Günlerdir rakamlarla boğuşmaktan gözlerim ağrıdı!
Bugün size fıkralar ve ZAYTUNG adlı dergiden komik ama düşündürücü yazılar aktaracağım.
Yarınlara korkmadan bakacağımız, birbirimizi saydığımız sevdiğimiz özgür, demokrat, itibarlı, zengin Pazartesiler gelsin artık! Çok özledik!
İlkellikten, pislikten, fikir fahişelerinden, ekmeğini yediği suyunu içtiği vatanına ihanet edenlerden, insanları dinle, kitapla kandıran seccade şeytanlarından, hırsızlardan, yalancılardan bıktık usandık artık. Bi gidin de rahat edelim yahu!
6’lı masanın 7 aydır gidip gelmeleri, yemekleri ikramları bitse de,
“Seçim Güvenliği” için çalışmaya başlasalar!
Yoksa yine bize FETÖ acı soslu Ekmelettin tayını mı verecekler?
Allah korusun, dediğinizi duyar gibiyim. Ya Allah “Ben size kullanasınız diye akıl verdim, benden daha ne istiyorsunuz” derse?
Temel Amerika’da Trafik Polisidir.
Bisikletiyle trafiği bozan Papazı durdurur.
-Dur, sana ceza yazacağım!
-Ceza mı? Yazamazsın!
-Papaz gülerek; Benim sağ kolumda İsa, sol kolumda Meryem var!
Temel; Uyy daaa yazacuğum. Bisiklete üç kişi bineysun ha?
*Göçebe Oyunlarının açılışını yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan bir müjde daha geldi;
Türkiye, Aralık ayında düzenlenecek olan AÇLIK Oyunlarına da ev sahipliğini yapacak! Açılışı Ercan Karakaş izin verirse, Müjde Hanım yapacak.
Bizde Müjde biter mi? Bitmez…
*Yozgat’a bırakılan bir kamyon dolusu Afgan sığınmacı, nakliye firmasına dava açmaya hazırlanıyor. CİMER’E şikayette bulunan Afganlılar, “Ama bize böyle söylenmedi, bizi orta yerde piç gibi bıraktılar, böyle de yapılmaz ki!”
*CHP’nin 2012’de yayınladığı raporda gazeteci olarak adı geçen Dilşah Ercan olayında fena patlayan AKP’liler; “Valla biz o yıllarda Apo’yu övmekle ve FETÖ ile resim çektirmekle meşguldük. Karıştırdık herhalde!”
*Pirinçek’ten Erdoğan’a Abdülhamit çıkışı; “Anladık, sen savun ama, başkası da savunmasın yahu!”
*Soylu’ya göre Mersin Polis evine saldıranlar, Suriye’den uçarak, “paraşütlü motor veya motorlu paraşütle gelmişler!
Soylu; “Buna tedbir almalıyız! Allah korusun, ya Sedat da bu yolla gelirse?
Ne yaparız? Sinirden kafamda saç kalmadı be, üüfff!”
Emine Hanım kocasına dert yanıyordu;
Çok talihsiz adamsın!
Konut yaptırıyorsun, Araplar gelip trink para satın alıyor!
İşyerleri açıyorsun, Arapların fakirleri gelip ucuza çalışıyor!
Ne yapsak acaba! Bir daha sefere oradan mı aday olsak?
Bir fıkra da şive değişikliğinden yanlış anlaşılan Hüsmen’den!
Erkek çocuk hasretiyle yanan Hüsmen’in 8’nci çocuğu da kız olunca, semaya doğru ellerini açar ve; “Ey güzel rabbim. Beni ep yanlış anadın be ya!
Ben ep sana amdederim, amdolsun, amdolsun derim.
Sen yanlış annayıp evi kız doldurdun be rabbim…
Sağlık ve başarı dileklerimle
03 Ekim 2022
Rifat Serdaroğlu
