlerine hürmeten biz aradık. Şehit cenazesinde selam vermeyenlere selam verdik. Anıtkabir’de yüzümüze bakmayanlara misafir olduk, misafir ettik.
Bu ülkede kavgayı, kutuplaşmayı bitirmek istedik. Millet, bizden kavga değil hizmet bekliyor. ‘Milletin sesini duyun, milletin sandıkta yazdığı mektubu okuyun.’ dedik. Bu tutumumuz vatandaşlardan büyük bir destek gördü. Ne olduysa olanlar da bundan sonra oldu. Anketlerde geriye düştüğünü, CHP’nin oylarının emanet olduğunu, seçimden sonra hemen döneceğini düşünüp de CHP’yi her ay biraz daha iyi bir noktada görenlere ‘Bu süreç, CHP’ye yarıyor, bu süreci bitirin hatta bitirmeyin, onlara bitirtin.’ dediler. ‘Bu süreç, CHP’ye yarıyor’ korkusuyla normalleşme havasını bozmayı tercih ettiler.”
Özel, Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasının ardından İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevinden uzaklaştırılmasını ve üniversite diplomasının sahte olduğu iddiasıyla yargılanmasını eleştirdi.
CHP’nin bir sonraki genel seçimlerdeki cumhurbaşkanı adayını belirlemek için ön seçim yaptığını ve İmamoğlu’nun seçildiğini anımsatan Özel, oy kullanan tüm partililere teşekkür etti. Parti örgütüne ve Türk milletine güvendiğini belirten Özel, “Adayım burada, örgütüm burada, sandık nerede? Hodri meydan. Getirin sandığı, millet versin kararı” ifadesini kullandı.
Türkiye’nin çok zor dönemler gördüğünü söyleyen Özel, “Ama hiçbir dönem, bu dönemin gaddarlığıyla yarışamaz. Elinde kumandası, üzerinde pijaması oturanlara sesleniyorum. Gün, sokaklara çıkma, meydanlara akma günüdür. Ya o pijamayla evinde oturup sıranın sana gelmesini bekleyeceksin ya da meydanlara çıkıp bizimle birlikte bu darbeyi püskürteceksin” diye konuştu.
Özel, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca, İmamoğlu’na yönelik soruşturma kapsamında hazırlanan iddianame ile CHP’ye kapatma davası açılmak istendiğini ileri sürerek şöyle devam etti:
“CHP’yi kapatmaya kalkanlar bilsin ki, bizi çok yılanlar sokmaya çalıştı. 12 Eylül’de Kenan Evren bu partiyi kapatabileceğini sandı, millet yine Gazi’nin emanetine sahip çıktı, kapıdaki kilidi kırdı. Gücünü milletten alan 102 yıllık dev çınar dimdik ayaktadır. Bu çınar milletimizle var olmuştur ve ilelebet var olacaktır. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ten emanet bu çınara uzanan elleri millet kırar.”
Türkiye’de “yıllardır kurgulanan bir düzen ve müesses nizam” olduğu iddiasında bulunan Özel, şunları kaydetti:
“Bu kurguda CHP’ye bir yer tarif ediliyor. Artık bu müesses nizamın çıkarlarıyla milletin çıkarları birbirinden ayrışmış, karşıt hale gelmiştir. Biz, bu müesses nizamın çarkına çomak soktuk. Biz, birbirinin aynısı bu azınlığa baş kaldırdık. ‘Ben devletim’ diyenlere milletin gücünü hatırlattık. ‘Kurultayı kazanamaz’ dediler, kazandık. ‘Yerel seçimleri kazanamaz’ dediler, başardık. ‘Bunlar ittifak kuramaz’ dediler, Türkiye ittifakını kurduk. ‘Sokağa çıkmayın, partinizde oturun’ dediler, vallahi de oturmadık. CHP hedefteyse sebebi budur. Artık kimse CHP’ye sınır ve istikamet çizemez. Siyaseti bildiğimiz gibi yaparız. Bir hesap vereceksek sadece milletimize veririz.”
Özel, verdikleri mücadelenin, yeninin eskiye karşı mücadelesi olduğunu vurgulayarak, “Türkiye’nin gelecek yürüyüşü, AK Parti’nin kara düzeninin krizlerine, kaoslarına, kavgalarına sıkıştırılamaz. Bu mücadele, veda edemeyenlerle geleceğe yürüyenler arasındadır. Yaşadığımız tüm sıkıntılar ve zorluklar, yeninin doğum sancısıdır. Türkiye bir doğum sancısı çekmektedir. Ancak hiçbir güç, yeninin doğumuna, eskinin gidişine mani olamayacaktır.” şeklinde konuştu.
