Sevgili canlar takdir edersiniz ki bir filim çevrileceği zaman önce senaryosu yazılır. Yani yönü yöntemi belirlenir sonra aktörler belirlenir ve bu aktörlere rol verilir herkes kendi rolünü oynar ve böylece bir filim meydana gelir. 12 Eylül 1980 de ki darbe filminin senaryosu malumunuz dış güçler (Emperyalist güçler) tarafından yazılmış, uygulamaya konulmuştur, aktörler belirlenmiş ve herkes kendi rolünü oynamış. Dolayısıyla ülkemiz adeta ikiye bölünmüş sağ sol çatışmaları bilinçli olarak körüklenmiş, Darbeye zemin hazırlanmıştır. Emperyalistler sağcılara siz haklısınız onlar komünistler solculara ise siz haklısınız onlar vatan hainleri diyerek halkımızı ikiye bölerek ve kışkırtarak bulanık suda balık avlamak yöntemiyle faşist yönetimi hakim kılmışlardır. Ülkemizde irticanın yerleşmesinin önünü açarak dinci ve kincilerin karanlık fikirli tarikatçıların ülkemizi istila etmesini sağlamışlardır. Bugün bunların eski genelkurmay başkanı rahmetli İsmail Hakkı Karadayı’ya alenen saldırmaları sebepsiz değildir. Karadayı zamanına kadar yapılan milli güvenlik kurulu toplantıların da en az on on beş kişi irticai nedenlerle ordudan ilişiği kesilirdi. Akp’nin iktidar olması ve Hilmi Özkök’ün genelkurmay başkanı olması ile birlikte irtica palazlanmış ülkede tarikatçılar cirit atmaya başlamış. Dinci Ensar vakfında ki küçük çocuklara tecavüz olayı skandal olarak patlamış kadına şiddet alabildiğine artmış laik Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu olan ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’e bile hayasızca saldırılar başlamış ve böylece 12 Eylül faşizmi başarmış ve amacına ulaşmış görünüyor. Bu yukarıda ki sağ sol çatışmasının gündemini belirleyen rahmetli ozanımız Mahsuni Şerif’in bir eseri bunu teyit etmektedir.
BİZİM YİĞİTLER
Boşa dövüşmeyin bizim yiğitler
Sizi vurduranlar vurulmuyor ki
Kim bilir nerede hangi koltukta
Kömürde tarlada yorulmuyor ki
Aynı baba dölü ölen öldüren
Ölenle öldüren iti güldüren
Yok muydu bunu size bildiren
Vur diyenler orda görülmüyor ki
Yeni adı çıkmış sağ ile solun
Tarihte borcu yok kullara kulun
İki yanı birdir örttüğün çulun
Gözümüz önüne serilmiyor ki
Mahsuni der nedir hakkın davası
İnsana benzer mi bozuk mayası
Oy tükensin bitsin sınıf kavgası
Sınıfsız bir okul kurulmuyor ki
Ve bir şiirde benden;
EVREN PAŞAYA
Seksen dörtte bir acayip hal oldu
Bilmem ki bu nasıl hal Evren Paşa
Dolar yükseldikçe para pul oldu
Sorunları çözmez pul Evren Paşa
Her gün zam geliyor gül benzim soldu
Huzur yok ülkeye enflasyon geldi
Milletin umudu Turgut Özal’dı
O da vefasızmış bil Evren Paşa
Özal bahsediyor orta direkten
Orta direk hançerlendi yürekten
Umut kestik baklavadan börekten
Geçim sıkıntısı bol Evren Paşa
Odun kömür alamıyor fakirler
Aslanın yerini aldı tekirler
Gerçeğe uymuyor sahte fikirler
Sen bari gerçekçi ol Evren Paşa
İşte görünüyor milletin halı
Eşek arısının olur mu balı
Türk’üz inancımız ATATÜRK yolu
Türk’e var mı başka yol evren paşa
Gecekondumuz var yolsuz yolaksız
İnsanlar yaşar mı gözsüz kulaksız
Çorap giyecekken kaldık dolaksız
Haktan umut kesmez kul Evren Paşa
AKAR düşündükçe akar kederi
Gelirimiz karşılamaz gideri
Olmak istiyorsan halkın lideri
Bu dertlere çare bul evren paşa
Ahmet AKAR 1984
Ve bir not; Sonuçta nitekim Evren Paşanında faşizmin bir maşası olduğu anlaşılmıştır.