İkinci partinin Başkanı Erdoğan’ın üniversite diploması çok tartışmalıdır.
Çok sayıda araştırmacı, diplomanın sahte olduğunu, Erdoğan’ın bir şekilde Lise ve Yüksek Okul diploması edindiğini iddia eder ve Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığının düşmesi gerektiğini söyler.
Araştırmacılar, Erdoğan’ın diplomasını yanlış yerde aradıklarının farkında bile değiller. Erdoğan’ın, eğer varsa, üniversite diploması mutlaka Tıp Fakülteleri Jinekoloji bölümlerindedir.
Erdoğan’ın ihtisas alanı Kadın Doğum ve Jinekoloji dalıdır çünkü!
-“Sezaryenle doğumlara karşı olan biriyim.” / “Kürtajı bir cinayet olarak görürüm.” / “Her kürtaj bir Uludere’dir.” / “Bu ülkede yıllarca doğum kontrolü ihaneti yaptılar ve neslimizi kuruttular.” / “Hadi Hanımlar, hadi beyler çalışın bakalım. En az 3 ama 5 e kadar yolu var, devam!”
-“Açık söylüyorum, zürriyetimizi arttıracağız diyorum. Nüfus planlamasıymış, doğum kontrolüymüş, hiçbir Müslüman aile böyle bir anlayışın içinde olamaz. Rabbim ne diyorsa, sevgili peygamberimiz ne diyorsa biz o yolda gideceğiz.”
CB Erdoğan’ın fikirleri böyle. Ben bu bilimsel tespitleri bir Dr. Haydar Dümen’de bir de Erdoğan’da gördüm. Erdoğan’ın Jinekolog olması büyük bir olasılıktır…
Peki, Erdoğan böyle cahil güruh sayısının artmasını niçin ister?
Bu sorunun yanıtı, son seçimler sonrası yapılan araştırmalarında vardır.
Seçmenin eğitim seviyesi düştükçe, Erdoğan’ın oyu artar!
Seçmenin gelir durumu azaldıkça, Erdoğan’ın oyu artar!
İşsiz seçmen sayısı artıkça, tarikatların mürit sayısı, ve Erdoğan’ın oyu artar.
Bu kesimler Erdoğan’ın mümbit oy tarlalarıdır. Bunlar kefen de giyer, şeriat da ister, adamı Halife de yaparlar. Erdoğan bu sebepten cahil ve işsiz seçmen sayısını arttıracak yöntemleri sever. Ülkeye sokulan sığınmacıların geliş nedenlerinden biri de budur.
Şimdi gelelim Erdoğan’ın “Nüfus planlamasıymış, doğum kontrolüymüş hiçbir Müslüman aile böyle bir anlayış içinde olamaz. Rabbim ne diyorsa, sevgili peygamberimiz ne diyorsa biz o yolda gideceğiz” sözlerine!
-Be arkadaş, Rabbin sana “Hırsızlık yapma, yapanı koruma” demiyor mu?
Alman Yargıçların belirlediği yüzyılın en büyük yardım soygununu kapatmayı sana rabbin mi söyledi?
-Evdeki milyarlarca avroyu polis baskınından kaçırmak için “Sıfırla oğlum” demeni Peygamberin mi söyledi?
-Türkiye’nin görüp göreceği en büyük hırsız olan Rıza Zarrab’a “Hayırsever Çocuk” demeni Rabbin mi söyledi?
-Türk Milletinin önünde ettiğin yeminini çiğnemeni sana Peygamberin mi söyledi?
-Cumhuriyet Savcısı “Hırsızlar İmparatoru” dedi. Bu kişinin kim olduğunu Rabbin sana söylemedi mi?
Allah rızası için söyler misiniz?
Sizin Allah’ınız, Peygamberiniz Türk Milletininkinden başka mı?
Allah, doğruluğu-dürüstlüğü-helal kazancı- millete karşılıksız hizmeti emreder!
Peygamberimiz, ilmi- çalışmayı-aklı-gelişmeyi emreder!
Alışacaklar diyorsun amma, biz sana hiç alışamayacağız, asla alışmayacağız…
Müslümanlığın da gözünü çıkardın çünkü!
“Sol dizinden altı tahta bacak, sağ el bileğinden kesik ama kanca takılı, bir gözü kör ve bantlı Korsan Avarel’e iskelede Cübbeli Hoca yanaşıp sormuş;
Bacağınızı nerede kaybettiniz?
Korsan Avarel; İngiliz donanması ile savaşıyorduk. Bir şarapnel parçası dizden altını koparttı, tahta bacak yaptılar!
Elinize ne oldu?
Korsan; Korsan gemisine saldırırken kılıç darbesiyle elimi kestiler, kanca taktılar!
Ya gözünüzü hangi savaşta kaybettiniz?
Korsan Avarel; Yok be ya! Kancayı taktıklarının ertesi günü gözüm kaşınmıştı, henüz alışamamıştım, göz b.k yoluna gitti…”
Biz sana alışamadık be Saraylı! Hiçbir zaman da alışamayacağız…
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramınız kutlu olsun…
Sağlık ve başarı dileklerimle 23 Nisan 2024
Rifat Serdaroğlu
DOĞRU Parti Eş Genel Başkanı