Özgür Özel: “CHP’de öz güvensiz siyaset devri kapanmıştır.”
“Artık yüzde 25 değiliz, yüzde 40’a uzanan bir seçmen kitlemiz var. Daha önce eli CHP’ye gitmeyenler artık bizimledir. Partimiz herkesin baba evidir, bu sofrada herkese yer vardır. Bundan sonra da aslan sosyal demokratlarla, milliyetçi demokratlarla, muhafazakar demokratlarla, Kürt demokratlarla, liberal demokratlarla, sosyalist demokratlarla hep birlikte yürüyeceğiz. Müesses nizamın savcıları hakimleri olabilir ama bizim yanımızda millet var.
Müesses nizamla mücadeleden dönüş yoktur. Dönüşü olmayan bu yolda korkanlara da yer yoktur. Müesses nizama işbirlikçi olanlara, kara düzenin sesi olanlara, bu örgütlerin vermediği görevleri başka kapılarda arayanlara yer yoktur. CHP arınacaksa, işte bu anlayıştan arınacak. Bizi % 25’e hapsetmek isteyenlerden, sokaklardan meydanlardan koparmak isteyenlerden arınacak. Çünkü bu parti artık, seçim gecesi ışıklarını erkenden söndüren, üyelerinin gözyaşı döktüğü bir parti olmayacak. CHP arınacaksa, bizi eskiye döndürmek isteyenlerden arınacak. Artık kimse bizi yenilgiye alıştıramayacak. Ya müesses nizamın paslı zincirleri bu milleti saracak ya da bu millet bizimle birlikte zincirlerinden kurtulacak.”
Meclis’te Terörsüz Türkiye hedefi doğrultusunda kurulan Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun 18 toplantı yaptığını anımsatan Özel, “Ama hala belediyelere, millet iradesinin üstünde atadıkları kayyımlar bulunmaktadır. Hala Kürtlerin belediye meclislerine girmelerini suç sayan ‘kent ittifakı’, ‘kent uzlaşısı’ davaları adı altında utanç davalarından insanlar hapis yatmaktadır. Hala seçilmiş siyasetçiler hapistedir. Hala Anayasa Mahkemesi, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararları uygulanmamaktadır. Bunlar çözülmeden tüm meselenin ‘olmazsa olmaz’ denilerek İmralı’ya gitmeme noktasına sıkıştırılması doğru olmamıştır.” açıklamasını yaptı.
Özel, siyasetin dayatmalarla değil milletin rızasını alarak yapılacağının altını çizerek, partisinin bu konuda aldığı kararın yıkıcı değil, yapıcı olduğunu belirtti.
Orta Doğu coğrafyasının uzun yıllar çatışmaların, savaşın ve acının dinmediği bir coğrafya olduğunu anlatan Özel, buna yüz çeviremeyeceklerini, yok sayamayacaklarını dile getirdi.
Suriye’deki iç savaşın Türkiye’nin ekonomik ve sosyal iklimini derinden etkilediğini ifade eden Özel, “Gazze’deki soykırım hepimizi ağlatmıştır, ayağa kaldırmıştır. Türkiye’nin huzuru ve refahı, bölgenin barış ve düzeni için kritiktir, ‘olmazsa olmaz’dır.” diye konuştu.
Türkiye’nin tam da bu nedenle milli çıkarları, kardeşliği ve birliği merkeze alan bir bilinçle bölgesel bir güç olma sorumluluğu olduğunu belirten Özel, Türkiye’nin demokrasi ve sosyal birikiminin Orta Doğu’daki tüm kimlikler ve inançlar için huzur ve refah sağlayacak güce sahip olduğunu söyledi.
Hedeflerinin Türkiye’yi millet merkezli siyasete döndürmek olduğunu, bu sorunlardan “4 alanda yapacakları reformlarla adaleti getirerek” çıkacaklarını dile getiren Özel, şunları kaydetti:
“Öncelikle mahkemede adaleti sağlayacağız. Artık yolu adliyeye düşen herkes orada adaleti bulacağını bilecek. Sonra gelirde adaleti sağlayacağız. Türkiye, ‘üreten Türkiye’ olacak. Elde edilen gelir, adaletle paylaşılacak. Bu ülkenin onurlu insanları birinin yakını olduğu için değil bu memleketin yurttaşı olduğu için ‘temel vatandaşlık geliri’yle belli bir gelir seviyesine sahip olacak. Vergide adaleti sağlayacağız. Artık bu devletin kasası, verginin yüzde 89’unu yoksullardan toplayarak dolmayacak. Vergi gerçekten kazanandan alınacak. Çok kazanandan çok, az kazanandan az alınacak, kazanmayandan vergi alınmayacak ve sosyal adaleti sağlayacağız.”
