“Yıllardır, AKP Yüksek Yargıyı kendine bağladı diye yazıyoruz.
Ne Barolardan, ne Hukuk Fakültelerinden, ne Muhalefet Partilerinden, ne Hukukçularımızdan, ne STK’lardan, ne de İş dünyasından birkaç cılız itiraz dışında ses çıkmadı!
Ana Muhalefet Genel Başkanının önünde, Yargıtay binasının açılışında DİB Başkanının yaptığı dini gösteri ile Laiklik ilkesinin köküne kibrit suyu döküldü.
İslam’da olmayan Ruhban Sınıfı gibi görev yapacak ve ülkemizi bir ümmet devletine dönüştürecek ‘Diyanet Akademisine’ CHP-İYİ P-HDP oy verdiler!
TBMM’den yeni ‘Kentsel Dönüşüm’ yasası çıktı, TAPU delindi!
Devletin verdiği Tapunun, artık tuvalet kağıdı kadar değeri kalmadı.
AYM, ‘Sansür Yasası” için yapılan itirazı reddetti! Her gazeteci, yazar, aydın mutlaka Silivri ile tanışacak!
Yargıtay 3’ncü Ceza Dairesi, tarihimizde ilk kez AYM üyeleri hakkında suç duyurusunda bulunarak, ‘Anayasa İhlal Suçu’ işledi. Yapılan bir darbedir. DOĞRU Parti, bu Yargı Darbesine tüm gücüyle direnecektir…”
Dünyanın hiçbir demokratik ülkesinde bizdeki gibi her kalıba uyan özel sektör temsilcileri bulamazsınız. Büyük çoğunluğunun popoları çöplü olduğundan kendilerine dokunabilecek bir gücün önünde anında eğilirler. İktidara yağ çekmeyi öncelikli görevlerinden sayarlar. Temsil ettikleri kitlelerin aleyhine uygulamalara bile itiraz etmezler. Fıtratlarında itiraz, kendilerini seçenlerin hakkını koruma yoktur. Löp et gibidirler, kemiksiz yani! Bu yüzden dik duramazlar.
Niçin böyle davranıyorsunuz? Ülkede hukuk kalmadı, hiç olmazsa bunu savunun, diye sorduğumuzda verilen cevap hep aynıdır;
“Anamızı öpen kadı! Kimi kime şikayet edelim ki?”
Bu ifade, korkunun ve güce teslimiyetin kabul edilmesidir.
Kadıdan korktuğunuz için ananızın kadı tarafından öpülmesine bir defa razı olursanız, gücü eline geçiren her kadı, ananızı öpmeye devam eder.
Ama, bir defa karşı koyar ve yerden aldığınız taşı o Kadı’nın camdan kapısına atarsanız, ananız ömür boyu rahat eder…
Bizde o yürekte bir tane Özel Sektör Lideri yok. Sadece adları büyük bunların! İspat mı? Emriniz olur, anlatalım efendim!
Seçimlerden sonra pek sayın liderlerden yapılan beyanatlara bakalım;
Rifat Hisarcıklıoğlu TOBB Başkanı;
“Artık ekonomiye, reformlara odaklanarak geleceğin büyük Türkiye’sini inşa zamanıdır. Önümüzdeki yeni dönemde bu güven ve istikrarla yeni bir sıçrama gerçekleştirmek mümkündür.” (TOBB Başkanı, sizi hayali ihracat ile suçlayan iddialar, kasetler her yerde! Bir açıklama yapmak istemez misiniz?)
Erdoğan 22 yıldır Türkiye’yi, Hisarcıklıoğlu da 23 yıldır TOBB’u yönetiyor ve Erdoğan’dan 1 yıl daha kıdemli. Başkanın yeni beyanatından anladığımız şudur;
“22 yıldır ekonomiyi yönetemediniz. Reformlara odaklanamadınız. Büyük Türkiye’yi inşa edemediniz. Hadi şimdi yeni bir sıçrama gerçekleştirelim ve bunu yapalım” diyor Başkan!
İyi de, Başkanın şu sorulara yanıt vermesi gerekmez mi?
-22 yıl boyunca, bir defa olsun Erdoğan’ı eleştiren, yol gösteren bir beyanatınızı gösterebilir misiniz?
-Aynı kişiler, aynı kadro 22 yıldır yapamadıklarını 23’ncü yılda nasıl yapacak?
Şekib Avdagiç İTO Başkanı;
“Türk Halkı sağduyusu ile bir kez daha fırtınalı ve belirsiz yollar yerine, istikrarlı ve güvenli rotayı tercih etti. Ekonomik birikim, artık Türkiye’yi yeni bir kulvara ve eşiğine taşımıştır. Türkiye ekonomisi otoban hızına kavuşacaktır.”
Avdagiç uzun yıllardır, ekonominin içinde ve MÜSİAD yönetimlerinde olan biridir. AKP İktidarından başka bir yönetimi, hangi hakla fırtınalı-belirsiz-istikrarsız-güvensiz olarak nitelendiriyor? 22 yıldır ülkede sakin-belirli-güvenli günle mi yaşadık? “Bizi köy yollarında süründürüp, demokrasimizi üçüncü dünya ülkeleri seviyesine çeken kadro mu otobana çıkaracak? Otobanın sonunda ne var?” “Ne varmış Şevko, otobanın sonunu gördün mü?”
Değerli Okurlar;
Özel Sektör liderliği, iktidar yağ çekmek veya siyaseten taraf olmak değildir.
Bu liderler Anayasadan, Cumhuriyetten, Demokrasiden ve temsil ettikleri kesimlerden yana taraf olmalıdırlar.
Sizlerin huzurunda bu üç lidere bazı sorularım olacak.
Bakalım yanıtlayabilecekler mi?
-Türkiye, şu an bir Hukuk Devleti midir?
-22 yıllık AKP döneminde, ülke ekonomisi güçlendi mi?
-22 yıllık AKP döneminde Türk ekonomisi ile ilgili eleştirileriniz yayınlandı mı?
-Lâik Cumhuriyetin varlığına hala inanıyor musunuz?
-Eğitim sistemimiz Cumhuriyetin “Tevhidi Tedrisat” ile mi yönetiliyor?
-Son yıllarda artan çocuk tecavüzlerinin ve kadın cinayetlerinin kaynağında hangi anlayışı görüyorsunuz? Yanıt verin de yayınlayalım…
Sağlık ve başarı dileklerimle
09 Kasım 2023
Rifat Serdaroğlu
DOĞRU Parti Genel Başkanı