İstanbul Taksim’deki Gezi Parkı’nda 2013 yılında Gezi Parkı’ndaki ağaçların kesilmesini engellemek isteyen bir grup çevrecinin direnişiyle başlayan eylemler, iktidar karşıtı protestolara dönüşerek tüm Türkiye’ye yayılmış, demokrasi ve özgürlük talep eden milyonlarca insan sokaklara dökülmüş ve bu durum aylarca aylarca sürmüştü. İktidarın sert müdahalesiyle güvenlik güçleriyle halk karşı karşıya kalmış ve ölümler yaşanmış, çok sayıda vatandaş da yaralanmıştı. Gezi olaylarında ölen gençler, Gezi Parkı hareketinin simgesi olarak tarihteki yerini alırken, vefat eden gençlerin aileleri yıllarca mahkeme kapılarında çocuklarının haklarını aramaya çalıştılar.
Bir lideri olmayan halk ayaklanması niteliği taşıyan Gezi hareketi, Taksim Dayanışma Platformu oluşumuyla taleplerini dile getiriyordu. Geçtiğimiz günlerde yargılanmasına devam edilen Gezi hareketinin sanıklarıyla ilgili verilen mahkeme kararının ardından gözler, yıllardır adalet arayan ailelere çevrildi. Çocukları ölen aileler yıllardır adalet ararken, onlara destek olan Gezi platformuna mensup insanlar, mahkeme kararıyla ağır cezalara çarptırıldılar.
Gezi Parkı anneleri mahkeme kararına tepki göstererek, şu ana kadar kendilerine destek veren, mahkeme kararıyla haklarında ağır cezalar verilen Gezi davası sanıklarının yanlarında olduklarını söylediler. Karara tepki gösteren anneler, bir televizyon kanalına bağlanarak evlatları için yıllarca adalet aradıklarını anlattılar.
Gezi Parkı olaylarında hayatını kaybedenler:
1. Mehmet Ayvalıtaş, 20 yaşındaydı. /İstanbul, 2 Haziran 2013, Gezi Parkı’na destek için otoyol kapatıldığı sırada üzerine süren aracın çarpması sonucu öldü.
2. Abdullah Cömert, 22 yaşındaydı. / Antakya, 3 Haziran 2013, eylem sırasında başına aldığı darbe sonucu öldü.
3. Mustafa Sarı, 27 yaşındaydı. / Adana, 5 Haziran 2o13, polis komiseriydi, eyleme müdahale ederken tedbir alınmamış bir alt geçit inşaatından geçerken düşerek hayatını kaybetti.
4. İrfan Tuna, 47 yaşındaydı. / Ankara,6 Haziran 2013, kalp krizi geçirerek hayatını kaybetti. Gezi direnişine karşı polisin kullandığı aşırı miktardaki biber gazından etkilendiği düşünülüyor.
5. Selim Önder, 88 yaşındaydı. / İstanbul, Taksim civarından geçerken yoğun gaza maruz kaldıktan sonra İzmir’e döndü, birkaç gün sonra hayatını kaybetti. Yakınları gazın kalp yetmezliğini tetiklediğini düşünüyor.
6. Ethem Sarısülük, 26 yaşındaydı. / Ankara, 12 Haziran 2013. 1 Haziran’da eylem sırasında polis tarafından başından vurularak ağır yaralandı. 12 Haziran’da beyin ölümü gerçekleşti.
7. Zeynep Eryaşar, 50 yaşındaydı. / İstanbul, 15 Haziran 2013. Avcılar’da yapılan protesto gösterisi sırasında polisin aşırı miktarda gözyaşartıcı gaz kullanmasının ardından kalp krizi geçirdi.
8. Medeni Yıldırım, 18 yaşındaydı. / Lice, 28 Haziran 2013. Kayacık Köyü’ndeki karakolun yenilenip kalekol yapılmasını protesto eden insanların üstüne askerler tarafından açılan ateşle öldürüldü.
9. Ali İsmail Korkmaz, 19 yaşındaydı. / Eskişehir, 10 Temmuz 2013. Gösterilerin ilk günlerinde sivil giyimli saldırganlar tarafından feci şekilde dövüldü, başına aldığı darbenin etkisiyle beyin kanaması geçirirken Yunus Emre Devlet Hastanesi’nde görevli doktorlar tarafından önce polise ifade vermeye gönderildi. 20 saat geciken müdahalenin ardından 1 ay yoğun bakımda kaldıktan sonra hayatını kaybetti.
10. Ahmet Atakan, 22 yaşındaydı. / Antakya. Ankara’da ODTÜ ve Tuzluçayır’daki protestolara destek vermek için Antakya, Armutlu’da yapılan eylemde polis tarafından kafasından gaz fişeğiyle vurulup, çatıdan düşerek öldü.
11. Serdar Kadakal, 37 yaşındaydı. / İstanbul. Yaşadığı ve çalıştığı Kadıköy’de emniyet güçleri tarafından yoğun ve yaygın şekilde biber gazı kullanımının ardından kalp krizi geçirerek öldü.
12. Berkin Elvan, 15 yaşındaydı. / İstanbul. 15-16 haziran gecesi, Okmeydanı’ndaki evinden ekmek almak için çıktı, polisin gaz fişeğiyle başından vuruldu. 269 gün komada kaldı, 15. yaşına komada girdi. 11 Mart 2014’te öldüğünde 16 kiloydu.
13. Mehmet İstif, 36 yaşındaydı. / Mersin, 2013 Haziran ayındaki gösteriler sırasında polisin 40 cm mesafeden ağzına sıktığı biber gazı sonrası dil kökü kanserine yakalandı ve 11 ay sonra öldü
Türk Tabipler Birliği’nin Yaptığı Açıklama
12 Haziran itibarıyla olaylar esnasında tazyikli su, kısa mesafeli biber gazı atışları ve plastik kurşunlardan dolayı 7.478 kişi yaralanmıştır. Ayrıca 91 kafa travmasına uğrayan 10 gözünü kaybeden ve 1 de dalağı alınan vaka mevcuttur. TTB, Taksim Gezi Parkı’ndaki ve Ankara’da Mülkiyeliler Birliği’nde kurulan revirlere tedavi yapıldığı sırada polis tarafından gaz bombası ile müdahale edildiğini de bildirmiştir.
Polisin Müdahalesi
15 günde 150.000 adet gaz bombası atıldığı, 3.000 ton su sıkıldığı, OC Gas, CS Gas ve CR Gas olmak üzere 3 çeşit gaz sıkıldığı, göz gibi hassas organlarda kalıcı hasarlar verebilen FN-303 adlı silahtan göstericileri boyamak için ‘bizmut’ içeren kapsüller atıldığı medyada yer aldı.
Haber: Ayça Yılmaz