Demokrasi, adalet ve ekonomide atacakları adımlar ile dış politikada elde edecekleri saygınlığın Türkiye’ye Avrupa Birliği’nin (AB) kapılarını açacağını anlatan Özel, “Türkiye en kısa sürede AB’ye tam üye olacak. Başta gençler olmak üzere tüm vatandaşlarımız vizesiz Avrupa, yasaksız Türkiye’ye kavuşacak” dedi.
Zor zamanlardan geçtiklerini ve en ağır bedelleri ödediklerini belirten Özel, “Ben sizlere ilk seçime kadar güzel günler vadetmiyorum. Ben size iktidara gül bahçesinden geçerek gitmeyi vadetmiyorum. Ben size acıya katlanmayı ama teslim olmamayı vadediyorum. Ben size mücadele vadediyorum. Ben size 100 yıl önce olduğu gibi gerekirse ölümü göze almayı ama işgale teslim olmamayı vadediyorum ve tüm mücadelenin sonunda size iktidar vadediyorum. Ben size onur, haysiyet ve cesaret vadediyorum. Ben sizin gözlerinizde o cesareti görüyorum. Ben size bakınca bu zaferi birlikte kazanacağımız yol arkadaşlarımı görüyorum” dedi.
CHP’nin parti programı ve tüzüğünde yapılan değişiklikler
CHP’nin dün gerçekleşen 39. Kurultayı’nın 1. gününde, partinin tüzük ve programında bazı değişiklikler yapıldı.
Son iki yıldaki 4. kurultayında partinin 17 yıl sonra yenilenen programı kabul edildi. Tüzükte 15 değişiklik yapıldı.
Programdaki vaatler
Partinin 17 yıl sonra yenilenen programı ve tüzükte bazı değişiklikler kurultayın ilk gününde oy birliği ile kabul edildi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in açılış konuşmasıyla başlayan 39. Olağan Kurultay’ın ilk gününde, parti tarihinde 17 yıl sonra yenilenerek geçtiğimiz günlerde açıklanan Parti Programı ve 15 maddelik Parti Tüzüğü değişikliği delegelerin oy birliğiyle kabul edildi.
Kurultayın ilk gününün bu adımlarla tamamlanmasının ardından Özgür Özel, X hesabından yaptığı paylaşımla parti programı, tüzük ve yönetmelik değişikliklerini oy birliğiyle kabul eden delegelere teşekkür etti.
CHP Genel Başkanı Özel, yapılan değişikliklerin önemini vurgulayarak şu ifadeleri kullandı:
“Bugünkü çalışmamızı kurultay delegelerimizle, seyircisiz olarak yürüttük. Yarın halkımızın katılımıyla devam edeceğiz. Bu program sadece bir siyasi partinin metni değil, bu ülke için emek veren herkesin sesidir. Bu program, milletin programıdır! Çökmüş bir sisteme karşı umudu örgütlemek, demokrasiyi, hukuku, refahı ve adaleti yeniden inşa etmek için Güçlü Yurttaş, Güvenli Gelecek, Kazanan Türkiye diyerek yola çıkıyoruz. Milletin programını, milletin iktidarıyla hükümet programına dönüştüreceğiz!”
Kurultayda 29 Kasım Cumartesi günü Genel Başkanlık seçimi, 30 Kasım günü ise Parti Meclisi (PM) ve Yüksek Disiplin Kurulu (YDK) seçimleri yapılacak.
Programda neler var?
CHP’nin en son 2008 yılında kaleme alınan ve Genel Başkan Yardımcısı Selin Sayek Böke’nin başkanlığında son bir yıldır uzmanlarla birlikte hazırlanan programda pek çok alanda yeni açılımlar ve vaatler bulunuyor.
