MESCİD-İ AKSA / AYASOFYA KAÇ DOLAR?

rifat serdaroğlu

Cemal Kaşıkçı adlı gazetecinin vücudu, Suudi Arabistan’ın İstanbul Başkonsolosluğunda, Suudi Arabistan’dan gelen 15 kişilik istihbarat timi tarafından, önce parçalandı sonra asitte eritilerek yok edildi.
Dünya bu cinayetle sarsıldı. Esas sarsılan, kendi vatanında bir başka devletin cinayet işlemesine engel olamayan, T.C Devletinin itibarıydı.

CB Erdoğan; Esti, yağdı, gürledi! “Katil bunlar! Bizden dosyaları, belgeleri istiyorlar. Verelim de yok edin ha? Bizi enayi mi zannediyorsunuz? Türk Mahkemeleri bu cinayeti yargılayacaktır” diyerek, T.C Devletinin kararını açıkladı. Sonra ne mi oldu?
ABD, Suudilere yüklü miktarda silah satarak, cinayeti takip etmeyi bıraktı!
Ehh Eşbaşkan, Başkanının yolundan gitmese olmaz, değil mi?
4,5 yıldır Suudi Arabistan’a gitmeyen CB Erdoğan, Suudi Arabistan’ı ziyaret etti ve Kaşıkçı dosyası, her türlü hukuk kurallarına ters olarak Türk Yargısından alınıp, Suudilere verildi! Katiller hakkındaki “Kırmızı Bülten” kaldırıldı!
Dünya basınına bu olay şöyle yansıdı;
Türkler, para (Dolar) karşılığı ADALET’İ sattılar.

Makamı ne olursa olsun, kişi ADALET’İ para karşılığı satıyorsa, her şeyi satar!
Babasını bile satar. Babası ölmüşse, babasının kemiklerini de satar.
Aziz Türk Milleti; Adaleti, para karşılığı satanlar, mevcut Anayasayı bilerek çiğneyenler, ülkesinde yeni bir ANAYASA yapabilir mi?

AKP Hükümeti, 15 milyon sığınmacı ve 2 milyon Afganlıdan sonra, 1 milyon Gazzeliyi de Türkiye’ye alacağını ve hazırlıkların süratle ilerlediğini söylüyor. Yerleştirilecekleri bölgeler hazırlanıyor.
Ne karşılığında? Tabii ki, para (Dolar) karşılığında!

Gazze’de, İsrail katliamı 37 gündür sürüyor. ABD’nin açık desteğiyle, yarısı çocuk olmak üzere, on binden fazla insan öldürüldü. Gazze’den yüzbinlerce insan sürüldü ve İsrail’in hükmetme alanı genişletildi.
Dolaylı olsa da Türkiye’nin, İsrail’in Gazze’yi boşaltma planına destek olması, İslam Dinine yapılabilecek en büyük ihanet olur.
Gazze’de yaşayan Filistinliler, Müslümanların ilk kıblesi olan Mescid-i Aksa’nın gönüllü koruyucularıdır. Yüzlerce kez, Mescid-i Aksa’nın içinde saldırıya uğradılar, dövüldüler, kurşunlandılar ama yılmadılar!
Gazze’nin asla boşaltılmaması, onların Mescid-i Aksa’yı korumaya devam etmesi şarttır!

AKP Yönetiminin, İsrail’in Mescid-i Aksa’yı yıkıp, yerine Süleyman Mabedi yapmak isteğinden habersiz olması mümkün değildir. İsrail, uzun zamandır Mescid-i Aksa’nın altında kazı yapmakta, bu kazıların büyük bir çökmeye neden olacağını bile bile buna devam etmektedir.

Türkiye’nin, İsrail’in Gazze’yi boşaltması planına destek vermesi, AKP Yönetiminin Mescid-i Aksa’nın yıkılması için yol verdiğinin işaretidir.
Ne karşılığında? Tabii ki para (Dolar) karşılığında!
Para için, Mescid-i Aksa’dan yani “İlk Kıblesinden” vazgeçen zihniyet Müslüman olamaz…

Türkiye’nin güneyinde, “İkinci İsrail” olarak görev yapacak sözde Kürdistan Devletinin, birinci parçası Mızrahi Barzani’ye (Kürt Yahudi’si) kurduruldu.
Barzani’ye en büyük desteği AKP verdi. Erbil’de düzenledikleri “Sıra Gecesi” eğlencesinde, Erdoğan ve Barzani’ye, şimdiki MİT Başkanı bağlama çalarak türkü söyledi!
Barzani, AKP Büyük Kongresine “ONUR KONUĞU” olarak katıldı. Barzani’nin kaçak petrolünü Erdoğan’ın yakınları sattı. Barzani, hala Türkiye’deki sigara kaçakçılığını ve her türlü kaçakçılığı 80’den fazla şirketi ile yönetmektedir.

2. İsrail olacak sözde Kürt Devletinin ikinci parçası da PYD/YPG’ye, ABD tarafından kurduruldu!
Sınırlarımızdaki mayınların temizlenmesi ve milyonlarca sığınmacıyı Türkiye’ye kabul edip PKK’ya alan açan AKP Hükümeti, bu parçanın da kurulmasına yardım etmiş oldu!
AKP Hükümeti, sınırlarımızın dibinde evlatlarımızı öldürecek, ülke bütünlüğümüzü bozacak bir TERÖR DEVLETİ kurulmasına dolaylı olarak katkıda bulunuyorsa o siyasi parti VATANA İHANET SUÇU işlemiştir ve emperyalist Devletler tarafından rehin alınmış demektir…

Aziz Türk Milleti;
AKP tarafından bilerek yaratılan “Yeni Sivil Anayasa” krizini, yukarıdaki gerçekler ışığında değerlendirirseniz, önümüzde nasıl bir mücadele içinde olacağımızı daha iyi anlamış oluruz.

Atatürk’ün Türk Gençliğine hitabesinde;
“Memleketin dahilinde iktidara sahip olanlar, gaflet dalalet ve hatta hıyanet içinde bulunabilirler. Hatta bu iktidar sahipleri, şahsi menfaatlerini istilacıların siyasi emelleriyle birleştirebilirler” dediği yerdeyiz.
Türk Milleti olarak suskunluğa devam ederseniz, yakında, “Vatikan’ın isteğiyle” tamirat gerekçesiyle (!) ibadete kapatılan Ayasofya’nın da dolar karşılığı satıldığını görürsünüz…

Adalet’i satmaktan utanmayan, kutsallarımızdan “Mescid-i Aksa’yı” İsrail’e armağan eden, ülke bütünlüğümüzü bozacak “İkinci İsrail” olarak görev yapacak olan Kürt Devletinin kurulmasına sebep olan bir siyasi partinin,
yerli- milli ve Türk Milletinin partisi olması mümkün değildir.
Sana daha ne diyeyim, aziz milletim…

Not; DOĞRU Parti Kongresi nedeniyle, yurdun her tarafından binlerce kutlama mesajı aldım. Teşekkür ediyorum. İnşallah beraberce başaracağız…

Sağlık ve başarı dileklerimle

13 Kasım 2023


Rifat Serdaroğlu
DOĞRU Parti Eş Genel Başkanı

Exit mobile version