TSK, kendini korumaktan aciz, kaldı ki Türk Milletini korusun!
Türk Polisi, kendini korumaktan aciz, kaldı ki Türk Milletini korusun!
Biri 1.Sınıf Emniyet Amiri, diğeri Polis olan iki evladımızı şehit verdik, yaralılarımız var. Nerede şehit oldu bu evlatlar? İzmir Balçova Emniyet Binasının önünde! Bu vatan evlatlarının kayıplarının tek sorumlusu AKP ve Ortaklarının İktidarıdır.
Siz, hiç düşünmeden milyonlarca teröristi, ABD-İSRAİL’E yaranmak için ülkeye kontrolsüz olarak sokarsanız, Polislerinizi işte böyle avlarlar. Yaktınız vatan evlatlarınızı…
AKP’nin kurduğu tuzağa balıklama atlayan CHP’deki kavga, Türk Milletine şunu göstermiştir. Hem AKP ve Ortakları, hem de CHP’nin, Türk Devletini yönetme kabiliyetleri yoktur!
Türk Milleti, bunların hepsini siyaset sahnesinden silmezse, huzur bulması
İmkansızdır… Hepsini deliğe süpüreceksiniz…
Bildiklerimi, gördüklerimi, tarih bilgilerim, araştırmalarım ve devlet tecrübelerimle harman yapıp yazıyorum. Bu yazılanları ne herhangi bir gazete yayınlayabilir, ne de ulusal yayın yapan gazetelerde köşe sahibi kalemler yazabilir!
Biz, Türk Milleti sayesinde Cumhurbaşkanlığı-Başbakanlık-Bakanlık Milletvekilliği yaptıkları ve gerçekleri bildikleri halde korktukları için susanlardan veya menfaatlerini korumak uğruna dilini yutanlardan olmadık, hamdolsun. Onlarca dava ile boğuşma pahasına, gerçekleri Türk Milleti ile paylaşmaya ve tarihe not düşmeye devam edeceğiz…
Eğer ileride kurulacak olan AKP- MHP-DEM ortak hükümetine tesadüf, demokrasinin cilvesi veya anayasal zorunluluk olarak bakarsanız kendinizi aldatmış olursunuz.
Tüm bunlar, Türk Tarihinin en kanlı işbirliğinin sonucu, önümüze teker-teker çıkarılan ihanet adımlarıdır. Hepsi, Erdoğan-Bahçeli-Öcalan arasında, Fidan sekretaryasında yapılan ve titizlikle uygulanmakta olan pis bir ihanet anlaşmasının bölümleridir.
Önümüzdeki günlerde, adam satın almalar, kaset tehdidiyle ikna yolları dâhil çeşitli iğrençlikleri göreceğiz. Bunların hepsi, o iğrenç pazarlığın hayata geçirilmesi için yapılacaktır.
Türk Milleti, tüm bu ihanetleri bu güne kadar olduğu gibi sadece seyretmeye ve “Türk Milleti” adını yeryüzünden silmek isteyen partilere hala oy vermeye devam ederse, kendi idam fermanını kendisi hazırlamış olacaktır.
Türk Milleti, kendi varlığına dahi sahip çıkmaz ve celladına boynunu uzatan koyun gibi davranırsa, kim ne yapabilir ki!
Sakince düşünüp şu sorulara yanıt arayalım;
-Lâik Cumhuriyete, Ulus Devlete, TC Devletinin bütünlüğüne TBMM de grubu bulunan partilerden hangileri aynı pencereden bakabilir?
AKP-MHP-DEM olabilir mi?
-Dört partiden hangileri Türk adından ve Türk Milleti demekten nefret ederler? AKP-MHP- HDP olabilir mi?
-Hangileri Anayasa’dan Türk adını çıkarmak ister? AKP-MHP-DEM olabilir mi?
-Hangileri Türk Bayrağını yakar veya indirilmesine seyirci kalır?
AKP-MHP-DEM olabilir mi?
-Hangileri önder olarak Büyük Atatürk’ü değil de “Said-i Kürdi ’yi” veya “Şeyh Said’i” kabul eder? AKP-MHP-DEM olabilir mi?
-Hizbullah-El Kaide-El Nusra-IŞİD- Kürtçü Nakşibendi gibi dinci örgütler hangi partileri kendilerine yakın hissederler? AKP-MHP-DEM olabilir mi?
-Partilerden hangileri “Federal İslam Devleti” ve “Büyük Kürdistan Devleti” hayalindedir? AKP-MHP-DEM olabilir mi?
Kim ne karşılığında Öcalan’ı serbest bırakabilir? AKP-MHP-DEM olabilir mi?
Yakında, Türk evlâtlarının katillerinin barındığı Kandil denen çıyan yuvasında kırmızı plakalı Bakan arabası görebilirsiniz!
Bunun müsebbipleri, kendi servetini-ailesini korumaktan başka bir derdi olmayan AKP-MHP-DEM’liler olacaktır..
Bekleyip göreceğiz. Görelim bakalım neler olacak!
Türk Milleti, kendisini boğmak için boğazına yapışanı mı, yoksa kendine yakışanı mı yapacak?
Sağlık ve başarı dileklerimle
09 Eylül 2025
Rifat Serdaroğlu
DOĞRU Parti Kurucu Genel Başkanı