Kurultay sonrasında partililerin halka birebir ulaşarak anlatacakları programda somut vaatler bulunuyor. Bunlardan bazıları şöyle sıralanıyor:
“Polislere sendikalaşma hakkı verilmesi, konut alımı karşılığı Türk pasaportu verilmesi uygulamasının kaldırılması, kuvvet komutanlıklarının yeniden Genelkurmay Başkanlığı”na bağlanması, askeri liselerin ve askeri hastanelerin yeniden açılması, askeri birliklerin afetlerle mücadelede etkin hale getirilmesi, yerli savunma sanayi projelerinin desteklenmesi, tarımda kullanılan mazotta ÖTV ve KDV”nin kaldırılması, deniz kıyılarının halka açılması, dar gelirli vatandaşlara tatil yapmaları için fon ayrılması.”
Programda ayrıca pek çok öğrenci ile ailelerinin ve çalışanların şikayetçi olduğu kalıcı yaz saati uygulamasının kaldırılması da öngörülürken, diğer bazı vaatler ise şöyle:
-İşsizlik sigortası fonundaki para işverenlere ödenmeyecek
-Her mahallede devlete ait kreş olacak
-Temel vatandaşlık geliri uygulaması başlayacak
-Kapatılan devlet hastaneleri yeniden açılacak
-Okullarda ücretsiz 1 öğün yemek ve ücretsiz içme suyu verilecek
-Okullarda kadrolu temizlik, güvenlik ve sağlık görevlisi olacak
-Okullar tam gün olacak
-Köy okulları yeniden açılacak
-Okullara kayıt ücreti alınmayacak
-Öğretmen alımlarında mülakat kalkacak
-YÖK kaldırılacak, üniversite rektörleri seçimle gelecek
-İhtiyaç kadar öğrenci yurdu yapılacak.
Tüzükte neler değişti?
Kurultayın ilk gününde tüzükte de bazı değişiklikler yapılarak kabul edildi.
Buna göre CHP’nin Hukuk ve Seçim İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gül Çiftci, Muğla Milletvekili Gizem Özcan ve Adana İl Başkanı Anıl Tanburoğlu’ndan oluşan komisyonun hazırladığı değişiklik taslağı çerçevesinde Parti Meclisi’nin (PM) 60 olan üye sayısı 80’e, PM”nin yedek üye sayısı da 15’ten 20’ye çıkarıldı.
Tüzükte yapılan toplam 15 değişikliğin en önemlilerinden biri Cumhurbaşkanlığı Aday Ofisi’nin parti tüzüğüne eklenmesi adımı oldu. Bu ofis, “ilk cumhurbaşkanı seçimine kadar” partinin cumhurbaşkanı adaylık sürecini yürütmekle görevlendirildi.
Cumhurbaşkanlığı Aday Ofisi ile Genel Merkez arasındaki siyasi ve icrai koordinasyon, Genel Başkan tarafından görevlendirilecek kişilerce sağlanırken; Cumhurbaşkanlığı Aday Ofisi’nin saha çalışmaları, parti örgütü tarafından yürütülecek. Cumhurbaşkanlığı Aday Ofisi’nin giderleri parti bütçesinden karşılanacak.
Bu arada “gölge bakanlar” çalışmalarını “parti iktidar olana kadar” ofis bünyesinde sürdürecek.
Tüzüğün 37’nci maddesinde yapılan değişiklikle ise il başkanı veya yönetim kurulu üyesinin bulunmadığı durumlarda kongreyi Genel Sekreter’in görevlendirdiği kişinin açmasına imkan verildi. Bunun da mümkün olmadığı durumda kongrenin en yaşlı üye tarafından başlatılması karara bağlandı. Bu düzenlemenin geçtiğimiz aylarda yaşanan İstanbul İl Kongresi tartışmalarını önlemek amacıyla tüzüğe eklendiği belirtiliyor.
Tüzüğün 41’inci maddesindeki değişiklikle, partili belediyeler ve iştiraklerinde görev yapan yönetim kurulu üyeleri, müdürler ve danışmanların kongrelerde aday olmasının önü kapatıldı.
Tüzüğün kotaları düzenleyen 56’ncı maddesinde yapılan değişiklikle gençlik kotasında yaşanan uygulama sorununun önüne geçilmesi amacıyla, yüzde 25’lik gençlik kotası korunarak yüzde 10 olarak uygulanan 18-25 gençlik kolları yaş aralığının üst sınırı 30’a; yüzde 15 olarak uygulanan 25-40 çalışma çağı yaş aralığının alt sınırı 31’e yükseltildi.
Haber ajansları, X
