ATATÜRK’E SAYGI / AÇIKLA HACI BEY

rifat serdaroğlu

19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı, 20 Haziran 1938 tarihli kanunla kabul edilmiş ve bayram ilan edilmiştir.
1981 yılında kabul edilen bir kanunla adı “Atatürk’e Saygı ve Gençlik Spor Bayramı” olarak değiştirilmiştir.

Atatürk’e Saygı nedir, nasıl saygı duyulur?
Son Türk Devletinin kurucusu, Cumhuriyeti ve onun değerlerini, bu toprakları “Vatan” yapıp, Özgürlük meşalesini “Saray’dan alıp” gerçek sahibi Türk Milletine armağan eden Büyük Önderimize, Türk Milletinin çok büyük çoğunluğu saygı ve minnet duyar!

Atatürk’e Saygı, onun ilke ve devrimlerine bağlılık ve sadakat demektir.
O’na saygının en önemli göstergesi, ölümünden 86 yıl sonra bile, Brezilya’dan Şili’ye, Arjantin’den Küba’ya, Kanada’dan Avustralya’ya, Rusya’dan Afrika’ya, Japonya’dan Avrupa’ya tüm devletlerin ve milletlerin O’nun fikirlerinin bu gün bile değerlerini koruduğunun kabul edilmesi ve son YÜZ YILIN en büyük Lideri sayılmasıdır…

Eğer 2024 yılının 19 Mayısında Türk Milleti olarak maddi-manevi her türlü sıkıntının içinde debeleniyorsak, Atatürk İlke ve Devrimlerine DOĞRUDAN karşı olan AKP-HÜDA PAR-YRP-DEM-SAADET-DEVA-GELECEK Partileri ile, DOLAYLI olarak karşı olan MHP-İYİ P- ve maalesef YCHP’nin, Cumhuriyet ve Atatürk karşıtı eylemlere destek vermelerindendir!

Bir örnek verelim;
Fesli Şarlatan Kadir Mısırlıoğlu, Atatürk’e en ağır hakaretleri yapan biri idi.
Bu meczup ölmeden evvel; “Vasiyetimdir; Atatürk ile zerre kadar muhabbeti olanlar benim cenazeme gelmesin” demişti.

Fesli Deli Kadir sağ iken, T.C. Devletinin Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından
“Devlet Sofrasında” misafir edildi! Bir Cumhurbaşkanı, hem Fesli Deli Kadir’e saygı duyduğunu, hem de Atatürk’e saygı duyduğunu söyleyemez.
Bu deve dışkısı ile baklavanın mukayesesine benzer!

Bu Yobazın cenazesine, TBMM Başkanı, Bakanlar, şimdiki TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, şimdiki İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, İsmail Kahraman, Şevki Yılmaz ve çok sayıda AKP-MHP-HÜDA PAR-DEM yöneticisi katıldı!
Bu yöneticiler Fesli Deli Kadir’in vasiyetine uyan ve Fesli Deli Kadir’i,
Türk Devletinin Kurucu Önderinden üstün tutan zavallılardır.

Aziz Türk Milleti;
Bir tarafta Atatürk’e, ilke ve devrimlerine, Cumhuriyete, Demokrasiye, Çağdaşlığa, Özgürlüğe inanmış, BAĞIMSIZ ULUS DEVLET olarak yaşamak isteyen TÜRK MİLLETİ’NİN büyük çoğunluğu,
diğer tarafta Emperyalist Devletlerin beslemesi olmuş Karşı Devrimci, Yobaz, Arap Milliyetçisi, İhvancı, Selefi, İngiliz Altınına bağlı, emperyal devletlerin Eşbaşkanlığını bir matah sanan çapsızlar!

Bu iki tarafın mücadelesi YÜZ YILDAN fazladır açık ve örtülü olarak devam ediyor. Büyük Atatürk, SEVR’İ yırtıp bunların kafasına geçirdi ve bu emperyal tuzağı bir asır geriye attı.
Fakat, özellikle 22 yıldır, Karşı Devrimciler ve onların patronları çok mesafe aldı. Tarikatlar-Cemaatler-Vakıf adı altındaki örgütler, iktidarın destekleriyle güçlendiler ve Cumhuriyete kafa tutacak hale geldiler. Bunların önleri kesilmezse, kendimizi Ortadoğu bataklığında bulabiliriz…

Aziz Türk Milleti;
Karşı Devrimcilerden daha tehlikelisi, tarihimizin ve dünya gerçeklerinin farkında olmayan ve bilmediğini bile bilmeyen “Siyasi Oğlaklardır!”
Bunlar bazen “Bölücü Kürtçülere” bazen “Karşı Devrimci Yobazlara”
ya Çözüm Süreci, ya Yumuşama, ya Normalleşme diyerek yanaşırlar ve sözde “Problem Çözüyoruz” diyerek, Karşı Devrimcilere ve Bölücülere cesaret verirler. Kullanıldıklarını anlamazlar…

Yazıyı izninizle bağlayalım;
Çözüm Süreci-Yumuşama-Normalleşme deyimleri günümüzde, Küresel Çetenin “Mandası” olmak demenin örtülü halidir.

Bir şey bilmiyorsanız, Büyük Atatürk’ün yaptıklarını, yapın. Ya da yapan bizlere destek olun. Siz Büyük Atatürk’ün ağzından “Manda-Çözüm Süreci-Yumuşama-Normalleşme” sözlerini duydunuz mu?
Atatürk ve silah arkadaşları dünyanın en güçlü ordularıyla savaşırken tek söz söylediler; “Ya İstiklal ya Ölüm!” Başka bir yol yok…

Atatürk düşmanlarının, kahpe vatan hainlerinin himmetiyle bu cennet vatanda yaşayacaksak, kafamıza sıkar, şehitlerimizin yanına koşarak gideriz. Vesselam,,,

Sağlık ve başarı dileklerimle 20 Mayıs 2024
Rifat Serdaroğlu
DOĞRU Parti Eş Genel Başkanı

AÇIKLA HACI BEY

22 senenin sonunda binlerce yıllık Türk Devletini “Parti Devleti” haline getirip, her türlü mafyayı, tarikatı, cemaati devletin içine doldurdular. Devletin kurumlarını teker-teker çürüttüler. Sonunda gölgelerinden korkar hale geldiler. Ramazan topu patlasa “Darbe” oluyor diye titrerler.
Hele bir hesap günü gelsin, o zaman görün delikalıları…

Seçimle geldiniz, tamam.
Muhalefetin yetersizliği yüzünden her seçimde hile yaptınız, o da tamam.

Kabul edilmeyecek olay, seçimle gelenin her istediğini yapacakmış gibi davranmanızdır.
Seçilmekle, sadece anayasa ve yasaların çizdiği sınırlar içinde istediğinizi yapabilirsiniz, her istediğinizi değil! Çünkü seçilmekle Türk Milletinden
“belli bir süre” için yönetme yetkisini emaneten alıyorsunuz.
Seçimi kazanınca ülkenin tapusu sizin adınıza kaydedilmiyor!

Türkiye’nin sahibi yalnızca şu an vatan topraklarında yaşayan yaklaşık 85 milyon Türk Vatandaşı değildir. Ahirete intikal etmiş neslimiz bize bu vatanı bıraktı. Bizler, yani bugünkü nesil vatanı gelecek nesillere daha güçlü, daha zengin, daha yaşanabilir olarak teslim etmek üzere emaneten aldık.
Bu mücadele sonsuza kadar böyle devam edecektir.

“Türk Milleti” kavramının içine, M.Ö 13.000 yılında Anadolu’ya “yazıyı ve tekerleği bulmuş” olarak gelip Anadolu’nun dip kültürünü oluşturanlar, 1071’de Anadolu’ya “Müslüman Türkler” olarak gelenler, onlarca kez devlet kuran ecdadımız, Selçuklu-Osmanlı İmparatorluğundan Kurtuluş Savaşımıza ve günümüzde yurtiçinde yurtdışındaki hayatta olanların tamamı girer…

Hacı Bey;
Siz ne Han’sınız ne Hakan’sınız ne Padişah’sınız.
Türk Milletine saygılı olmak ve Türk Milletinin haklarını korumakla görevli bir fanisiniz. Doğru çalışırsanız, görevinizi yapmış olursunuz. Yanlış yaparsanız, hesabı mutlaka sorulur!

Saygı duymak ve korumak zorunda olduğunuz önemli konulardan birincisi “Cumhuriyet değerleri ve kurucularıdır.
Eğer rejimi değiştirmek istiyorsanız, değişiklik taleplerinizi Türk Milletine sunmak ve onun onayını almak zorundasınız. Kanun Hükmünde Kararnamelerle Türk Milletinin hakkına tecavüz edemezsiniz.

Saygı duymak ve korumak zorunda olduğunuz ikincisi Türk Milletinin “Bütçe Hakkıdır.”
Bütçe Hakkı; Yasama organının HALK ADINA kamu gelirlerini toplayıp yine HALK ADINA harcanmasıdır. Türk Milleti, seçtiği TBMM aracılığı ile bu hakkını kullanır.

Hacı Bey;
Şu iki konuda Türk Milletine doğru bilgi vermek zorundasınız;
-Türkiye Varlık Fonuna, ülkemizin en değerli kuruluşlarını devrettiniz ve denetim dışına çıkardınız. Kabul edilmeyecek olay şudur; Türkiye Varlık Fonu hakkında Türk Milleti ve TBMM hiçbir şey bilmeyecek ama Jöleli bir yalaka tüm bunları bilecek! Bu kabul edilemez…

-Dünyadaki emsallerinden 5-6 kat pahalı olarak yandaş müteahhitlere yaptırılan Köprüler-Tüneller-Havaalanları hakkında “HAZİNE GARANTİSİ” verdiniz. Hazine, Türk Milletinin değil mi? Bilgi isteyince “Ticari Sır” deyip bilgi vermiyorsunuz! Türk Milletinden neyi saklıyorsunuz? “Hazine” sizin babanızın malı mı? Siz bir fanisiniz ama Türk Milleti sonsuza kadar var olacaktır.

Bu iki konuda Türk Milletine açıklama yapmak zorundasınız, sizi Anayasa ve Yasalar buna mecbur ediyor!

Anlat be Hacı! Sen anlatamıyorsan, Türkiye Varlık Fonu Yönetim Kurulu Üyesi Rifat Hisarcıklıoğlu’na emir ver, o anlatsın! İleride çok bol vaktiniz olacak, ikinizin de!

19 Mayıs ATATÜRK’Ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramınız kutlu olsun…

Sağlık ve başarı dileklerimle 19 Mayıs 2024
Rifat Serdaroğlu
DOĞRU Parti Eş Genel Başkanı

Exit mobile version